Brüksel'de TÜMSİAD etkinliğinde yapılan bir konuşmada 3 dönem şartından vazgeçmeniz istenmesini nasıl karşıladınız?
Daha önce de söyledim. Bizim partimiz farklı. Bir defa kökü sağlam olan bir partiyiz. Yatay kökleşmeden çok dikey olarak kök saldığımız için sağlamız. Gelecek kuşaklara çok farklı bir siyasi zemin hazırladığımıza inanıyorum. Bunu biz yapmazsak kim yapacak.
TARİHİ ZİRVENİN DÖNÜŞ YOLUNDA...
Başbakan Erdoğan'ın dönüş uçağında, yoğun geçen ziyaretin genel bir değerlendirmesini medya mensuplarıyla paylaşması hepimiz için ufuk açıcı oldu. Basın toplantıları ve delegasyondan bilgi alarak oluşturduğumuz genel tablo, Başbakan'ın verdiği önemli bilgilerle derinlik kazandı.
Her şeyden önce, Konsey, Komisyon ve Parlamento başkanlarının bir araya gelerek bir Başbakanı ağırlaması, AB tarihinde sık görülen bir olgu değil. En son bu üçlü zirve, Avrupa Birliği'nin Nobel Barış ödülü alması onuruna 2012'de düzenlenmişti. Rusya Cumhurbaşkanı Putin, önümüzdeki hafta Brüksel'i ziyaret edecek, ancak o ziyarette dahi sadece Konsey ve Komisyon temsilcileriyle görüşecek.
Peki ziyaret öncesi, son derece "gerilimli ve olumsuz" geçecek bir zirveden bahseden yerli ve yabancı medya bombardımanına rağmen, Konsey Başkanı Van Rompuy ile Komisyon Başkanı Barroso'nun, ortak basın toplantısında huzurlu ve rahat tavırları nereden kaynaklandı? Başbakan, bu soruyu 17 Aralık operasyonu hakkında verdiği bilgilerden bahsederek yanıtladı. Özellikle de, soruşturmayı üstlenen savcıların, delil çuvallarının mühürlerini bile açmadan gözaltı kararı çıkardıklarını söylediğinde, AB tarafının çok ciddi biçimde sarsıldığını ifade etti.
Başbakan, Almanya ve Fransa'nın AB içinde, Türkiye'nin üyelik sürecini desteklemek istemedikleri durumlarda bu sürecin işlemeyeceğine kanaat getirmiş bulunuyor. Bu 2 ülke ile ilişkilerin düzelmesi için, AB reformlarına paralel bir süreç işletiyor. Cumhurbaşkanı François Hollande'ın önümüzdeki hafta yapacağı ziyaret, şubat başında Başbakan'ın Almanya'ya gerçekleştireceği ziyaretle birleşince, bu yaklaşımın ana hatları ortaya çıkıyor.
Uçakta Başbakan, Suriye konusunda basına sızan işkence fotoğrafları ışığında, rejimin değişmesini destekleyerek ne denli haklı olduğunun anlaşılmasından da rahatlamış gözüktü. Son olarak da on yıllardır iftihar edecekleri bir başarı, bir yönetici arayan Avrupalı Türklerin Başbakan'ı nasıl karşıladıklarını gören herkes gibi ben de, bu verilen desteğin, AB-Türkiye zirvesinin insanın yüreğini titreten boyutunu oluşturduğunu da yazmadan geçemeyeceğim.
AB'NİN SURİYE RAHATSIZLIĞI
Brüksel temaslarınız sırasında medyaya düşen Suriye fotoğrafları konusunda AB yetkililerinin tepkisi ne oldu?
Hepsi bundan çok rahatsız. Ciddi adım atılmasından yanalar. AB'nin çok daha kararlı davranması gerektiğine inanıyorlar. Putin'in Avrupa seyahati var yakında. Bunu ona da anlatmaları gerektiğini söyledim.
Cenevre-2 toplantısından umutlu musunuz?
Umutlu olmak istiyorum.
Bu ziyaretinizde kendinizi Avrupa'nın siyasi kanadına anlatma imkânı buldunuz. İş dünyasına nasıl anlatmayı düşünüyorsunuz? Davos daveti bu açıdan bir fırsat olabilir miydi?
Ali Bey ve Mehmet Bey oradalar. Onlar gerekeni anlatıyorlar. Bu zaten onların görevidir. İlerleyen zamanlarda da değişik ülkelere ziyaretlerimiz de söz konusu olacaktır. Gittiğimiz yerlerde kendimizi anlatma fırsatı buluruz.