Başbakan Tayyip Erdoğan, Türkiye'nin "demokrasi tarihinde bir dönüm noktası" olarak nitelediği demokratikleşme paketini açıkladı. Paketle kamuda yıllardır devam eden başörtüsü ayrımcılığı kalktı, seçim barajıyla ilgili 3 farklı teklif getirildi. Özel okullarda anadilde eğitim konusunda tarihi bir adım atılırken, çok tartışılan andımız ilkokullardan da kaldırıldı. Paketin en önemli başlıklarından biri de ayrımcılıkla mücadele konusunda getirilen cezalar oldu. Erdoğan 20 dev adımı şu sözlerle açıkladı:
1. SEÇİM SİSTEMİNE 3 ÖNERİ: Öncelikle, seçim sistemini değiştirmek için önemli bir adım atıyor; seçim sistemini tartışmaya açıyoruz. Tüm öneri, tavsiye, eleştirileri gözden geçirdik ve bu sorunu çözmek için artık adım atıyoruz. 3 farklı alternatifi tartışmaya açıyoruz. Mevcut sistemle, yani yüzde 10 barajıyla devam edebiliriz. Barajı yüzde 5'e çekip, 5'li gruplandırmayla Daraltılmış Bölge Seçim Sistemini uygulayabiliriz. Üçüncü seçenek olarak da, ülke barajını tamamen kaldırarak, Dar Bölge Seçim Sistemini getirebiliriz. Bu 3 seçeneği önümüzdeki günlerde tartışacak, Türkiye için en doğrusu, en isabetlisi hangisiyse, o yönde düzenlemeyi Meclis'e getirecegiz.
2. DEVLET YARDIMI YÜZDE 3'E İNDİ: Siyasi Partiler Kanunu'nun Ek 1'inci maddesini değiştiriyor, siyasi partilere devlet yardımı için yüzde 7 olan mevcut oranı yüzde 3'e çekiyoruz. Yani seçime katılan siyasi partilerden yüzde 3'ü aşan oranda oy alanlara da, Hazineden ayrılan toplam kaynak içinden devlet yardımı yapılacak.
3. TEŞKİLATLANMAYA KOLAYLIK: Siyasi Partiler Kanunu'nun 20'inci Maddesini değiştiriyor; ilçede teşkilatlanma için, beldelerde teşkilat kurma zorunluluğunu kaldırıyoruz. Mevcut durumda, bir ilçede teşkilatlanmak için, ilçe sınırları içindeki beldelerin en az yarısında teşkilat kurma zorunluluğu vardı.
4. PARTİLERE EŞ GENEL BAŞKANLIK: Seçim Kanunu'nun 15'inci Maddesi'ne bir ek yapıyor, tüzüklerinde yer almak ve 2 kişiden fazla olmamak kaydıyla, partilere, eş genel başkanı sistemini uygulama imkanı getiriyoruz.
5. PARTİ ÜYELİĞİ: Siyasi partilere üye olmayı daraltan, kısıtlayan bazı engelleri ortadan kaldırıyoruz. Seçim Kanunu hükümlerine göre, oy verme hakkına sahip olan herkesin, siyasi partilere de üye olabilmesinin önünü açıyoruz.
6.FARKLI DİLDE PROPAGANDA: 298 Sayılı Kanunu'nun ilgili maddesini değiştirerek, siyasi parti ve adaylar tarafından yapılacak her türlü propagandada Türkçe'nin yanında farklı dil ve lehçelerin de kullanılabilmesini mümkün hale getiriyoruz. Aynı şekilde ön seçimlerde de Türkçeden başka bir dil ya da lehçeyle propaganda imkanını tüm partilere sağlıyoruz.
7. AYRIMCILIKLA ETKİLİ MÜCADELE: Yeni süreçte, nefret, ayrımcılık, yaşam tarzına müdahale gibi suçlarla daha etkin şekilde mücadele etmeye başlıyoruz. Nefret saikiyle işlenmesi durumunda, belirli suçların cezalarını daha da artırıyoruz. Belirli suçlar, kişinin, dili, ırkı, milliyeti, rengi, cinsiyeti, engelliliği, siyasi düşüncesi, felsefi inancı, dini veya mezhebi nedeniyle işlenirse, cezası daha da ağırlaşacak. Kişinin, inançlarının gereğini yerine getirmesi dolayısıyla, belli haklarını kullanmasını, belli haklardan yararlanmasını engelleyenleri ceza kapsamına alıyoruz. İşlenen suçun cezasını da 1 yıldan 3 yıla kadar artırıyoruz.
8. KAMUYA DENETÇİ KURUL: Ayrımcılıkla mücadele ve eşitlik kurulu kuruyoruz. Ayrımcılık yasağının ihlali halinde, konuya ilişkin görev ve yetkisi bulunan kamu makamları, ihlali sona erdirmek, sonuçlarını gidermek, tekrarlanmasını önlemek üzere gerekli tedbirleri almakla yükümlü kılınacak.
9. İBADETİ ENGELLEYENE CEZA: TCK'da değişiklikle, dini inancın gereğinin yerine getirilmesinin engellenmesini de ceza kapsamına alıyoruz. Dini ibadet ve ayinlerin, bireysel olarak da yapılmasının engellenmesini aynı şekilde bu kapsama alıyoruz. "Cebir veya tehdit kullanarak, ya da hukuka aykırı başka bir davranışla, bir kimsenin inanç, düşünce veya kanaatlerinden kaynaklanan yaşam tarzına ilişkin tercihlerine müdahale edenlere, ya da bunları değiştirmeye zorlayanlara, 1 yıldan 3 yıla kadar hapis cezası getiriyoruz.
10. X, Q, W DEVRİMİ: Türk Ceza Kanunu'nda, belirli harflerin kullanılmasından dolayı var olan cezai müeyyideyi kaldırıyoruz. Böylece bir nevi klavyelere özgürlük getiriyoruz.
11. HÜKÜMET KOMİSERİ UYGULAMASINA SON: Toplantı yer ve güzergahının belirlenmesinde katılımcılığı sağlıyoruz. Mülki Amir, ilgili Sivil Toplum Örgütlerinin görüşlerini almak suretiyle, nihai kararını verecek. Açık yerlerde, güneşin batışından bir saat önceye kadar sürebilen toplantılar, güneş batmadan dağılacak şekilde; kapalı yerlerde 23'e kadar süren toplantılar da 24'e kadar yapılabilecek. Toplantılarda Hükümet komiseri uygulamasına son veriyoruz. Hükümet Komiseri'nin yükümlülüklerini, artık Düzenleme Kurulları yerine getirecek.
12. ANADİLDE EĞİTİM ÖZEL OKULLARDA Ülkemizde Türkçe dışındaki dillerde eğitim ve öğretim konusu, 2923 Sayılı Kanun ile düzenlenmiştir. Bu kanuna yapacağımız bir Ek ile Özel Eğitim Kurumları Kanunu hükümlerine tabi olmak üzere, farklı dil ve lehçelerde özel öğretim kurumu açılabilecek. Bu kurumlarda eğitim ve öğretimin yapılacağı dil ve lehçeler Bakanlar Kurulu'nca tespit edilecek. Milli Eğitim Bakanlığımız, bu tür kurumların açılmasına ve denetimine ilişkin esasları çıkaracağı bir yönetmelikle düzenleyecek. Bu okullarda da belli dersler Türkçe olacak.
13. KÖY VE YER İSİMLERİ DEĞİŞEBİLECEK: 1949 tarihli İl İdaresi Kanunu'nun 2'nci maddesinde yer alan ve dayatma içeren ibareyi kaldırarak, köylerin 1980'lere kadar kullandıkları tarihi isimlerini yeniden almasını mümkün hale getiriyoruz. Mevcut Kanun'da belirtildiği gibi, Köy isimlerinin değiştirilmesi, İçişleri Bakanlığımızın tasvibiyle olacak. İl ve İlçe isimlerinin değiştirilmesi yönünde talepleri Hükümet olarak dikkate alacağız.
14. HACI BEKTAŞ-I VELİ ÜNİVERSİTESİ: Nevşehir Üniversitesi'nin ismini, Hacı Bektaş Veli Üniversitesi olarak değiştiriyoruz. Böylece, tarihimizin bir büyük şahsiyetinin, bir gönül dostunun, gönül mimarının ismini, kabrinin bulunduğu Nevşehir'deki üniversitemize veriyoruz.
15. KİŞİSEL VERİLER GÜVENCE ALTINDA: 12 Eylül 2010'da yaptığımız Anayasa değişikliğiyle, kişisel verilere Anayasal güvence getirmiştik. Şimdi, bu Anayasa maddesinin uygulamasını sağlamak için, taslağı hazır olan kanunu Meclis'imize gönderiyoruz. Kişilerin özel bilgileri ilgisiz kişiler tarafından kullanılamayacak, ilgisiz kişilerle paylaşılamayacak.
16. YARDIMLARA KISITLAMA KALKTI: Yardım toplama konusunda, zaman zaman özgürlükler sınırlama altına alınmıştı. Kurban derisi, fitre ve zekat toplama konusunda Türk Hava Kurumu'na yetki verilmiş, aslında Anayasa ve yasalara tamamen aykırı, insan hak ve hürriyetlerine ters bir durum oluşturulmuştu. Şimdi, yasal olarak da bu yanlış uygulamaya son veriyor, ilgili kanunun 8'inci maddesindeki söz konusu hükmü kaldırıyoruz.
17.BAŞÖRTÜSÜ KAMUDA ÖZGÜR Kılık Kıyafet Yönetmeliğini değiştirerek, kamu kurumlarında başörtüsü yasağını kaldırıyoruz. "Kamu Kurum ve Kuruluşlarında Çalışan Personelin Kılık ve Kıyafetlerine Dair Yönetmelik", kadın ve erkekler için kısıtlayıcı hükümler içeriyordu. Bu kısıtlamalar, çalışma hakkını, din ve vicdan özgürlüğünü ihlal ediyor, ayrımcılık içeriyordu. Yönetmeliğin 5'inci maddesinde değişiklik yaparak, kadın çalışanların giyimleri üzerindeki ayrımcı ihlalleri kaldırıyoruz. Resmi Elbise giymek zorunda olan, Türk Silahlı Kuvvetleri mensuplarını, Emniyet mensuplarını, Yargıda Hakim ve Savcıları bunun dışında tutuyoruz.
18. ANDIMIZ KALKTI: İlkokullardaki öğrenci andı uygulamasını kaldırıyoruz. Geçen yıl, ortaokullarda kaldırmıştık. Şimdi de, ilkokullarda uygulamaya son veriyoruz.
19. MOR GABRİEL'E İADE: Mor Gabriel, diğer adıyla Deyrulumur Manastırı arazisi, manastır vakfına iade ediliyor. Böylece, bir haksızlığı gideriyor, Süryani vatandaşlarımıza önemli bir haklarını teslim ediyoruz.
20. ROMAN ENSTİTÜSÜ: Roman vatandaşlarımızın dil ve kültürleri ile karşılaştıkları sorunlara ilişkin araştırmalar yapmak, çözüm önerileri üretmek amacıyla, bir ilimiz üniversitesi bünyesinde, Roman Enstitüsü kuracağız.