Adalet Bakanı Sadullah Ergin, cinsel suçlara verilecek cezaların artırılacağını, bu suçlardan verilen cezalarının terör suçlarında olduğu gibi 4'te 3'ünün infaz edileceğini ve Adli Tıp'tan ruh sağlığı raporu alınması zorunluluğunu kaldıran paketin tamamlandığını açıkladı. Ergin, Habertürk televizyonuna verdiği demeçte, Bakanlar Kurulu'na sunulmaya hazır hale gelen "Cinsel Suçlar Paketi"nin içeriğine ilişkin bilgiler verdi, çalışmaları devam eden "Demokratikleşme Paketi"nde yer alabilecek konulara ilişkin de soruları yanıtladı. Bakan Ergin'in verdiği bilgiye göre, cinsel tacize yönelik hazırlanan taslağın getirdiği yenilikler şöyle:
Taciz suçunun 3 aydan 2 yıla kadar sınırları asgari 4,5 ay, azami 3 yıl olarak değişiyor.
Basit cinsel saldırı suçunda ceza limiti 2 ila 7 yıl aralığından 4 yıl-10 yıl aralığına çıkarılıyor.
Nitelikli cinsel saldırı suçlarında 7 ile 12 yıl arasındaki hapis cezası 10 ile 20 yıl olarak düzenleniyor.
3 yıl ile 8 yıl aralığında olan çocuk mağdurların cinsel saldırı suçuna uygulanacak ceza 6 ile 10 yıla çıkarılıyor.
Nitelikli cinsel saldırı fiillerinde 8 ila 15 yıl arasında olan hapis cezası da 12 ila 20 yıl arasına çekiliyor.
Ensest ilişki tanımıyla birlikte TCK'ya giriyor. Ceza ise 5 ila 12 yıl arasında değişecek.
Mağdurun, beden ve ruh sağlığı için adli tıptan raporu uygulamasına son veriliyor.
Çocuklarını zorla evlendiren ya da baskı yapan ebeveynler için de 1 ila 3 yıl ceza getiriliyor.
Cinsel suçların cezalarının infazında "terör tarifesi" öngörülüyor. Normalde bu suçlarda,3'te 2'si infaz ediliyor. Terör suçlarında ise infaz verilen cezanın 4'te 3'ü.
HADIM UYGULAMA SİNYALİ
Ergin, cinsel suçları işleyenlere 'hadım' uygulamasına iliştin soruya şu yanıtı verdi: "Burada önemli olan bu tür saldırıların yaşanmaması. Saldırı ve taciz fiilerinin en aza indirilmesi, mümkünse ortadan kaldırılması. Bu amaçla yine infaz yasamızda tıbbi tedaviye müracaat edilebileceği, çok amaçlı tedavi programlarına zorlanabileceği, suçun mağdurunun oturduğu yere yaklaşmama cezası verilebileceği, çocuklarla bir arada olması gereken mesleklerde çalışmama cezası verileceği gibi ilave tedbirler getirildi."
KÜRTÇE PROPAGANDA MASADA
Bakan
Ergin, "Oy oranı yüzde 7'nin altında kalan siyasi partilere hazine yardımı yapılması, bağımsız kolluk denetim mekanizması kurulması, kişisel verilerin korunması, Alevi vatandaşların beklentileri, ayrımcılıkla mücadele ve eşitlik komisyonu kurulması konularının masada olduğunu" dile getirdi. Ergin, Kürtçe propagandanın suç sayılmaması, il ve ilçelere Türkçe olmayan isim verilmesi, siyasi partilerde eşbaşkanlık sistemi ile "Daraltılmış bölge sistemi"ni de tartıştıklarına işaret etti. Bakan Ergin, Ruhban Okulu için de "Tartışılıyor. Açılabilir" dedi.
"AF DEĞİL NORMALLEŞME"
Bakan Ergin, çözüm sürecinin üçüncü aşamasına ilişkin de şunları söyledi: "Bu normalleşme süreci. Somut bir suça bulaşmamış örgüt üyelerinden yurda dönmek isteyenlerin belli bir şekilde dönmesinin sağlanması ve normalleşme sürecinde bunların topluma ve ailelerine adapte olmalarına dönük çalışmaların ortaya konulması. Buna af demesek de toplumun kabul edebileceği limitler içerinde normalleşmeyi sağlayacak adımların atılması diyelim."