Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, başta AB ülkeleri olmak uluslararası topluma yaptığı çağrıda, Mısır krizinde müdahil olmalarını istedi. Davutoğlu, önceki gün akşam ve dün sabah boyunca telefon diplomasisine devam etti. Başta AB üyesi ülkelerin Mısır'daki yönetim değişikliğine karşı tutumunun net olmaması üzerine Davutoğlu aralarında AB Dönem Başkanı Litvanya ile AB Dış İlişkiler Yüksek Temsilcisi Catherine Ashton'ın da bulunduğu Polonya, Lüksemburg, Hollanda, Fransa ile Brezilya, Katar ve Fas dışişleri bakanlarını aradı. Davutoğlu, özellikle AB üyesi ülkelerin bakanlarına, askeri yönetime el konulması karşısında sessiz kalınmaması uyarısında bulunurken, "Askeri yönetimin el koymasının adı darbedir. Bunun adını koymanızı bekliyorum" mesajı verdi. Davutoğlu, Mısır'da demokrasinin uzun süreli kesintiye uğramaması için uluslararası toplumun Sisi başkanlığındaki yönetime doğru ve tek sesli bir mesaj vermesi gerektiğini de belirterek, "Sivil yönetime hızla dönülmesi için çağrıda bulunun, sesinizi yükseltin" dedi. Davutoğlu, Mısır ordusunun 50'den fazla kişinin hayatını kaybetmesine yol açan saldırısını da Twitter'dan şu sözlerle değerlendirdi: "Katliamı, savunageldiğimiz temel insanlık değerleri adına şiddetle kınıyorum. Provokasyonlara rağmen Mısırlı kardeşlerimizin bundan sonra da vakar içinde demokrasiye ve özgür iradelerine sahip çıkmalarını bekliyoruz."
"VİCDANINIZ RAHAT MI?"
Dışişleri Bakanlığı'nın yaptığı açıklamada da "İnsanların toplu olarak hedef alındığı bu saldırı, Mısır'da son derece vahim gelişmelere yol açabilecek bir olay olarak görülmektedir. Saldırı, şiddeti körükleyecek bir provokasyon niteliği de taşımaktadır. Uluslararası toplumu demokrasiden yana taraf olmaya ve Mısır halkının demokrasi mücadelesine destek olmaya davet ediyoruz" ifadelerine yer verildi. Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ da Twitter hesabından yaptığı açıklamada "Katliamı, bu katliamı yapanları ve yaptıranları şiddetle lanetliyorum ve kınıyorum. Mısır'daki darbeye darbe demeyerek destek verenler, darbeye desteğini açıklayanlar ile darbeyi coşkuyla kutlayanların vicdanları rahat mıdır?" diye sordu.