Başbakan Tayyip Erdoğan, Gezi Parkı eylemcilerine yeniden seslendi. "Gençler artık burada duracağınız kadar durdunuz. Mesajlarınızı verdiniz. Eğer sizin mesajınız Taksim Gezi Parkı ise bu mesaj alınmıştır ve değerlendirmesi yapılmıştır" diyen Erdoğan, "Şimdi cevabımı veriyorum. Biz yargı kararını bekleyeceğiz. Nihai karar olumsuzsa uyarız, olumluysa o zaman halk oylamasına gideriz" ifadelerini kullandı. Genişletilmiş İl Başkanları toplantısında konuşan Erdoğan, şu mesajları verdi:
Tarihi anları yaşadığımız bir süreçte, önce Reyhanlı saldırısı, sonra da Taksim olayları geldi. Taksim'de Gezi Parkı bahanesiyle büyük bir açık hava tiyatrosu kuruldu. Sahnede masum insanlar, gençlerimiz var. Taksim'de perde arkasında çok farklı bir tablo var. Düğmeye basış dışarıdan. Gezi Parkı bu işin kullanılan enstrümandır. Yabancı basın da hep Taksim'i, AKM'ye asılan paçavraları konuştu. Biz böyle bir medyaya karşı şerbetliyiz. Bu medya kuruluşları muz cumhuriyetlerine gidip yalan operasyonlar yapabilir. Ama benim ülkemde sökmez.
TÜRKİYE GÜNEŞTİR
Avrupa Parlamentosu'nun kararını kabul etmiyoruz ve reddediyoruz. Almanya akıl veriyor, o kararı kendine sakla. 8 vatandaşım Almanya'da katledildi sen önce onların failleri bul öyle karşıma çık. Birileri her zaman yaptıkları gibi Türkiye'yi karalamaya çalışıyor. Türkiye güneştir. O güneş balçıkla sıvanmaz. Beyhude uğraşmasınlar.
Şu anda benim ülkemde 76 siyasi parti var. Bunların 18'i seçime katılabildi. Özgürlük noktasında her tür adımı atarız. Ama 'biz her yerde gösteri yapabiliriz' derseniz işte böyle bir şey yok. Bu ülke demokratik laik sosyal bir hukuk devletidir.
Sabah akşam, 'Başbakan çok sert. Bakın işte filanca filanca çok kibar, ama başbakanımız çok gerilimden yana.' Şimdi burada da kendilerine göre kurnazlık yapıp, bizi birbirimize düşürme gibi bir gayretin içine düşüyorlar. İşte bu tuzağı bu teşkilat bozacak. Medya yoluyla, sosyal medya yoluyla, provokasyon yoluyla toplum mühendisliği yapmaya çalışanlar kusura bakmasınlar onlar da avuçlarını yalarlar.
Kimin ne hesabı varsa buyursun 8 ay sonra seçim var. Bu sabah televizyon kanalında Bülent Ersoy'u dinledim. 'Seçimle gelen seçimle gider. Sandıkta hesabını sorun. Bu tür şiddetlere yeltenmeyin' dedi. Şimdi aklı selimin yolu bir. Gelenlerle oturup konuştuğumuz zaman bakıyorsunuz bu yönde bir şey söyleyemiyorlar. Seçim tanımam, referandum tanımam, plebisit tanımam, hukuk tanımam diyen varsa onlar da kusura bakmasın.
Ana muhalefet şimdi başladılar. Hayır, halk oylaması olmaz. Kardeşim yargıya inanmazsın, halkın kararına inanmazsın. Yahu neye inanırsın? Herhalde sonunda bizim vereceğimiz karara inanacaklar. Sokağa çıkarak, yakıp yıkarak, bize darağacını göstererek bize kimse siyaset yapmasın. Ah karşımızda güçlü bir muhalefet olsa.
Bu ülkede merhum Menderes çok yumuşaktı, çok munisti. O şekilde konuşurken ipe götürdüler. Dert o değil, dert başka. İnsanımıza karşı davranışta biz sosyolojik iletişime sahibiz.
Buradan gerek Taksim Gezi Parkı'na, "Artık meydan" demiyorum. Oradaki gerçekten derdi çevre olana samimi olanlara sesleniyorum. Orada duranların niye durduklarını da anlamış değilim. Ortada başlamış bir inşaat mı var? İhalesi yapılmış bir inşaat mı var? Gençler artık burada duracağınız kadar durdunuz. Mesajlarınızı verdiniz. Eğer sizin mesajınız Taksim Gezi Parkı ise bu mesaj alınmıştır ve değerlendirmesi yapılmıştır. Şimdi cevabımı veriyorum. Biz yargı kararını bekleyeceğiz. Nihai karar verildiği andan itibaren, bu karar olumsuzsa biz buna uyarız. Olumluysa o zaman halk oylamasına gideriz.
Akşam gelenlerin içinde bazıları, aşırı sendikacılardan bir tanesi, çıktı bizi de çok ciddi rahatsız etti. 'Bu sadece mimari mesele değildir, sosyolojik meseledir' dedi. Siyasetçinin sosyolojiyi bilmeme gibi bir şey olabilir mi? Başka ne diyeyim? Demedik bir şey bırakmadılar. Bir diktatör halk oylamasına gider mi? inşallah bu akşam bu iş biter. Ankara ve İstanbul mitingini bu huzur içinde gerçekleştiririz.
YURTTAKİ ÖĞRENCİLERE İNTERNET
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Ankara Ticaret Odası Uluslararası Kongre ve Sergi Sarayı'nda, Kredi Yurtlar Kurumu'na bağlı 81 ildeki 347 yurda ücretsiz internet verilmesi amacıyla başlatılan "Yurdum Evim Ücretsiz İnternetim Projesi"nin açılış törenine katıldı. Erdoğan, törende yaptığı konuşmada, proje için 81 ildeki 347 yurtta çok büyük bir altyapı kurulduğunu, Kredi ve Yurtlar Kurumu'na bağlı öğrenci yurtlarında kalan 310 bin gencin yurtlarda ücretsiz internet erişimine kavuşacağını dile getirdi. Erdoğan'ın mesajları şöyle:
Ben, yurt hayatını bilen bir Başbakanım. Üstelik de ilkokulu bitirdiğim andan itibaren yurt hayatını yaşamış bir Başbakanınızım. Üniversite çağında değil. 7 yılım o şekilde yurtlarda geçti. Başarımızın arkadaşlık, kardeşlik noktasında birbirimiz ile bütünleşmenin en güzel anılarını ben o yurt hayatında yaşadım. O hayat bambaşka bir hayat. Kütüphanelerinizle, birbirinizle olan dayanışmanızla, aranızdaki o kültürü zenginleştirmek, onu birleştirmek, onu bütünleştirmekle çünkü doğudan, batıdan, kuzeyden, güneyden bütün illerden gelen arkadaşlarımla, kardeşlerimle o yedi yıllık ortaöğretim hayatımızı çok anlamlı kılan bir zenginliği yaşadık. Bu arada yurtlarda kalan üniversite öğrencilerimizden, bunu onlardan da görmek istiyoruz.
KANUNİ SOHBETİ
Başbakan Tayyip Erdoğan kendilerine yöneltilen "Sertlik" eleştirilerine cevap verirken, önceki gece görüşme yaptığı sanatçılar arasındaki Halit Ergenç ile arasında geçen diyaloğu da paylaştı. Erdoğan şunları söyledi: "Sen Kanuni rolünü oynuyorsun değil mi? dedim, Kanuni çok yumuşak. Yavuz daha yumuşak dedim. 'Hayır' dedi. Biz makineden çıkmış bir ürün değiliz, insanız. An gelir güler yüzlerimizle müşfik yapımızla çocuklara sarılırız, an gelir orada da celalleniriz. Ne karşısında? Haksızlık karşısında. Bize bunları söyleyenler önce aynaya baksınlar."
VİDEO İZLETMEDİ
Başbakan Tayyip Erdoğan daha önce "Cuma günü Tüm Türkiye ile paylaşacak ve gerçek yüzlerini göstereceğiz" dediği Taksim'in perde arkası görüntülerini İl Başkanları Toplantısı'nın basına açık bölümünde izletmekten son anda vazgeçti. Erdoğan'ın vazgeçmesinde yakalanan olumlu havanın bozulmaması ve Gezi Parkı'nda kendisinin "Masum ve iyi niyetli" olarak tanımladığı gençlerin zarar görmesini istememesinin etkili olduğu öğrenildi. Görüntülerde eylemcilerin Dolmabahçe Köşkü'ne girmeye çalışması, sığındıkları Bezmialem Valide Sultan Camii'nin boşalmasından sonra harabeye dönen görüntüsü ve içerdeki bira kutuları bulunuyor.