Fazilet Partisi'nden 1999'da milletvekili seçilen, ancak TBMM'de yemin etmesine izin verilmeyen Merve Kavakçı, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'nın yürüttüğü 28 Şubat Soruşturması kapsamında ifade verdi. Avukatı İsmail Aydos ve eşi Cihangir Nazır İslam ile birlikte adliyeye gelen Kavakçı'nın ifadesi, Cumhuriyet Savcısı Mustafa Bilgili tarafından alındı. Mağdur olarak 2 saaüte yakın ifade veren Kavakçı, "Ben devlete meydan okumadım. Bana yapılanlar Meclise karşı yapılmış, adı konmamış bir darbedir" dedi ve 28 Şubat darbecileri, Batı Çalışma Grubu'ndan şikayetçi olduğunu belirtti. İstanbul'dan seçilen Kavakçı, TBMM Genel Kurulu'na başörtüsü ile gelmiş ancak başta dönemin Başbakanı Bülent Ecevit başta olmak üzere Meclis'te çoğunluğu bulunan DSP'li vekiller tarafından yemin etmesi engellenmişti. ABD vatandaşı olduğu gerekçesiyle, Türk vatandaşlığından da çıkartılan Kavakçı, başörtülü olarak girdiği Meclis'te nasıl yemin ettirilmediğini şöyle anlattı:
'HADDİNİ BİLDİRİN'
"O dönemin Fazilet Partili yöneticileri tarafından, Merve Kavakçı başörtülü olarak yemin ettiği taktirde askeri müdahale yapılacağı konusunda sözler söyleniyordu. Genel Kurula başörtülü olarak girdiğimi gören DSP milletvekilleri sıralara yumruk vurarak benim başörtülü olmam sebebiyle el çırparak 'dışarı dışarı' diye tempo tutuyorlardı. Meclis Başkanı, benim yemin etmemin önünde engel olmadığını izah etmeye çalışıyordu. Buna Bülent Ecevit, Hüsamettin Özkan, Kamer Genç karşı çıktı. DSP kadın milletvekilleri de kürsünün etrafını sararak yemin etmemi engellediler. Kadın milletvekilleri ellerini birbirine çarparak, 'dışarı dışarı' diye bağırmaya devam ettiler. Yemin etmemi engellediler. Dönemin başbakanı Bülent Ecevit, Meclis kürsüsüne çıkarak, teamül ve usullere aykırı olarak cebinden bir konuşma metni çıkartıp okumaya başladı. 'Bu hanıma haddini bildirin burası devlete meydan okunacak yer değildir' diyerek konuşma yaptı. Ben devlete meydan okumadım. Demokratik hakkım olarak inancım gereği başım örtülüyüm. Seçim çalışmalarımı baş örtülü yaptım. Mecliste o dönem yemin yaptırılmadım. Özlük hakkım olan ilk maaşımı veren kişiyi işinden attılar. 13 Mayıs 1999'da vatandaşlıktan çıkartıldım. AİHM gittim ve seçme seçilme hakkım olduğuna dair kararı aldım. Benim yaşadıklarım Meclis'e karşı yapılmış adı konmamış bir darbedir. Meclisi oluşturan milletvekilleri görevimin yapılması engelleyerek adı konmamış bir darbe yapmışlardır."
BALANS AYARI
28 Şubat sürecinde, Batı Çalışma Grubu'nun, var olan hükümeti devirmek için hukuk dışı, darbeci cuntacı bir yapılanma olduğunu da savunan Kavakçı, şöyle devam etti: "Batı Çalışma Grubu çalışanları, bu sürecin bin yıl süreceğini belirtmiş, 'demokrasiye balans ayarı yapıyoruz, gerekirse silah kullanırız' beyanlarını kullanmışlardır. Yargı, medya ve medya üzerinden kamuoyu etkilenerek meşru hükümete karşı kullanılmış. Tankları mahallede yürüterek meşru hükümeti tehdit ederek görevi cebren bırakmaya zorlamışlardır. Müslümanları başörtülü tarikatçı cemaatçi kanunsuz şekilde vasıflandırarak ikinci vatandaş konumuna getirmişlerdir." Kavakçı, bugün de TBMM Darbeleri ve Muhtıraları Araştırm Komisyonu üyelerine bilgi verecek.