'Anayasal görevimi yerine getirdim'
28 Şubat Soruşturması kapsamında gözaltına alınan ve dün sabah savcılıkça nöbetçi Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesi'ne sevk edilen ilk gruptaki 16 zanlıdan 7'si serbest bırakılırken emekli tuğgeneraller Abdullah Kılıçarslan ve İdris Koralp, emekli kurmay albaylar Hüsnü Dağ ve Sezai Kürşat Ökte, emekli albaylar Abdurrahman Yavuz Gürcüoğlu ve İsrafil Aydın, emekli Binbaşı Salih Eryiğit, emekli yüzbaşılar Mustafa Babacan ve Orhan Nalcıoğlu tutuklanarak Sincan Cezaevi'ne gönderildi. Gözaltına alınan ikinci gruptan dün Çevik Bir'in yanısıra savcılığa, Emekli Tuğgeneral Ünal Akbulut, Emekli Albaylar Serdar Çelebi, Oğuz Kalelioğlu, Alican Türk, Cengiz Çetinkaya, Ruşen Bozkurt Yüksel Sönmez, Yahya Cem Özarslan, Ümit Şahintürk, Emekli Astsubaylar Hamza Özaltun, Necdet Batıran ve Ahmet Tarık Yelkenci sevk edildi. Şüphelilerin saat 9.30'da başlayan savcılık ifadeleri gece geç saatlere kadar sürdü. 9 saat süren Çevik Bir'in sorgusu akşam saatlerinde tamamlandı. Gece yarısı, Çevik Bir de dahil 12 kişi tutuklanmaları istemiyle nöbetçi mahkemeye sevk edilirken emekli astsubay Ahmet Tarık Yelkenci serbest bırakıldı. Şüphelilere yaklaşık 100'er soru, Bir'e ise 150 soru yöneltildiği öğrenildi. Bir'in ifadesinde özetle, "Batı Çalışma Grubu, MGK'nın kararı ile faaliyet gösteren ve icrai niteliği olmayan bir çalışma biçimiydi. Bu birim çalışmalarını MGK'ya sunar ve bu bilgiler dönemin Başbakanı ve Genelkurmay Başkanı'nın da olduğu aylık MGK toplantılarında değerlendirilirdi. Ben emirleri, MGK kararları doğrultusunda hazırlayarak sıralı alt birimlerime ilettim, anayasal görevimi yerine getirdim" dediği öğrenildi.
'Batı Çalışma Grubu, MGK kararıyla kuruldu'
Sorguda, savcılığın soruları kadar, şüphelilerin ifadeleri de dikkat çekti. Soruşturmada ilk grupta tutuklanan kilit isimlerden Emekli Tuğgeneral İdris Koralp'in ifadesinde şunları söylediği belirtildi: "BÇG'nin MGK kararları doğrultusunda oluşturulduğu kanaatindeyim. Hareket konseptinin tamamı MGK ve Bakanlık genelgeleri ve tasarruflarına dayanır. BÇG'nin bahsi geçen faaliyetleri icra yetkisi yoktur. Esas icradan sorumlu Başbakan ve Bakanlıklarla birlikte her ay toplantı ile değerlendirme yapılan MGK'dır. Gerek şubemde, gerekse bana bağlı üst makamlarda hiçbir fişleme işlemine şahit olmadım. Olsaydım da müdahale ederdim." Diğer şüphelilerin de ifadelerinde öne çıkan bölümlerden bazıları da şöyle:
ULULEMRE İTAAT EDERİM (Emekli Tuğgeneral Abdullah Kılıçarslan) Darbelerin ne ülkeye ne de TSK'ya fayda getirmediğini bizzat gördüm ve yaşadım. İnancım gereği de ululemre itaat eden bir insanım. Bu tür şeyleri kendime yakıştıramıyorum.
BÇG İLE ARAMIZA DUVAR ÖRÜLDÜ (Emekli Albay Nazmi Solmaz): BÇG bizim dairenin plan şubesinde oluşturuldu, ancak bana bilgi verilmiyordu. BÇG faaliyetlere başlayınca benim bölümüm dışarıda kaldı.
ORUÇ TUTTUĞUM İÇİN HOR GÖRÜLDÜM (Emekli albay Arslan Daşdan): BÇG'nin ne zaman toplantı yaptığı konusunda hiçbir bilgim yoktur. Zira kritik görevlere komutanlarımızın çok güvendiği ve kendi düşüncesindeki kişilerin olması lazımdı. Benim nasıl birisi olduğumu biliyorlardı. Alkol kullanmamam ve oruç tutmam hor görülmekte idi. Beni tanıdıkları için böyle bir görev vermeleri zaten mümkün değildi.
BÇG MAĞDURUYUM, ÇEVİK BİR'DEN ŞİKÂYETÇİYİM: (Emekli Albay Mustafa Kemal Savcı): Beni bu konuda mağdur eden BÇG'yi kuran ve yöneten Org. Çevik Bir ve ismimi bana tebliğ etmeden Grup içinde gösteren Kurmay Albay Cihangir Akşit'ten şikayetçiyim.
PLAN KURMUŞLAR BEN DE FİGÜRAN OLDUM (Emekli Binbaşı Salih Eryiğit) Benim dışımdaki komutanlar plan kurmuşlar, tankları yürütmüşler. Tesadüf eseri oraya gittim, figüranlık rolü oynadım. 15 sene sonra da burada sanık rolü oynuyorum.