Bağımsız milletvekilleri Ahmet Türk ve Aysel Tuğluk ile BDP Milletvekili Hasip Kaplan'ın avukatları tarafından ''İrtica ile Mücadele Eylem Planı'' ile birleştirilen İnternet Andıcı davasına şahıs ve DTP tüzel kişiliği adına müdahil olmak için talepte bulunuldu.
İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nce Silivri Ceza ve İnfaz Kurumları Yerleşkesi'ndeki salonda görülen davanın 60'ıncı duruşmasına, tutuklu sanıklar eski Genelkurmay Başkanı emekli Orgeneral İlker Başbuğ, emekli Orgeneral Hasan Iğsız, Koramiral Mehmet Otuzbiroğlu, korgeneraller Mehmet Eröz ve İsmail Hakkı Pekin, Tümgeneral Hıfzı Çubuklu, emekli Tuğamiral Alaettin Sevim, albaylar Sedat Özüer ve Ziya İlker Göktaş, emekli albaylar Dursun Çiçek, Fuat Selvi, Hulusi Gülbahar ve Cemal Gökçeoğlu, sivil memur Mehmet Bülent Sarıkahya, eski Aydınlık Dergisi Genel Yayın Yönetmeni Mehmet Deniz Yıldırım katıldı.
Mahkeme heyeti tarafından duruşmadan men edilmesine karar verilen avukat Serdar Öztürk ise duruşmaya katılmazken, YAŞ kararıyla Kara Kuvvetleri Eğitim ve Doktrin Komutanlığı'na atanan ve hakkında yakalama kararı bulunan Orgeneral Hüseyin Nusret Taşdeler ile kırmızı bülten ile aranmalarına karar verilen Tümgeneral Mustafa Bakıcı ve Bedrettin Dalan duruşmaya gelmedi.
Duruşmada, ikinci ''Ergenekon'' davası kapsamında tutuklu yargılanan bu davanın tutuksuz sanığı Hasan Ataman Yıldırım hazır bulundu.
Mahkeme Heyeti Başkanı Hasan Hüseyin Özese, bağımsız milletvekilleri Ahmet Türk ve Aysel Tuğluk ile BDP Milletvekili Hasip Kaplan'ın avukatları Filiz Erceylan, Ramazan Demir ve Gülcan Kartal tarafından gerek şahıs, gerekse DTP tüzel kişiliği adına davaya müdahil olmak için mahkemeye dilekçe verildiğini belirtti.
Duruşmada sanıkların talepleri alınıyor.
DİLEKÇEDEN
Bağımsız milletvekilleri Ahmet Türk ve Aysel Tuğluk ile BDP Milletvekili Hasip Kaplan'ın avukatları tarafından davaya şahıs ve kapatılan Demokratik Toplum Partisi'nin (DTP) tüzel kişiliği adına müdahil olmak için verilen dilekçede, ''İrtica ile Mücadele Eylem Planı'' kapsamında kapsamlı ve ağır saldırılara maruz kalınarak DTP'nin kapatıldığı iddia edildi.
Avukatlar Gülcan Kartal, Filiz Ceylan ve Ramazan Demir tarafından mahkemeye verilen dilekçede, Türk, Tuğluk ve Kaplan'ın DTP'nin 22. dönem milletvekilleri olduğu belirtilerek, Türk'ün DTP'nin Eş Genel Başkanı, Tuğluk ve Kaplan'ın da Eş Genel Başkan Yardımcıları olduğu belirtildi.
''İrtica ile Mücadele Eylem Planı'' belgesinin eki niteliğindeki ''Bilgi Destek Planı''nın ''b'' başlığı altında, partinin açıkça hedef alındığı belirtilen dilekçede, çalışmaların 1. madde başlığında ''...DTP'nin meclise girmesinin talihsizlik olduğu, demokratik düşüncelerini açıklamak değil, devletle kavga etmek istedikleri''nin belirtildiği kaydedildi.
Dilekçede, 2. bölümde ise DTP'nin kendi içinde fikir ayrılıklarının bulunduğu, 3. bölümde de AB'nin desteklerinin kesilmesi ve ilerleme raporu öncesi partinin kriz ve gerginlik yaratmaya çalıştığı ifade edilerek, 9. bölümde kapsamlı olarak şunlara yer verildiği belirtildi:
''Yasal bir partinin terörist olarak gösterilmesi, sınır boylarında bölge halkının terörle mücadele adı altında rahatsız edilmesi, karışıklık çıkarılması, propaganda ve psikolojik savaş yanında şiddet kullanılması, sonuç olarak da TSK'nın DTP üzerinde alenen baskı kurmak için STK, medya ve diğer alanlarda faaliyet yürütmesi gerektiği belirtilmektedir.''
Dilekçede, Türk, Tuğluk ve Kaplan'ın DTP milletvekili oldukları dönemde gerek şahıslarına, gerekse temsilcisi oldukları yasal partiye yönelik Genelkurmay Başkanlığı tarafından hazırlanan söz konusu plan kapsamında, gerek başkanlık tarafından doğrudan, gerek sivil toplum kuruluşları, basın organları, yargı mercileri ve bir kısım kamuoyu tarafından kapsamlı ve ağır saldırılara maruz kalındığı, bu süreç sonunda da DTP'nin kapatıldığı kaydedildi.
Dilekçede, müvekkillerin bu süreçte gerek şahsen, gerekse de partinin yetkili temsilcileri olmaları sıfatıyla parti tüzel kişiliği adına ciddi bir biçimde zarar gördükleri ve görmeye devam ettikleri anlatılarak, davaya katılmalarına ve duruşmalara kabullerine karar verilmesi istendi.