Çin Halk Cumhuriyeti'nden Türkiye'ye tarihi ziyaret... Çin Devlet Başkan Yardımcısı Xi Jinping, iki yıl önce imzalanan stratejik işbirliği anlaşması sonrasında Türkiye-Çin ilişkilerine yeni boyutlar kazandırmak amacıyla bugün Ankara'ya geliyor. Jinping, ziyareti öncesi mesaj vermek için Türk basınından SABAH'ı tercih etti. ABD ve İrlanda temaslarının ardından Türkiye'ye gelen Çin'in müstakbel lideri, "İki ülke arasında işbirliğinin genişletilmesine yönelik mükemmel fırsatlar var" dedi. Türkiye ile karşılıklı 'kazan-kazan' ilkesi doğrultusunda pek çok alanda işbirliği yapıldığını söyleyen Jinping, şu değerlendirmede bulundu.
41 YILDIR GELİŞEN İLİŞKİLER
Türkiye ile Çin arasında diplomatik ilişkilerin kuruluşunun 41. yıldönümünün kutlandığı bugünlerde, dünya devi olan Çin ile son 10 yılda siyaset ve ekonomi alanlarında büyük ilerlemeler kaydeden Türkiye arasındaki ilişkileri nasıl değerlendiriyorsunuz?
41 yıl içinde ikili ilişkilerimiz sağlıklı ve istikrarlı şekilde gelişti. Özellikle Ekim 2010'da iki ülke arasında "stratejik işbirliği" kurulduktan sonra ikili ilişkiler kapsamlı gelişme aşamasına girdi. Ülkelerimiz arasındaki üst düzey ziyaretler yoğunlaşmakta, karşılıklı siyasi güven güçlenmekte. İki ülke arasında karşı tarafın temel çıkarlarında ve hassasiyet gösterdiği önemli konularda birbirine verdiği destek sürekli artmakta. Ekonomi, ticaret, finans, ulaştırma ve enerji gibi alanlardaki gerçekçi işbirliği iki halka somut yararlar sağladı. Kültürel değişim ve sosyal iletişim arttıkça, Çin ve Türkiye'nin dostluğu halkların kalbine daha da sağlam bir şekilde yerleşti.
DÜNYA BARIŞINA KATKI...
Çin ve Türkiye, Birleşmiş Milletler, G-20, Asya'da İşbirliği ve Güven Artırıcı Önlemler Konferansı gibi çok taraflı kuruluşlarda istişare ve eşgüdümü sürdürerek, Avrasya hatta dünya barışı, istikrarı ve gelişimini hem korumuş hem de geliştirmiştir. Çin, Türkiye ile ilişkilerinin mevcut seviyesinden memnuniyet duymakta ve ilişkilerin daha da iyiye gideceğine güvenmektedir. Günümüzün karmaşık ve değişken uluslararası durumuna karşın, Çin ve Türkiye arasındaki stratejik işbirliği ilişkisinin içeriğinin kapsamlı olarak zenginleştirilmesi, iki ülkenin şimdiki ve uzun vadeli menfaatlerine uygundur. Çin tarafı, Türk tarafı ile birlikte, her alanda ikili somut işbirliği düzeyini kapsamlı bir şekilde yükseltmeyi temenni etmektedir.
2010'da iki ülkenin başbakanları ikili ticaret hacminin 2015'te 50 milyar dolara, 2020'de 100 milyar dolara yükseltilmesi için görüş birliğine vardı. Bu hedefi gerçekleştirmek için iki taraf neler yapmalı? Türkiye'de daha çok Çin şirketi görebilecek miyiz?
Karşılıklı yarara dayalı "kazan-kazan" ilkesi doğrultusunda iki ülke ekonomik ve ticari alanlarda işbirliği yaparak büyük ilerleme kaydetti. 2011'de ikili ticaret hacmi %24 oranında artarak 18.7 milyara ulaştı. Yükselen piyasa ekonomileri olarak Çin ve Türkiye; sermaye, teknoloji, piyasa gibi alanlarda birbirini tamamlayıcı özelliklere sahip.
DEV HEDEFLER...
Çin'in "12. Beş Yıllık Planı" ve Türkiye'nin 2023 yılında dünyanın "ilk 10 ekonomisi" arasına girme hedefi, iki ülke işbirliğinin genişletilmesine yönelik mükemmel fırsatlar sunuyor. Ülkelerimizin ekonomik ve ticari işbirliği potansiyeli büyük, perspektifi de geniş. Çin, Türkiye ile birlikte, kendi avantajlarını kullanarak, ticaret hacmini artırmayı, işbirliği alanını genişletmeyi temenni ediyor.
UZAY VE NÜKLEER TEKNOLOJİ
Türkiye'nin coğrafî konumu çok önemli. Bu sayede mallar birçok ülkeye yayılabilir. Türkiye'nin sanayi ve teknoloji temeli sağlam. Halkın yaşamını ilgilendiren pek çok alanda büyük çaplı altyapı projeleri de inşa edilecek. Çin; altyapı, enerji, iletişim gibi alanlarda hem dünyada önde gelen teknolojiye hem de büyük fiyat avantajına sahip. Bu alanlarda geniş işbirliği yapılabilir. Ayrıca; nükleer, uzay gibi yüksek teknoloji sektörleri ile yeşil ekonomi, yeni malzeme gibi sektörlerde de işbirliği geliştirilebilir.
TÜRKİYE'DE YATIRIMA TEŞVİK
Çin tarafı, Çinli firmaların Türkiye'de yatırım yapmasını teşvik etmeyi sürdürecek. Türk tarafının Çin firmalarına Türkiye'de iş yapmak için iyi bir yatırım ortamı ve çalışma koşulları yaratmasını temenni ediyoruz.
SİNCAN'IN STRATEJİK ÖNEMİ
Çin hükümeti Xinjiang (Sincan) Uygur Özerk Bölgesi'ne büyük miktarda yatırım yapacağını açıklamıştı. Xinjiang'ın son gelişme durumu hakkında bilgi verebilir misiniz?
Avrasya kıtasının göbeğinde bulunan Xinjiang, ülkemizin çok sayıda etnik grubunun birlikte yaşadığı bölgesi, Avrasya kıtasındaki önemli bir trafik kavşağıdır. Ülkemizin daha üst düzeyde dışa açılması için stratejik öneme sahip bölgesidir. Çin hükümeti, Uygur halkı dahil olmak üzere Xinjiang'daki tüm etnik grupların yaşam düzeyinin yükseltilmesi için büyük çaba sarfetmekte. Xinjiang'ın gelişimini hızlandırıp bölgedeki refah ve istikrarı sağlamak için, Çin hükümeti 2010'da uzun vadeli ve stratejik planlar yaparak bir dizi politika uygulamaya başladı. Xinjiang'ın Çin'in diğer bölgeleri gibi 2020'de orta halli refah düzeyine ulaşmasını hedeflemekteyiz.
26 MİLYAR DOLARLIK YATIRIM
2011'de Xinjiang'ın ekonomik göstergelerindeki artış tarihi rekor kırdı. Özerk bölgenin GSYH'si %12 büyüyerek 104.8 milyar dolara ulaştı, kentte yaşayanların kişi başına harcanabilir geliri %13 büyüyerek 2460 dolar oldu. Dış ticaret hacmi 21.7 milyar dolara yükselerek %26.6'lık artış gerçekleştirdi. Yıl içinde 34 büyük proje tamamlandı, 45 projenin temeli atıldı. Devam eden büyük proje sayısı 140'a ulaştı. Büyük projelere 26 milyar dolar yatırım yapıldı. Bu rakamlar rekor seviyelerdedir. Eğitime ayrılan kaynaklar 6.6 milyar doları geçerek %31.6 oranında büyüdü. 10 adet ulusal düzeyde, 38 adet özerk bölge düzeyinde reform pilot proje uygulanmaya konuldu. Xinjiang'ın geleceğinin daha güzel olacağına inanıyorum. Daha çok Türk işadamının Urumqi'deki Avrasya Fuarı'na katılmasını, Xinjiang'da yatırım yapmasını bekliyoruz. Karşılıklı yarar ve "kazankazan" gerçekleştirmeyi ümit ediyoruz.
TÜRK DIŞ POLİTİKASINA ÖVGÜ
2011'de uluslararası durumda büyük değişiklikler yaşandı, Türkiye dikkat çekici bir dış politika izledi. Son dönemde Türkiye'nin bölgesel ve uluslararası sorunların çözümünde oynadığı aktif rolü nasıl değerlendiriyorsunuz?
Hem G-20 Grubu üyesi hem de önemli bir yükselen ekonomi ve Ortadoğu'da önemli bir ülke olan Türkiye, uzun zamandır bölgenin istikrarı ve ortak kalkınması için büyük çaba sarf etmekte. Türkiye, "Afganistan, İran nükleer, Ortadoğu barış süreci" gibi uluslararası ve bölgesel sıcak meselelerin çözülmesinde de aktif rol oynamakta, medeniyetler arasındaki diyalogu teşvik etmekte... 2015'teki G-20 Grubu liderler zirvesine de ev sahipliği yapacak. Aktif, esnek ve kapsamlı dış politikası, Türkiye'nin uluslararası ve bölgesel konularda daha önemli rol oynamasını sağlamıştır. Çin tarafı bunu takdirle karşılıyor.
'TÜRKİYE İLE EŞGÜDÜMLÜYÜZ'
Çin ve Türkiye pek çok önemli uluslararası meselede benzer tutumlara sahiptir ve sıkı işbirliği içerisindedir. 2009-2010 yıllarında, Türkiye BM Güvenlik Konseyi geçici üyesi olarak, Güvenlik Konseyi'nde aktif bir şekilde çalışmış, Çin ile birçok önemli konuda yapıcı işbirliği gerçekleştirmiştir. Çin tarafı, şu andaki karmaşık ve değişken bölgesel duruma karşı, Türk tarafı ile eşgüdümü ve işbirliğini daha da pekiştirmeyi, bölge ülkeleri ve kuruluşlarla birlikte çalışarak Ortadoğu barışı, istikrarı ve gelişmesini teşvik etmeyi arzuluyor.