Chp Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, "2B Barış Projesi" ni, İstanbul'da en fazla bu tip arazinin bulunduğu ilçelerden Sultanbeyli'de açıklayarak, "Bizim hedefimiz çılgın projelerin peşinde koşmak değil. Biz vatandaşın yıllarca çözülemeyen, sürüncemede kalan sorunlarını çözmek istiyoruz" dedi. 2B olarak adlandırılan orman vasfını yitirmiş arazilerle ilgili hazırladıkları "2B Barış Projesi" nin tanıtımında hükümetin bu sorunu yıllardır çözemediğini belirten Kılıçdaroğlu, "Biz bu sorunun çözmeye kararlıyız. Devlet, yurttaşıyla barışacak. O yüzden barış projesi diyoruz" vurgusu yaptı. 2B arazilerinin konut ve iş yeri sahiplerine ve tarım yapanlara emlak vergisi bedeli üzerinden satılacağını, orman köylülerine ise arazilerin bedelsiz verileceğini anlatan Kılıçdaroğlu, satıştan elde edilen gelirin ağaçlandırma, orman köylüsünün geliştirilmesi ve üniversiteler için harcanacağını bildirdi. Muhtarlardan 2B projesini anlatan kitapçığı vatandaşlara dağıtmalarını isteyen Kılıçdaroğlu, gazetecilerin soruları üzerine şöyle dedi:
SORUN ÇÖZECEĞİZ
(Başbakan Erdoğan'ın çılgın projesi) Bizim hedefimiz çılgın projelerin peşinde koşmak değil. Biz vatandaşın yıllarca çözülemeyen, sürüncemede kalan sorunlarını çözmek istiyoruz. 2B, yoksulluk, taşeron işçilik, gençlerin askerlik sorunlarını projelerimizle çözüyoruz.
CHP'nin 2B projesi ile AK Parti'nin 2B projesi arasında farklılıklar var. Orman köylüsüne araziyi bedelsiz vereceğiz. Bedelli olanda da hesaplama rayiç bedel üzerinden değil emlak vergisi bedeli üzerinden yapılacak.
Projemizin adı barış projesi. Bununla vatandaşı soymak, onların hak ettiklerinden daha yüksek bir bedelle onları karşı karşıya bırakmanın doğru olmadığına inandığımız bir proje. Amaç gelir değil.
(MHP ile gizli seçim ittifaki iddiaları) Hiçbir partiyle işbirliği yapmayacağız. Bizim hedefimiz 13 Haziran'da tek başına iktidar olmak.
Ankara Büyükşehir Belediye Meclisi'nin Nazım Hikmet'in adını bir caddeye vermeyi reddetmesi) Biz bu ülkenin kültürüne katkıda bulunmuş yazarı, romancısı, ressamı, herkesi kucaklıyoruz. Nazım Hikmet de bizim Necip Fazıl Kısakürek de.
('Recep Bey' ifadesinin patentinin alınması) Recep Bey'i yasaklıyorlarsa biz de 'Bay Recep' deriz, ne olacak. Ayrıca bir insan kendi adından niye utanır ki? Kullandığımız saygın bir ifade.
Açıkalın'ı ziyarete gitti
Sultanbeyli'de
sanayi sitesinde esnafla sohbet eden ve bir dükkanda baklava yiyen Kılıçdaroğlu Kadıköy'de trafik polisi ile yaşadığı tartışmanın ardından, kalbi duran ve elektro şokla hayata dönen tiyatrocu Peker Açıkalın'ı tedavi gördüğü hastanede ziyaret etti. Kılıçdaroğlu, ziyaretin ardından yaptığı açıklamada, "Sağlık durumu çok iyi. Hastaneden çok memnun. Aday adaylığıyla ilgili bir şey konuşmadık. Günlük politik espriler yaptı" dedi. Bu arada Kılıçdaroğlu'nun, ''SSK'daki yolsuzluk operasyonunu yürüten Savcı Ömer Süha Aldan'ın, 'Neşterin diyeti' olarak CHP'den milletvekili adayı yapıldığı'' iddiasını ortaya atan Star Gazetesi hakkında dava açacağı bildirildi.