Başbakan Tayyip Erdoğan, Libya'ya ilişkin düzenlediği olağanüstü basın toplantısında Türkiye aleyhine kara propaganda yapıldığını söyledi, bazı güçleri işaret ederek, "not ediyoruz" dedi. Erdoğan, Libya'daki çatışmanın sona ermesi için de üç aşamalı bir plan açıkladı. Erdoğan şu mesajları verdi.
BEKLE GÖR TAVRI İÇİNDE OLMADIK: Libyalı kardeşlerimizin bu zorlu günlerde çektikleri acı ve sıkıntıları derin kaygı ve üzüntü ile izlediğimizi ifade etmek durumundayım. Türkiye bölgesinde ve dünyada hiçbir soruna bigane kalmadığı gibi, kardeşlerinin yaşadığı sıkıntılı duruma karşı da duyarsız kalmamış, en başından itibaren üzerine düşen duyarlı tavrı ortaya koymaya çalışmıştır. Türkiye olarak, Libya'da yaşanan gelişmeler karşısında asla ve asla bekle gör tavrı içinde olmadık. İnandığımız ilke ve değerlerin bir gereği olarak meseleye çıkar odaklı değil, hak ve adalet odaklı yaklaştık, tüm taraflarla diyalog halinde yapıcı ve uzlaştırıcı bir tavır sergilemeye çalıştık.
GİZLİ GÜNDEMİMİZ YOK: Libya politikamızın temel amacı, halkın meşru talepleri doğrultusunda anayasal demokrasiye geçişi sağlayacak gerekli şartların oluşturulması ve Libya'nın toprak bütünlüğünün ve egemenliğinin korunmasıdır. Bunu yaparken, hiçbir gizli gündemimiz yok. Tek gündemimiz, Libya'nın birlik ve esenliğinin teminat altına alınmasıdır. Bbir damla Libyalının kanı milyarlarca dolarlık petrol kuyularından daha değerlidir.
KAN AKMASINA SESSİZ KALAMAYIZ: Libya'nın her neresinde yaşıyor olursa olsun, her bir kardeşimizin canı, hakkı, hukuku her türlü çıkar hesabının üzerindedir, öyle olmalıdır. Hak ve hukuk bir lütuf değil, her insanın sahip olması gereken kutsal değerlerdir, siyasi hesaplarla yok sayılamazlar, bastırılamazlar. Bizler, en temel hakların yok sayılmasına, bastırılmasına nasıl tahammül gösteremezsek, kanın akıp gitmesine, canların yitip gitmesine de sessiz kalamayız. Tüm gayretimiz, sürecin, Libya halkının selametine, felahına, refahına hizmet eder bir şekilde işlemesidir. Türkiye olarak BM kararlarının uygulanmasına tam destek veriyoruz. NATO harekatının görev yönergesi çerçevesinde etkin bir şekilde yürütülmesini istiyoruz. Bu harekatın silah ambargosunun uygulanması ve Libya halkına insani yardım sağlanması boyutlarına aktif olarak katılıyoruz. Libya'da gerçek bir ateşkesin sağlanmasının ardından anayasal demokrasi hedefi doğrultusunda siyasi değişim süreci ivedilikle başlatılmalıdır. Halkın meşru beklenti ve taleplerini karşılayacak bir siyasi sürecin başlatılması Libya'nın geleceği için büyük önem taşımaktadır.
GÜÇ ODAKLARINI NOT EDİYORUZ: Bölgede yaşanan insanlık dramlarına seyirci kalan ve demokrasiyi Libya halkına çok gören bir kısım güç odaklarının bugün hakkı ve hukuku savunan Türkiye'ye karşı karalama kampanyaları başlatması üzüntü vericidir. Bu kampanyalarının ardında hangi odakların olduğunu biliyoruz, dikkatle izliyoruz ve not ediyoruz. Sizlerin de Türk kardeşlerinize yönelik maksatlı propaganda faaliyetlerine prim vermeyeceğinize yürekten inanıyorum. Özellikle, NATO harekatını engellemeye veya görev yönergesini kısıtlamaya çalıştığımız şeklindeki asılsız iddiaların, maksatlı şekilde üretilen kara propaganda yalanları olduğunu vurgulamak istiyorum.
KADDAFİ'YE MESAJ: Buradan Libya Yönetimine de seslenmek istiyorum: Tarihi bir sorumluluk üstlenerek, halkın özgür iradesiyle yöneticilerini seçeceği anayasal demokrasiye geçiş sürecinin önünü açın... Kendi halkınızın ve uluslar arası toplumun çağrılarına olumlu karşılık vermeniz, ülkenizin selameti açısından hayati derecede önemlidir.
TÜRKİYE PLANI: Libya'nın toprak bütünlüğünü ve egemenliğini koruyan ve barışçıl değişim sürecini öngören bir yol haritası için çalışıyoruz. Bu yol haritasının ana unsurları şunlardır: 1. Derhal gerçek bir ateşkes sağlanmalı ve Kaddafi'ye bağlı askeri unsurlar bazı şehirlere uyguladığı kuşatmaları kaldırmalı ve şehirlerden çekilmelidir. 2. Hiçbir ayrım gözetmeksizin bütün Libyalı kardeşlerimize kesintisiz insani yardım akışı sağlayacak, güvenli insani bölgeler oluşturulmalıdır. 3. Tüm Libya halkının meşru çıkarlarını dikkate alan, kapsayıcı bir demokratik değişim ve dönüşüm süreci derhal, ivedilikle başlatılmalıdır. Bu sürecin hedefi de halkın özgür iradesiyle yöneticilerini seçeceği anayasal demokrasi nizamının tesisi olmalıdır. Uluslararası toplumun öndegelen üyeleriyle şekillendirmekte olduğumuz bu planı, Katar'da yapılacak Libya Temas Grubu toplantısı öncesinde Birleşmiş Milletler, Avrupa Birliği, Afrika Birliği, Arap Ligi ve İslam Konferansı Örgütü gibi bölgesel ve uluslararası örgütlerin de arasında yer aldığı ortaklarımızla paylaşmayı öngörüyoruz.