Başbakan Tayyip Erdoğan, başkalarının yaşam tarzına müdahale etmediklerini söyleyerek şu mesajları verdi:
Ana muhalefetin yavru muhalefeti şunu söylüyor: 'Gelince şöyle soracağız, böyle soracağız.' Ya biz sizin pisliklerinizi temizliyoruz be pisliklerinizi. 230 milyar dolar milli geliri olan bir Türkiye, şu anda 730 milyar dolar milli geliri olan bir Türkiye. Yolsuzluklar olsaydı sizin pislikleriniz temizlenebilir miydi? Durum ortada. Eşşek ölür kalır semeri, insan ölür kalır eseri. Biz eserlerle konuşuyoruz.
Bugün demokrasisi ile güçlü bir Türkiye var. Dış politikada aktif girişimleri ile itibarlı bir Türkiye var. İzlenen, takip eden değil takip edilen, model alan değil model alınan, gündemi belirlenen değil gündem belirleyen bir Türkiye var.
81 ilin çehresini değiştirdik, şantiyeye döndürdük. Bizim siyasetimizde korku yok, korkutmak yok; dedikoduyla sanal korkularla, sanal tehditlerle ayakta kalma çabası yok. Özellikle başkalarının yaşam tarzına müdahale, yasaklama, kısıtlama yok. İstismar yok, kutsal değerleri, hassasiyetleri siyasete alet etmek yok. Karnından konuşmak, çark etmek, nabza göre şerbet vermek yok.
Tunus'ta, Mısır'da olaylar olduğunda, halk sokağa döküldüğünde, demokratik haklarını talep ettiğinde, bütün dünya susarken, sessiz, tepkisiz kalırken, biz çıkıp gerekli değerlendirmeleri, önerileri ve tavsiyeleri samimiyetle dile getirdik. Halkın taleplerine, halkın haykırışlarına kulak verilmesi, gecikmiş reformların gerçekleştirilmesi, demokrasi için, özgürlük için adımlar atılması gerektiğini ifade ettik.
Demokrasiyi kendileri için hak, başkaları için lüks görenlerin tersine, biz herkes için barış, özgürlük ve demokrasi istediğimizi cesaretle seslendirdik. Çifte standarda, bekle gör politikasına, bu samimiyetsizliğe, bu ayrımcılığa prim vermedik. Mısır'ın kaygısını, Mısır'ın hüznünü, Mısır'da akan kanın kederini paylaştığımız kadar, bugün de, Mısır'ın coşkusunu, heyecanını, Mısırlı kardeşlerimizle paylaşıyoruz.
Mısır'da kaybeden statüko, kazanan değişimdir. Mısır'da kaybeden baskı, kazanan demokrasidir. Mısır'da kaybeden korku, kazanan cesarettir. Mısır'da karamsarlık kaybetmiş, umut kazanmıştır. İnanıyorum ki, Mısırlı kardeşim, Mısır halkı, geçiş sürecini de başarıyla atlatacak, özgürlükçü, anayasal demokrasiye sahip, çoğulcu ve katılımcı bir idareyi en kısa sürede tesis edecektir. Kalbimiz Mısır'la, hayır dualarımız Mısır'la, desteğimiz Mısır'la olmaya devam edecektir.
Yaşananların, Mısır karşısında sessiz, tepkisiz kalanlara, statükoyu savunanlara, demokrasiyi kendileri için hak, başkaları için lütuf görenlere ders olmasını diliyorum.
Başbakan'ın neşeli günü
Hafta
sonunu İstanbul'da geçiren Başbakan Erdoğan, dün ilk olarak restorasyonu tamamlanan Türk Edebiyatı Vakfı'nın Sultanahmet'teki binasının ve Edebiyat Kıraathanesi'nin açılışını yaptı. Davette konuşan Erdoğan, ölümünün 10'uncu yıldönümünde rahmetle andıkları Ahmet Kabaklı'nın 'Türk Edebiyatı Ansiklopedisi'nin, imam hatip yıllarında yastık altı kitabı olduğunu söyledi. Kabaklı'nın kuru milliyetçiliğe prim vermediğini söyleyen Erdoğan daha sonra kıraathanede saz çalan Esat Kabaklı'dan istediği 'Sarı Gelin' türküsüne eşlik etti. Erdoğan'ın ikinci durağı ise '3. Ordulular Sevgi Şöleni' oldu. Erdoğan'ın boynuna Orduspor atkısı tatkılan tören sonunda sanatçılar Kamil Sönmez ile Ümit Tokcan, Başbakan ile fotoğraf çektirdi. Erdoğan'a üzerinde isminin yazılı bulunduğu 52 numaralı Orduspor forması da hediye edildi. Kalp şeklinde bir kapta fındık ikram edilen Erdoğan, paketi açarak arka sırada oturan kızı Sümeyye Erdoğan'a verdi.