Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, ''Bu gece inşallah geç bir vakitte sayın Hariri Türkiye gelecekler. Yarın sabah Ankara'da sayın Başbakanımızla birlikte bir görüşme gerçekleştireceğiz. Atılabilecek adımları birlikte değerlendireceğiz'' dedi.
Davutoğlu ile Avrupa Birliği (AB) Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Catherine Ashton, Beşiktaş'taki Four Seasons Otel'de yaptıkları görüşmenin ardından ortak basın toplantısı düzenledi.
Toplantıda bir gazetecinin, ''Türk hükümeti, Lübnan'daki gelişmeleri yakından izliyor mu, Lübnan hükümetine desteği var mı?'' sorusu üzerine Davutoğlu, Lübnan'daki gelişmeleri çok yakından takip ettiklerini vurgulayarak, şunları kaydetti:
''Öylesine yakından takip ediyoruz ki sayın Catherine Ashton ile baş başa görüşürken kendisinden izin isteyerek, kendisinin yanından iki kez sayın Saad Hariri ile de konuştum. Karşılıklı da selamları ilettim, sayın Ashton'dan sayın Hariri'ye, sayın Hariri'den sayın Ashton'a...Gelişmeleri yakından takip ediyoruz. Gerçekten Lübnan'ın istikrarı bölge istikrarı için çok önemli. Görüşmemizden sonra karar verdik, bu gece inşallah geç bir vakitte sayın Hariri Türkiye'ye gelecekler. Yarın sabah Ankara'da sayın Başbakanımızla birlikte bir görüşme gerçekleştireceğiz. Atılabilecek adımları birlikte değerlendireceğiz. Biz hangi siyasi görüşe sahip olursa olsun, hangi kanaati paylaşıyor olursa olsun, hangi mezhebe ya da dine mensup olursa olsun bütün Lübnanlıları Türkiye'nin dostu kabul ediyoruz ve Lübnan'ın istikrarını kendi istikrarımız kadar önemli görüyoruz.''
Dışişleri Bakanı Davutoğlu, bu çerçevede geçen günlerde yoğun bir telefon diplomasisi yürüttüklerini anlatarak, yarın Lübnan Başbakanı Saad Hariri'den yaklaşımları dinleyeceklerini ve ona göre de daha sonra atılabilecek adımlar konusunda ilgili tüm taraflarla temasları sürdürmeye devam edeceklerini bildirdi.
Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Türkiye ile AB'nin gerekleştireceği diyalog ve Türkiye'nin AB'ye tam üyeliğinin, küresel ve bölgesel barış ve düzen çabaları açısından hayati öneme sahip olduğu konusunda AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Catherine Ashton ile müttefik olduklarını söyledi.
Davutoğlu, ortak basın toplantısında, Catherine Ashton ile bugüne kadar çok geniş kapsamlı görüşmeler gerçekleştirdiklerini belirterek, Ashton'un bu sefer Türkiye'yi AB Dış İlişkiler Servisinin sorumlusu olarak ziyaret ettiğini kaydetti.
Ashton ile önce baş başa, daha sonra heyetlerarası görüşmeler yaptıklarını anlatan Davutoğlu, bu görüşmelerin, Türkiye'nin AB konusunda ve uluslararası alanlarda takip ettiği politikaların olgunlaştırılması ve bu politikalara hız verilmesi konusunda çok önemli olduğunu vurguladı.
Davutoğlu, Ashton'un P5 1 ile İran arasındaki müzakereleri de son derece başarılı bir şekilde yürüttüğünü dile getirerek, Cenevre'de görüşmelerin gerçekleştirilmesinden sonra İran ile P5 1 ülkeleri arasındaki görüşmelerin ikinci turunun Türkiye'de yapılmasına karar verildiğini anımsattı.
Ashton ile görüşmesinde bu çerçevede de kapsamlı istişarelerde bulunduklarını ifade eden Davutoğlu, Cenevre'deki görüşmeler ve ardından İstanbul'da ikinci turun yapılacak olmasının Ashton'un başarısı olduğuna işaret etti.
Dışişleri Bakanı Davutoğlu, Türkiye ile AB ilişkilerinin stratejik bir perspektifte yürütülmesi bağlamında Ashton'un son derece vizyoner bir bakış açısına sahip olduğunu kaydederek, şöyle devam etti:
''İkimiz de şu konuda müttefikiz ki; Türkiye ile AB'nin gerekleştireceği diyalog ve Türkiye'nin AB'ye tam üyeliği, küresel ve bölgesel barış ve düzen çabaları açısından hayati öneme sahiptir. Biz, Türkiye olarak her zaman diyaloğa büyük bir önem verdik. AB'nin Balkanlar, Ortadoğu, Avrasya politikaları, enerji politikaları, birçok kriz noktasında sürdürdüğü politikalar ve Türkiye'nin aktif diplomasisi arasında kurulabilecek sağlıklı bir irtibat, her iki taraf için de büyük bir kazanç teşkil edecektir. Biz geliştirdiğimiz yeni perspektifi nasıl hayata geçireceğimiz konusunda önemli görüşmeler ve istişarelerde bulunduk ve kararlar aldık.''
''TAAHHÜTLERİN YERİNE GETİRİLMESİNİ BEKLİYORUZ''
AB Dış İlişkiler Servisinin kurumsal mekanizmasının oluşma sürecine değinen Davutoğlu, burada Türkiye Masası kurulmasını memnuniyetle karşıladıklarını söyledi.
Davutoğlu, şunları kaydetti:
''Bundan sonra ilişkilerimizin daha kurumsal ve etkin bir çerçevede yürüyeceğine dair inancımız sonsuzdur, ancak biz AB'den daha güçlü bir irade bekliyoruz. Türkiye'nin tam üyeliği yönünde Türkiye'ye verilen taahhütlerin yerine getirilmesini bekliyoruz. Özellikle Kıbrıs konusu başta olmak üzere Türkiye'nin takip ettiği barışçıl ve etkin politikaların Avrupa'da doğru biçimde değerlendirilmesini arzu ediyoruz.
Son dönemde fasılların açılması konusunda getirilen siyasi kriterler bir an önce devre dışında tutularak, Türkiye-AB sürecinin sağlıklı işlemesini istiyoruz. Vize konusunda Balkanlar'da vize muafiyeti konusunda atılan adımları takdir ediyoruz, destekliyoruz, teşvik ediyoruz, ancak aynı sürecin Türkiye'ye uygulanmamasını da kabul edilemez buluyoruz. Bunu çok açık biçimde ifade etmek istiyorum. Yani bir taraftan Türkiye ile AB arasında stratejik diyalog bağlamında çok ciddi adımlar var. Ashton'a bu anlamda çok şey borçluyuz. Ama öbür taraftan da Türkiye'nin AB'ye entegrasyonu sürecinde bir tıkanma ile karşı karşıyayız.''
''AB'NİN VİZYON EKSİKLİĞİ''
Dışişleri Bakanı Davutoğlu, Türkiye'nin AB'ye entegrasyon sürecinin bu derece yavaşlamasını AB'nin vizyon eksikliği olarak değerlendirdiklerini belirterek, Ashton ile yaptığı görüşmede, Türkiye'nin AB üyeliğinin getireceği stratejik katkının doğru anlaşılması konusunda birlikte çalışmaya hazır olduklarını bir kez daha teyit ettiklerini kaydetti.
Ahmet Davutoğlu, Türkiye ile AB'nin birlikte yürüteceği çalışmaların bölgesel ve küresel düzeyde çok önemli etkiler yapacağına inandığını da vurguladı.
İran ile P5 1 ülkeleri arasında yürütülen müzakerelerde Türkiye'nin her türlü desteği vereceğine dikkati çeken Davutoğlu, bugün Ashton ile görüşmeden önce İran'ın özel temsilcisi ile bir görüşme yaptığını, bu görüşmede İstanbul'da yapılacak toplantının detaylarını değerlendirdiklerini anlattı.
Davutoğlu, ''Biz bu toplantıda ev sahibi olarak her türlü imkanı sağlayarak, bu önemli konunun en barışçıl yollarla, en kısa sürede çözümü konusunda desteklediğimizi bir kez daha teyit ediyor ve kendisine başarılar diliyoruz. Ümit ederiz ki İstanbul toplantısı çok önemli ve pozitif kararlara zemin teşkil edecektir ve kalıcı çözüm konusunda Ashton'ın çabalarına ve liderliğine güveniyoruz'' şeklinde konuştu.
CATHERINE ASHTON
AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Catherine Ashton ise Dış İlişkiler Servisinin kurulmasının hemen ardından İstanbul'a gelmek istediğini belirterek, gelme nedenlerinden birinin, İran ile P5 1 ülkeleri arasında yapılacak görüşmelerle ilgili hazırlıklar hakkında ön görüşme yapmak olduğunu söyledi.
Yapılacak görüşmeler dolayısıyla Türkiye'ye teşekkür eden Ashton, son yıllarda Dışişleri Bakanı Davutoğlu ile birlikte önemli konular hakkında konuşmak için birçok kez bir araya geldiklerini anımsattı.
Türkiye'nin çözüm bulma konusunda kendilerini desteklediğini bildiklerini ifade eden Ashton, haftaya İran ile P5 1 ülkeleri arasında gerçekleştirilecek görüşmelere katılmak üzere İstanbul'a gelecek olmaktan mutluluk duyacağını aktardı.
Ashton, şöyle devam etti:
''Biz Türkiye ile doğru strateji ve diyaloğu geliştirmeye büyük önem veriyoruz. Türkiye, AB'ye aday ülkedir. Dış politika perspektifimiz açısından bakıldığında dünyanın her yerine yaptığımız çalışmalar için çok önemli stratejik ortak. Zaten bugün de Lübnan'da olanlar ile ilgili yaptığınız konuşmalar, Yemen'deki görüşmeler, AB Komisyonuna bu konuyla ilgili yapmış olduğunuz çalışmalar, Tunus, Belarus ve Ortadoğu ile ilgili devam eden görüşmeleriniz, dünyanın her yerindeki ilişkilerimizi göz önüne aldığınızda ne kadar çok konuda görüştüğümüzü görüyorum.
Dış İlişkiler Servisi vasıtasıyla işbirliğimizi daha da geliştirmek ve Aralık ayında gerçekleştirilen Genel İşler Konseyinde bizim bunu bu şekilde yapmamız yönünde bir karar çıktı. Bu çalışmalarımız vasıtasıyla yaratmış olduğumuz yeni servisle birlikte daha güçlü ilişkiler kurmaya çalışacağız. Davutoğlu'nun Balkanlar'dan bahsettiği konulara katılıyorum. Çevremizi destekleme konusunda da birçok şey yapabiliriz. Daha önce de birçok kez dile getirdiğim gibi, AB'nin yapmış oldukları kendi çevresindeki etkisiyle ölçülecektir. Bu sonuçlar bizim işbirliğimize bağlıdır ve bu ortaklığımızı daha da geliştirmemiz gerekiyor.''