Erzurum 2. Ağır Ceza Mahkemesinin birleştirme kararı vererek gönderdiği, Başsavcı İlhan Cihaner'in de yargılandığı dava dosyası, İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesine ulaştı.
Erzincan Cumhuriyet Başsavcısı İlhan Cihaner, tutuklu bulunduğu Ankara Ceza İnfaz Kurumundan tahliye edildi.
Yargıtay 11. Ceza Dairesince tahliyesine karar verilen Erzincan Cumhuriyet Başsavcısı İlhan Cihaner, görevine en kısa sürede başlayacağını belirterek, ''Cumhuriyet savcısının görevi soruşturma yapmaktır. Cumhuriyet savcısı soruşturma yapar, devam edeceğim'' dedi.
Başsavcı Cihaner, hakkındaki tahliye kararının ardından Sincan Cezaevinden salıverildi.
Cezaevi çıkışında gazetecilere açıklama yapan Cihaner, kendisinin 4 ay, birlikte suçlandığı diğer kişilerin de yaklaşık 7 aydır tutuklu olduğunu hatırlatarak, ağır hukuk ihlalleri sonucunda özgürlüklerinin kısıtlandığını söyledi.
Kendisini hiçbir zaman tutuklu olarak görmediğini belirten Cihaner, ''Çünkü bugüne kadar gerek insan hakları sözleşmesinin gerek Anayasa'nın öngördüğü yetkili ve görevli mahkeme önüne çıkmamıştım'' diye konuştu.
Cihaner, bugün ilk kez yetkili ve görevli bir mahkeme karşısına çıktığını ve o mahkemenin de hukukun gereğini yaparak, yapılmaması gerekenleri de tespit ederek, tahliyesi yönünde karar verdiğini anımsattı. Yargılama sürecinin devam ettiğini ifade eden Cihaner, sözlerini şöyle sürdürdü:
''Bu süreçte en çok zararı biz gördüğümüz halde, özgürlüğümüz kısıtlandığı halde yurttaşlarımıza bir mesaj vermek istiyorum: Yargıya olan güvenin sarsılmaması gerekir. Ne olursa olsun, süren, devam eden yargısal süreçlerle ilgili basının da çok dikkatli olması gerekir. Çünkü ülkemiz, özellikle yargı ideolojik bir saldırı altında. Yargının güvenilmez olduğu gibi birtakım tezler ileri sürülüyor. Oysa yargı bir ülkenin gerçek harcıdır. Bizi bir arada tutan, referansları oluşturan, onları yeniden üreten yargıdır, yargısal süreçlerdir. Eğer yargıya ve adalete güven ortadan kalkarsa yurttaşların başvurabilecekleri tek yol sokaktır. Onun için herkesin, özellikle basının yargısal süreçlere saygılı olması gerekir, sonuna kadar.''
Cihaner, ''mutasyona uğramış bir devlet güvenlik mahkemesiyle karşı karşıya olduğunu'' iddia ederek, yargılama sürecinde kendinden çok avukatlarının geleceğini düşündüğünü belirtti. Cihaner, ''Bir ülkede suçlananlar, kendilerinin gelecekleri yerine avukatlarının geleceklerini düşünmeye başlamışsa, insanlar artık 'acaba dinleniyor muyuz' kaygısını taşımaya başlamışlarsa, bugün yaptığınız sıradan bir hareketin yarın karşınıza terör suçuymuş gibi çıkma ihtimali varsa, siyaset bilimde bunun adı faşizmdir'' diye konuştu.
Gazetecilerin ''göreve başlayıp başlamayacağı sorusu üzerine Cihaner, göreve en kısa sürede başlayacağını belirtti.
Bir başka gazetecinin, ''Soruşturmalara devam edecek misiniz?'' sorusuna da Cihaner, ''Cumhuriyet savcısının görevi soruşturma yapmaktır. Cumhuriyet savcısı soruşturma yapar, devam edeceğim'' yanıtını verdi.
Cihaner, açıklamalarının ardından kendisini karşılamaya gelen eşi Muhteber Cihaner, ailesi ve yakınlarının da aralarında bulunduğu kalabalık bir grupla cezaevinden ayrıldı.