Tarihçi Prof. Dr. Halil İnalcık, Fener Rum Patriği Bartholomeos'un "Zaman zaman çarmıha gerilsek bile burada kalıyoruz" sözleri üzerine, SABAH'a özel bir açıklamada bulundu. Prof. Dr. İnalcık, patrikhanenin Osmanlı dönemindeki gerçek statüsünü, kendi deyimiyle 'Patrik'in tarihe ve Lozan Antlaşması'ne ters düşen faaliyetlerini' açıkladı. Prof. İnalcık, Osmanlı döneminde, İstanbul ve Balkanlar'da milyonlarca Ortodoks tebaası olan Padişahın sırf dini işlerde (izdivaç, miras vb.) Patrik'i cemaatin dini reisi olarak tanıyan bir tayin beratı verdiğini söyledi. Prof. İnalcık, Patrik'in cemaat üzerinde otoritesinin ancak devletin, Padişah'ın beratıyla hukuki bir geçerlilik kazandığını vurguladıktan sonra şöyle devam etti: "Fatih Sultan Mehmet tarafından verilen beratla Patrik'in otoritesi, yalnız Osmanlı ülkesindeki kilise ve manastırlar üzerindeydi. Patrikhane tüm Ortodoks dünyasını temsil eden bir makam değildi. Patrik, padişahın bir beratıyla tayin edilmiş bir din adamıydı ve devlet içinde memur durumundaydı. Rum halkı üzerinde idari, siyasi her türlü otorite Sultan'a aitti. Patrik, ruhban okulunun yeniden açılmaması halinde AB'ye giremezsiniz deme cüretini gösteriyor. Büyük Devletler, Türkiye Cumhuriyeti'yle ilişkilerinde bu gibi iddiaları bir diplomatik araç olarak kullanma eğilimindedirler. Çünkü güçlü bir Türkiye, bu devletlerin Ortadoğu'daki oyunlarını bozabilir, onu zayıf ve bağımlı tutmak gerekmektedir. Bunları bir tarihçi olarak Türk kamuoyunun gözü önüne sermeyi bir ödev biliyorum."