Rücu Ne Demek? Söz Sanatlarından Rücu Nedir, Türk Edebiyatındaki Örnekleri Neler?

Sözlük anlamıyla rücu “dönmek, geri dönmek, sözünü geri almak” gibi anlamlara gelmektedir. Söz sanatları olarak da rücu aşağı yukarı aynı anlamları taşımaktadır. Edebi eserlerin bazılarında rücu sanatına rastlanır. Sınavlarda da öğrencilerin karşısına çıkabilen rücu sanatı hakkında merak edilenleri derledik. Rücu ne demek? Konusunu ele aldık. İşte söz sanatlarından rücu nedir, örnekleri ve daha fazlası…

Rücu Ne Demek? Söz Sanatlarından Rücu Nedir, Türk Edebiyatındaki Örnekleri Neler?

Edebi eserlerin bazılarında da şairin şiirde ifade ettiği duygu ve düşüncelerden birden vazgeçip sonra tekrar ve daha güçlü bir şekilde aynı duygu ve düşüncelere dönerek anlatımı güçlendirdiği görülmektedir. Bu tarz söz sanatı ile olay daha güçlü anlam kazanmış olur. Şair okuyucuya yeniden akıcılığı kazandırır. Bu edebi sanat rücu olarak adlandırılmaktadır. Rücu sanatını daha iyi anlamanız için örnekler hazırladık.

Rücu Nedir?

Rücu, söylenen bir sözü yalanlamadan geri çevirip onun yerine daha güçlü ve onu kanıtlayıcı bir düşünceyi söyleme sanatıdır. Sanatçılar bu durumu anlatımı güçlendirmek için kullanır. İlk düşünceden döner gibi yapıldığında genellikle "yok yok", "yok öyle değil", "yanlış söyledim" gibi ifadeleri kullanılır. Rücu daha önce söylenen söze dönüş olabileceği gibi söylenen sözü iptal edip farklı bir düşünceye yöneliş de gerçekleşebilir. Rücu sanatı ifade edilmek istenen düşünceyi güçlendirdiği için kullanılmaktadır.

Makber mi, nedir şu gördüğüm yer?

Ya böyle revâ mı cây-ı dilber?

Bir tecrübedir bu, hiledir bu

Yok, mahvıma bir vesiledir bu

  • Şair, içinde bulunduğu heyecanı başarılı bir şekilde okuyucu ya da dinleyiciye yansıtmıştır. 4 mısraının üçüncüsünde, durumu kendisi için bir tecrübe ya da kendisine karşı yapılan bir hile olarak tespit etmiştir. Ancak hemen alt mısradaki "yok" sözüyle bu tespitten vazgeçmiştir. Dikkat ederseniz ikinci tespit ve ilk hükümden daha güçlü olduğu görülmektedir.

Rücu Örnekleri

Ol mihr ü mâh-rûyum bir serv-kâmet ancak

Yok yok ne serv-kâmet ol kad kıyamet ancak

  • Şair ilk mısrada sevgilisinin boyunu önce "serv"e benzetmiş; ikinci mısrada "yok yok" sözüyle bu düşüncesinden tamamen dönerek onun boyunu "kıyâmet" ile nitelemiştir.

O sizin gördüğünüz kadınlar

Güzeldir ha bereket

Melekler kadar masum

Yok, canım şeytan kadar şirret.

  • Bu dörtlükte Behçet Necatigil, başta bahsettiği kadınları övüyormuş gibi yapmış, okuyucuya övdüğünü hissettirmiş fakat aslında düşüncenin tersini savunmakta olduğu için dörtlüğün sonunda asıl düşüncesine dönmüştür. Bu şekilde rücu sanatını gerçekleştirmiştir.

Diğer örneklerde şu şekildedir:

  • Ya gazi ya şehit diye geldik şehit olduk

İki gözümle gördüm topların ölüm tükürdüğünü

Tövbeler olsun göklerin veremli gibi öksürdüğünü

Neylersin oğlum Bekir şehitlik alın yazısı

  • Biter yalancı nefes, tükenir sahte soluk

Yok bitmez asıl burada başlar yolculuk

Pişmanlığım gönlümdeki isyana ağır bastı

Ne yapayım, bağışlanmamı istemeye yüzüm yok

Ne dedim, tövbeler olsun bu da bir kötü işti

Benim özrüm günahımdan iki kat daha çok