Güvenli okul dendiğinde akla gelen ilk isim Osman Öztürk, "Her gün okullarda meydana gelen veli, öğrenci, ziyaretçi ve çalışan şiddetine yönelik videolar izleyip üzülüyoruz. Her olaydan sonra kınıyor ve sorunu unutuyoruz. Bu konuda güvenlik standartları oluşturmayı ve güvenli bir iklim yaratmaya yönelik hiçbir farkındalık ortaya koymuyoruz. Okullarımız öğrenci, öğretmen ve çalışanlarının kendilerini fiziksel, psikolojik ve sosyal açıdan özgür ve güvende hissettiği bir okul iklimine sahip olmadıkça eğitimi en iyi sistem de kurtaramayacaktır" diye konuştu.
Okulların çoğunluğunda yeterli güvenlik yetkinliğine ve niteliğine sahip olmayan kişilerin güvenlik olarak görevlendirildiğinin altını çizen Öztürk, "Okullarda risk haritaları hazırlanmalı, okul paydaşlarının güvenlik algısı ve okul iklimi ölçülmeli, belirlenen risk ve eksiklikler giderilmeli. Tüm paydaşlarda güvenlik farkındalığı oluşturulmalı. Giriş çıkış ve ziyaretçi güvenliği etkin olarak sağlanmalı, desteğe ihtiyacı olan çocuklar ve ailelere okul rehberlik birimleri tarafından desteklenmeli ve beceri kazandırılmalı. Sosyal medya takip edilmeli, dijital vatandaşlık farkındalığı kazandırılmalı, akran zorbalığı, siber akran zorbalığı ve şiddet, konusunda duyarlı olunmalı" şeklinde konuştu.