Cemal Süreya aşk sözleri zaman zaman filmlerde karşımıza çıkan, şiirlerindeki dizeleri şarkılarda duyduğumuz Türk Edebiyatının önemli isimlerinden biridir. Günümüzde de her kesimden insanı etkileyen şiirlerin sahibi Cemal Süreya edebi kişiliği ve bakış açısıyla da dikkat çeken bir edebiyat sanatçısıdır. Peki, böylesine beğenilen eserlerin usta kalemi Cemal Süreya hangi akım ve topluluğa dahil olmuştur? Cemal Süreya şiirleri ve eserleri, hayatı hakkında merak edilenlerin özeti şimdi sizlerle...
Esas adı Cemalettin Seber olan şair, 1931 yılında dünyaya gelmiştir. Çocuk yaşlardayken ailesiyle göç etmek zorunda kalan şair, tam da bu dönemlerde annesini çok genç yaşta kaybetmiştir. Sonraları babası bir evlilik yapmıştır, ancak makinist olduğu için uzak bölgelerde görev yamış ve evden uzak kalmıştır. Üvey annesinden sevgi ve şefkat göremeyen Cemal Süreya'nın tek mutluluk kaynağı amcası Memo ve babaannesi ile geçirdiği vakitlerdi. Amcası Mamo tarafından çok sevilen Cemal Süreya, yine amcasının desteğiyle okula başlamadan okuma yazma öğrenmiş, eline ne geçerse okumaya başlamış kitap sevgisi daha o yıllardayken içine işlemiştir. Bir yandan evdeki üvey anne yüzünden mutsuz olan şair 1944 yılında gizlice parasız yatılı okul sınavlarına girmiş ve Bilecik Ortaokuluna başlamıştır. Liseyi de yine parasız yatılı olarak Haydar Paşa Lisesinde okumuştur. Daha lise yıllarındayen yazmaya başlayan Cemal Süreyya ilk şiir denemelerini bu dönemde yapmıştır.
Lise mezuniyetinin ardından Ankara Üniversitesi Siyasal Bilimler Fakültesini kazanan şair, buradaki eğitim yıllarında şiire daha da yönelmiş kendi tarzını bulmuş ve ilk kez yayımlanan şiirlerini bu dönemde yazmıştır. Mezun olduktan hemen sonra askere gitmiş, askerdeyken de Hukuk Fakültesine kayıt yaptırmış fark derslerini de başarıyla vererek hukuk diplomasına da sahip olmuştur. Oldukça başarılı bir eğitim hayatından sonra müfettiş olarak göreve başlamıştır. Görev icabı Paris'e giden şair orada da şiirler yazmaya devam etmiştir. Yazmak onun için öyle bir tutku olmuş ki, dergi çıkarmak için görevinden istifa etmiş ancak sonraları yeniden memuriyet görevine yeniden başlamıştır. 1982 yılında emekliye ayrılan Cemal Süreyya dört evlilik yapmıştır. Hayatı boyunca insanca duyguları ön planda tutmuş, sevgiyi ve derin duyguları fikirlerine ve şiirlerine yedirmiş olan şair 9 Ocak 1990 tarihinde aramızdan ayrılmıştır.
Henüz lise yıllarındayken şiire tutku duymaya başlayan Cemal Süreya, ilk şiirlerinde aruz kalıbı kullanmıştır. 1953 yılında ilk şiiri Şarkısı-Beyaz Mülkiye Dergisinde yayımlanmıştır. Akım olarak İkinci Yeni Hareketine uyum sağlarken bir yandan kendine has bir kalem geliştirmiştir. Şiirlerinde ve kitaplarında aşkı, tutkuyu ve toplumsal değerleri anlatan imgeleri kullanmış, muhalif duruşundan sanatında da ödün vermemiştir. Şairin şiirlerinden ve yazılarından birçok sanatçı etkilenmiş, örnek almış öyle ki ona ait sözler filmlerde ya da romanlarda karşımıza çıkmış, 5 şiiri bestelenmiştir.
Türk Edebiyat Dünyasında şiirleri en çok okunan ve beğenilen şairler arasında Cemal Süreya ilk sıralarda yer almaktadır. Onu bu kadar sevilen ve beğenilen bir sanatçı yapan eserleri ise şunlardır;
Şiirlerinin toplandığı kitaplar
Sevda Sözleri (1990)
Güz Bitiği (1988)
Sıcak Nal (1988)
Uçurumda Açan (1984)
Beni Öp Sonra Doğur Beni (1973)
Göçebe (1965)
Üvercinka (1958)
Kitaplar
Aritmetik İyi Kuşlar Pekiyi (1993)
Papirüs'den Başyazılar (1992)
Folklor Şiire Düşman (1992)
Aydınlık Yazıları/Paçal (1992)
Günler (1991)
Günübirlikler (1982)
Şapkam Dolu Çiçekle (1976)
Bazı sözleri
Öyle büyümüş ki içimizdeki yalnızlık. Sevilmeyi beklerken, beklemeyi sevmişiz.
Biz kırıldık daha da kırılırız. Kimse dokunamaz bizim suçsuzluğumuza.
Bir gün ayrıldık ve sevilmekten eskimiş bir renk gibi hissettim kendimi.
Sert rüzgârlar karanlık geceleri severmiş ya, aynı ben seni öyle seviyorum.
Sen bakma bu kadar hüzünlü şeyler yazdığıma, ben çok gülerim. Ve gülerken hiç kimse yalan olduğunu anlamaz.
Sen yeter ki içinden de olsa seni seviyorum de; benim kulaklarım çınlasın yeter.