Ukrayna-Rusya savaşı bir kez daha gösterdi! Türkiye'siz AB tam güvende değil
Dışişleri Bakan Yardımcısı ve Avrupa Birliği (AB) Başkanı Büyükelçi Faruk Kaymakcı, Türkiye'nin uluslararası alandaki rolüne dikkat çekti. "Rusya'nın Ukrayna'ya karşı başlattığı savaş, 4 alanda Türkiye-AB ilişkilerinin önemini ortaya koydu." diyen Kaymakcı, "Güney Kıbrıs Rum Yönetimi'nin (GKRY) veya Yunanistan'ın tutumu nedeniyle Türkiye'nin AB güvenlik ve savunma mekanizmalarına katılımı engellenmemiş olsaydı bu, NATO ve AB'nin ortak hareketi anlamına gelecekti. Böylelikle, belki de Rusya'nın başlattığı savaş engellenebilecekti" ifadelerini kullandı.
Dışişleri Bakan Yardımcısı ve Avrupa Birliği (AB) Başkanı Büyükelçi Faruk Kaymakcı, Rusya'nın Ukrayna'ya karşı başlattığı savaşın 4 alanda Türkiye-AB ilişkilerinin önemini ortaya koyduğunu belirterek, bu alanların "güvenlik ve savunma, enerji güvenliği, ekonomik toparlanma ve göç yönetimi" olduğunu söyledi.
AB ilişkileri ve Türkiye'nin AB sürecindeki güncel gelişmelere ilişkin, basın mensuplarına bilgilendirme toplantısı düzenleyen Kaymakcı şunları söyledi:
BATI'NIN CAYDIRICILIĞI AB VE NATO'NUN ORTAK HAREKETİNE BAĞLI
Türkiye'siz AB güvenliğinin olamayacağı bir kez daha ortaya çıktı. Rusya-Ukrayna savaşı ilk olarak güvenlik ve savunma alanında etkili oldu. Eğer Türkiye, AB üyesi olmuş olsaydı veya Türkiye, AB'nin güvenlik ve savunma mekanizmalarına layıkıyla dahil edilmiş olsaydı, Güney Kıbrıs Rum Yönetimi'nin (GKRY) veya Yunanistan'ın tutumu nedeniyle Türkiye'nin AB güvenlik ve savunma mekanizmalarına katılımı engellenmemiş olsaydı bu, NATO ve AB'nin ortak hareketi anlamına gelecekti. Böylelikle, belki de Rusya'nın başlattığı savaş engellenebilecekti.Batı'nın caydırıcılığı büyük ölçüde AB ve NATO'nun ortak hareketine bağlı ve böyle bir caydırıcılık sağlanamadı.Bu caydırıcılığa en çok katkısı olan ülke Türkiye.
ENERJİ İŞBİRLİĞİNİ ENGELLEMENİN KİMSEYE FAYDASI YOK
AB'nin 4 temel enerji hattı var. Bunlardan biri 16 milyar metreküp gaz taşıma kapasitesine sahip Güney Gaz Koridoru.Bunun 6 milyar metreküpünü biz kullanıyoruz, 10 milyar metreküpü AB ülkelerine gidiyor. Özellikle, enerji krizi ve enerji fiyatlarındaki yükseliş çerçevesinde AB, Güney Koridoru'na daha çok ilgi göstermeye başladı. Türk coğrafyasına, AB tarafından son dönemde yapılan ziyaretlerle Orta Asya'nın ve Güney Kafkasya'nın gazına ve petrolüne ilgi arttı. Şu anda Güney Gaz Koridoru'nun, Türkiye üzerinden geçen Trans Anadolu doğal gaz boru hattı kapasitesinin 32 milyar metreküpe çıkartılmasına ve 16 milyar metreküp ilave gazın özellikle Orta Asya coğrafyasından sağlanmasına yönelik çalışmalar başlatıldı. Türkiye sadece Orta Asya değil, Doğu Akdeniz kaynaklarının da Güney Gaz Koridoru'na sağlanabileceğine inanıyor. Eğer AB belli ipoteklerden kurtulup mantıklı kararlar alabilirse, Güney Kıbrıs Rum Yönetimi veya Yunanistan'ın, Doğu Akdeniz gerginliği bağlamında enerji işbirliğini engellemesinin kimseye faydası yok.