Ülke genelinde maske stoklarının tükenmesinin ardından "Stand By Me" adlı sivil toplum kuruluşu (STK) öncülüğünde harekete geçen sığınmacılar, her gün yaklaşık 100 maske üretmeyi hedefliyor.
Moria Kampı yakınlarındaki Stand By Me kuruluşuna ait bir merkezde başlatılan maske üretimi için her gün gruplar halinde çok sayıda sığınmacı çalışıyor.
"DSÖ SAYFASINDAN BİLGİ EDİNİP HAREKETE GEÇTİK"
Söz konusu STK'den sorumlu Mihalis Ayvaliotis, AA muhabirine, ''Virüsün ilk Yunanistan'da duyulmaya başladığı günden sonra Midilli Adası'na ve burada yaşayanlara nasıl yardımcı olacağımızı düşünmeye başladık.'' dedi.
İlk olarak Moria Kampı'nda kalan sığınmacıları kendi dillerinde virüs konusunda bilgilendirmeye başladıklarını anlatan Ayvaliotis, şöyle konuştu:
"Arapça, Farsça, Fransızca olarak sığınmacıları virüs konusunda bilgilendirdik. Daha sonra tıp fakültesi 3. sınıftaki bir gönüllüyle Dünya Sağlık Örgütünün (DSÖ) sayfasından maske üretimi hakkında bilgi edinip, harekete geçtik. Şimdi hem sığınmacılar hem de Yunanlar için maske üretiyoruz. Virüs, din, dil, ırk gözetmiyor."
VİRÜSÜN MORİA KAMPI'NA SIÇRAMASINDAN ENDİŞE EDİLİYOR
Bu arada, adadaki Plomari kasabasında bir süpermarkette çalışan Yunan vatandaşı 40 yaşındaki bir kadında Kovid-19 tespit edilmesinin ardından, virüsün kötü koşullarıyla anılan Moria Kampı'na sıçramasından endişe ediliyor.
Sınır Tanımayan Doktorlar, aşırı kalabalık ve hijyenik olmayan koşulların bulunduğu Yunan adalarındaki sığınmacı kamplarında, yeni tip koronavirüs salgınının hızlı şekilde yayılabileceği uyarısı yapmıştı.
Yaklaşık 25 bin sığınmacının kaldığı 3 bin kişilik kapasiteli Moria Kampı'nda virüsle mücadeleye yönelik önlemlerin uygulanmasının neredeyse imkanı bulunmuyor.
Atık su birikintileri ve büyük kitleler halindeki çöp yığınlarının bulunduğu kampın bazı noktalarında, 1300 kişi için sadece bir musluk bulunuyor.