Kaddafi yaşıyor
30 Nisan'dan bu yana ilk kez kamera karşısına çıkan Kaddafi, öldüğü yönündeki spekülasyonlara nokta koydu. Kaddafi'nin TV'de görünmesinden saatler sonra NATO füzeleri karargâhını hedef aldı
Libya lideri Muammer Kaddafi, oğlu Seyfül Arab ve üç torununun ölümünden yaklaşık 15 gün sonra çarşamba gecesi ilk kez devlet televizyonunda göründü. Öldüğü yönündeki sepkülasyonlara böylece son veren Kaddafi, TV'de kendini gösterdikten saatler sonra yine NATO bombardımanına hedef oldu. Dört NATO füzesi, dün sabah Kaddafi'nin başkent Trablus'taki karargâhını ve başka üç kompleksi vurdu. Hükümet Sözcüsü Musa İbrahim, NATO uçaklarından atılan füzelerin karargâha isabet ettiğini, 3 kişinin öldüğünü, 27 kişinin de yaralandığını belirtti. Bombalama sırasında iki gazetecinin de öldüğünü açıklayan İbrahim, ölen gazeteciler Ali El Grav ve İsmail Şerif'in hangi kuruluşta çalıştığına ilişkin ayrıntılı bilgi vermedi. Çarşamba gecesi de Libya lideri Muammer Kaddafi'nin ikametgâhının bulunduğu kompleksin yer aldığı Bab-ül Aziziye bölgesinde dört şiddetli patlama meydana gelmişti.
İSYANCILAR BATIYA İLERLİYOR
Libya devlet televizyonu, Trablus'taki Kuzey Kore elçiliğinin de NATO uçaklarının saldırısında tahrip olduğunu bildirdi. El Cemahiriye televizyonu, başkentteki sivil ve askeri hedeflere yapılan NATO bombardımanında elçiliğin önemli derecede hasar gördüğünü duyurdu. Ancak haberde elçiliğin doğrudan vurulup vurulmadığı ve saldırının ne zaman yapıldığı konusunda bilgi verilmedi. NATO uçakları Kaddafi güçlerini vururken Libyalı isyancılar da ülkenin batısına doğru ilerlediklerini açıkladı. İsyancılar ülkenin en büyük üçüncü kenti Misrata'nın tamamen kontrolleri altında olduğunu söyledi.
MİSRATA MUHALİFLERDE
İsyan hareketinin liderlerinden Albay Ahmed Bani BBC'ye yaptığı açıklamada, Misrata'nın artık tamamen "devrimci güçlerin" kontrolünde olduğunu söyledi. Bani, hükümet güçlerinin tanklarını yaktıklarını ve çok sayıda silah ele geçirdiklerini açıkladı. İsyancı gruplar, aylardır Kaddafi'ye bağlı birliklerin kuşatması altında olan Misrata kentinin, aralarında havaalanının da olduğu kilit bölgelerini kontrol altına almıştı. Libya'nın, Mısır'ın başkenti Kahire'de görevli konsolosu Farac Said El Aribi ise, Kaddafi'ye karşı savaşan muhaliflerin safına geçtiğini bildirdi. Libya lideri Kaddafi ile yollarını ayırdığını ilan eden Libyalı diplomatlar arasına katıldığını belirten El Aribi, El Arabiya televizyonuna , "Şubat 17 devrimindeki şehit canlarına ve akıtılan şehit kanlarına karşılık ben, Libya'nın Kahire Konsolosu Farac Said El Aribi, istifa ettiğimi ve 17 Şubat devrimine katıldığımı ilan ediyorum'' diye konuştu.
KADDAFİ GÖRÜNDÜ
NATO'nun 30 Nisan'da düzenlediği ve Kaddafi'nin oğullarından Seyfül Arab ile üç torununun öldüğü hava taarruzundan bu yana görünmeyen Kaddafi'nin çarşamba günü 19.30'da çekilen ve aynı gün devlet televizyonu tarafından yayımlanan görüntüleri ortaya çıktı. Kaddafi'yi Trablus'ta bir otelde aşiret liderleriyle beraber gösteren bu görüntülerle ilgili ayrıntılı bilgi verilmedi.
İsyancılara Londra'da temsilcilik açma teklifi
İngiltere Başbakanı David Cameron (solda), Libyalı isyancıları, resmi bir ofis açmaları için Londra'ya davet etti. Cameron'un Başbakanlık Konutu'nda kabul ettiği Ulusal Geçiş Konseyi Başkanı Mustafa Abdülcelil, daha fazla silaha ihtiyaçları olduğunu söyledi. Cameron, Bingazi'deki polislere milyonlarca dolarlık teçhizat yardımı yapacaklarını söyledi. Avrupa'daki ilk temsilciliğini Londra'da açacak olan Konsey'e bir davet de ABD'den geldi. Beyaz Saray sözcüsü, Konsey'in ABD Ulusal Güvenlik Danışmanı Tom Donilon ve Kongre üyeleriyle görüşeceğini bildirdi.
'Bir gecede demokrasi gelmez'
Başbakanlık Başdanışmanı İbrahim Kalın, İngiliz Guardian gazetesinde yer alan makalesinde, Libya'ya ilişkin çabaların acil bir ateşkesin sağlanması ve siyasi sürecin başlaması gerektiğini kaydederek, "Ancak otokratik bir rejimin bir gecede demokrasiye dönüşmesinin mümkün olmadığını" belirtti. Kalın, "Libya için yol haritası" başlıklı makalesinde, şunları kaydetti: "Libya'daki NATO misyonunun askeri ayağı çıkmaza girdi. Uzun süreli çatışma devam edecek gibi görünüyor. Artık acil ateşkes sağlamak ve siyasi süreci başlatmak gerekiyor. Türkiye bu hedef için NATO'daki müttefikleri ve Arap ülkeleriyle birlikte çalışıyor."