Açıkça "2023'ün en önemli seçimi Türkiye'de" diyerek muhalefeti destekliyorlar. Türkiye'nin tüm değerlerine hakaret yarışına giriyorlar. Terör örgütü PKK/YPG'ye kucak açıyorlar. Peki Batı, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ı neden bu kadar hedef alıyor? Türkiye'de seçimlere sayılı günler kaldı. Batı medyası Türkiye'deki gelişmeleri yakından takip ediyor. Ancak yaptıkları haberlerde 'tarafsızlık' ilkesini hiçe sayıyorlar. Açıkça Cumhurbaşkanı Erdoğan karşıtı karalama haberlere imza atıyorlar. Türkiye düşmanlığı, ABD ve Avrupa basınında yine hortladı. Batı medyası, Cumhurbaşkanı Erdoğan'a karşı algı operasyonlarına soyunurken, "Türkiye'de muhalefet kazanmalı" başlıklarıyla altılı masayı öne çıkarmaya çalışıyorlar.
TÜRKİYE KARARLI DURUYOR
Batılı yayın organlarının bu denli Türkiye karşıtı olmasının arkasında Ankara'nın sahadaki kararlı duruşu yatıyor.
Ankara, savunma, güvenlik ve dış politika gibi meselelerde ülke çıkarlarından taviz vermiyor.
Suriye ve Irak'ta terör örgütleriyle mücadele konusunda geri adım atılmıyor.
Bloomberg'de geçtiğimiz günlerde yayınlanan analizde "Türkiye'deki seçimlerin etkisi, Avrupa başkentlerinde, ABD-Rusya ilişklerinde, Orta Asya'da, Ortadoğu'da ve Afrika'da hissedilecek" yorumu yapılmıştı.
Türkiye'nin dış politikadaki bu etkisini kırmak için Cumhurbaşkanı Erdoğan karşıtlığını körüklüyorlar.
İHA/SİHA'LARA KARALAMA
Türk savunma sanayiinin geliştirdiği insansız hava araçları (İHA) ile silahlı insansız hava araçları (SİHA) dünya genelinde büyük ilgi görüyor.
Batı dünyasında uzun süredir Türk savunma ürünlerine yönelik büyük bir karalama politikası yürütülüyor.
Seçim yaklaştıkça bu kirli propagandayı artırdılar.
Ankara ise gelen tüm baskılara rağmen Türkiye'yi dünya genelinde savunma alanında kendi kendine yetebilen ülkeler sıralamasına sokmayı başardı.
TÜRK BAYRAĞINA HAKARET EDİP YARIŞMA BAŞLATTILAR
Batı'da skandallar bitmek bilmiyor. Fransa'da terör örgütü PKK sempatizanları her fırsatta Türk bayrağını hedef alıyor. İsveç'te ise geçtiğimiz günlerde Cumhurbaşkanı Erdoğan'a benzetilen bir kukla asılmıştı. Aynı İsveç'te şimdi de Flamman dergisi, Cumhurbaşkanı Erdoğan'a hakaret yarışması başlattı. Söz konusu bu alçak yarışma Türk bayrağına yönelik çirkin saldırıyla duyuruldu. İngiliz Reuters ajansı da bir süre önce açık bir şekilde Cumhurbaşkanı Erdoğan karşıtı haber yapabilecek kişiler için iş ilanı açmıştı.
İTİRAFLAR SATIR ARALARINDA GİZLİ
Batı
medyasındaki haberlerin satır aralarında Türkiye ile birçok tartışmalı konuda aslında Ankara'nın tezlerinin doğru olduğunu kabul ediyorlar.
Örneğin, terör örgütü YPG'nin, PKK'nın uzantısı olduğunu ya da Doğu Akdeniz'de Türkiye'nin haklarının olduğunu veya Türkiye'nin Rusya-Ukrayna savaşında çok kritik roller üstlendiğini dile getiriyorlar.
Geçtiğimiz günlerde France 24'teki haberde PKK'nın on binlerce ölümden sorumlu bir örgüt olduğunun altı çizildi. Haberde Fransa'nın "özgürlük savaşçıları" olarak Suriye'de desteklediği YPG ile PKK'nın da çatı örgüt olduğuna dair ortaya konan raporlar da hatırlatılmıştı.
BATI'NIN KARŞI OLDUĞUNA MUHALİFLER DE KARŞI
ABD ve Avrupa basınındaki haberlerin odağında genellikle benzer konular yer alıyor. Batı, uluslararası alandaki çıkarları noktasında Türkiye'yi durdurmak için çaba sarf ediyor. Buna karşılık dış basında dile getirilen karalama propagandalarına Türkiye'deki muhalif kesimler de benzer şekilde iştirak ediyor. İşte bazı örnekler:
Batı medyası, Türk savunma sanayiini hedef alıyor. Son zamanlarda Türkiye'deki malum kesimler de her fırsatta Türk İHA/SİHA'larını karalamaya başladı.
Batı, Suriye'de terörle mücadeleyi sekteye uğratmaya çalışırken, muhalif kesimler tezkerelere 'Hayır' diyor.
Avrupa, Azerbaycan'a desteği engellemek istiyor. Sözde muhalifler buldukları ilk fırsatta Türk askerinin Azerbaycan'daki varlığına dil uzatıyor.
Özellikle Avrupa Birliği üyesi ülkeler, Libya ile yapılan deniz yetki anlaşmasını iptal etmek için yoğun çaba harcıyor. Türkiye'deki iktidar karşıtları da "Ne işimiz var Libya'da" diyor.
Avrupa, Doğu Akdeniz'de Türkiye'nin haklarına el koymanın peşindeyken, Türkiye'deki muhalif kesimler de bir yandan Kıbrıs'ta iki devletli çözüme ket vuruyor, diğer taraftan da üstü kapalı şekilde Yunanistan'ın tezlerini savunuyor.
TÜRK YETKİLİLERE SÖZ HAKKI YOK, TERÖRİSTLER HEP MANŞETLERDE
BATI basınındaki bir diğer ikiyüzlülük de yaptıkları röportajlar oluyor. Sık sık terör elebaşlarına mikrofon uzatıyorlar. Aynı basın, Türk yetkililerle ise çok az röportaj yapıyor. Son olarak Fransız basını teröristbaşı Ferhat Abdi'yi konuşturdu. Le Point gazetesinin mikrofon uzattığı teröristbaşı Abdi "Karşı koymamız çok zor" sözleri ile Türkiye'ye karşı ABD ve Fransa'dan yardım dilendi.