ABD Kongresinde düzenlenen Myanmar oturumuna katılan ABD Dışişleri Bakanlığı Güneydoğu Asya'dan Sorumlu Müsteşar Yardımcısı Patrick Murphy, Arakanlı Müslümanların maruz kaldığı katliamları "etnik temizlik" olarak nitelendirmekten kaçındı.
ABD Senatosu Dış İlişkiler Komitesinde düzenlenen Myanmar oturumunda Arakan'da yaşanan son gelişmeler ele alındı.
Oturuma ABD Dışişleri Bakanlığı adına katılan Güneydoğu Asya işlerinden sorumlu diplomat Patrick Murphy, nihai karar açıklanana kadar Arakan'da yaşananları "etnik temizlik" olarak nitelendirmeyeceklerini belirtti.
Murphy, etnik temizlik tanımından kaçınarak "Bu süreçte katliamların, kitlesel yer değiştirmelerin ve köy boşaltmalarının yaşandığını biliyoruz. İlgililerin sorumlu tutulması için tüm imkanları kullanıyoruz." ifadelerini kullanmakla yetindi.
"TANIMLAMADA BİR ÇEKİNCEMİZ YOK"
Kongredeki oturumdan sonra ABD Dışişleri Bakanlığındaki basın brifinginde de konuşan Murphy, ABD'nin Arakan'da yaşanan olayları "en iyi şekilde tanımlamak için bir çekincesi olmadığını" söyledi.
Murphy, "Bakan (Rex) Tillerson, orada yaşanan şiddetin birçok kişi tarafından etnik temizlik olarak adlandırıldığını söyledi. Nikki Haley de yaşananların şiddetli olduğunu ve ülkedeki etnik bir gruba yönelik temizlik yapılmaya çalışıldığını söyledi." ifadelerini kullandı.
"Soykırım kelimesini kullanmayı düşünüyor musunuz?" şeklinde bir soruya ise Murphy, "Bütün ihtimaller masamızda." diye cevap verdi.
BAKANLIK "ETNİK TEMİZLİK" TANIMLAMASINA HAZIRLANIYOR
Öte yandan Dışişleri Bakanlığı bünyesinde, Bakan Tillerson'a sunulmak üzere "Arakan'da etnik temizlik olduğunu" kabul eden bir öneri üzerinde çalışıldığı ve kısa zamanda bu yönde bir açıklama gelebileceği belirtildi.
Amerikan medyasına konuşan ve adının açıklanmasını istemeyen bazı üst düzey Dışişleri Bakanlığı yetkilileri, söz konusu taslağın bu hafta içinde Tillerson'a iletilmesinin beklendiğini dile getirdi.
ABD'nin Arakan'da yaşananları "etnik temizlik" olarak nitelendirmesi halinde özellikle Myanmar hükümetine ve ordusuna karşı bazı yaptırımları gündeme alması gerektiği belirtiliyor.
Myanmar ordusunun, silahlı militanlarla mücadeleyi öne sürerek Arakan'da sivillere yönelik düzenlediği saldırılarda, 25 Ağustos'tan bu yana binlerce Müslüman hayatını kaybetti. Myanmar yönetiminin bölgeye giriş çıkışlara izin vermemesi nedeniyle ölen sivil sayısı tam olarak tespit edilemiyor.
Saldırılarda 300'e yakın köy, ordu ve Budist milliyetçiler tarafından yakıldı ya da kullanılamaz hale getirildi. On binlerce Arakanlı Müslüman, can güvenliği nedeniyle hala bölgeden uzaklaşmaya çalışıyor. Myanmar'dan kaçan siviller dağlık bölgeler, Naf Nehri ya da deniz üzerinden Bangladeş'e geçiyor. Bangladeş'e 25 Ağustos'tan bu yana 600 binden fazla Arakanlı Müslüman ulaştı.
