ABD Hazine Bakanı Yellen, Sacramento Büyükşehir Ticaret Odası'nın 51'inci "Başkentten Başkente" etkinliğinde yaptığı konuşmada, ABD ekonomisinin Kovid-19 salgını sonrası Başkan Joe Biden yönetiminde kaydettiği iyileşmeden bahsetti.
Ülke ekonomisinin uzun vadede güçlü kalmasına yönelik yapılan yatırımlara işaret eden Yellen, Enflasyonu Düşürme Yasası kapsamında atılan adımların da Amerikalılar için nesiller boyu sürecek ekonomik fırsat sunduğunu anlattı.
Yellen, son iki yılda kaydedilen ilerlemeyi tehdit edebilecek bir sorun olan "borç limiti" konusunda da değinerek, ABD Kongresinden borç limitini yükseltmesini veya askıya almasını istediğini anımsattı.
ABD'nin 1789'dan bu yana tüm borçlarını zamanında ödediğine ve bu durumun devam etmesi gerektiğine dikkati çeken Yellen, "Borcumuzun temerrüde düşmesi ekonomik ve finansal bir felakete yol açar. Pek çok kişi işini kaybedebilir. Konut kredisi, otomobil kredisi ve kredi kartı ödemeleri artar ve Amerikan şirketleri kredi piyasalarının kötüleştiğini görür." ifadelerini kullandı.
Yellen, ABD'nin temerrüde düşmesinin sosyal güvenlik ödemelerini de güçleştireceğini vurgulayarak, temerrüdün uzun vadede borçlanma maliyetlerini kalıcı hale getireceğini söyledi.
Söz konusu "ekonomik felaketin" önlenebileceğini ifade eden Yellen, "Çözüm basit: Kongre borç limitini yükseltmek veya askıya almak için oylama yapmalı ve son dakikaya kadar beklememelidir. Bunu başarmanın ülke liderlerimizin temel sorumluluğu olduğuna inanıyorum." diye konuştu.
BORÇ LİMİTİ KRİZİ
ABD'de federal hükümet, temerrüde yol açabilecek 31,4 trilyon dolarlık borç limitine ulaşmış bulunuyor.
Borç limiti ya da borç tavanı, "ABD hükümetinin borçlarını ödemek için ödünç alabileceği para miktarının üst sınırı" anlamına geliyor.
Temsilciler Meclisi'nde çoğunluğu yeni kazanan Cumhuriyetçiler, borç limiti müzakerelerinde önemli harcama kesintilerinden yana bir tavır sergiliyor. Demokratlar ise borç limitinin artırılmasında ısrarcı oluyor ve Cumhuriyetçilerin belirli harcamaları kısma önerilerini geri çeviriyor.
Demokratlar ile Cumhuriyetçiler arasında bir açmaz haline gelen borç limiti konusunun piyasaları sarsmasından endişe duyuluyor. ABD'de resesyon beklentileri artarken, iki partinin borç limiti üzerindeki hesaplaşması her zamankinden daha fazla risk taşıyor.