Çavuşoğlu'nun açıklamalarından satırbaşları:
Bu ziyaret 11-12 Temmuz'da yapılacak NATO zirvesinin de bir hazırlığı niteliğindedir. Bugün zirvenin gündemindeki muhtemel konuları arkadaşlarımızla değerlendirdik. Bu zirvede terörle mücadele ve genişleme politikasıyla ilgili kararlar alınmasını bekliyoruz. Bosna, Makedonya ve Gürcistan'ın birliğe dahil edilmesini istiyoruz. NATO'nun genişlemesinden yanayız.
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ve NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg'dan ortak açıklama
"TÜRKİYE'YE VERDİĞİ DESTEK TAKDİRE ŞAYANDIR"
Stoltenberg'in göreve geldiği günden bu yana yaptığı açıklamalar ve terörle mücadele konusunda Türkiye'ye verdiği destek takdire şayandır. Türkiye'nin karşı karşıya kaldığı tehditleri tüm dünyaya anlatan bir genel sekreterdir.
NATO, tehditlere karşı müttefiklerini korumak için kurulmuştur. Tehdit nereden gelirse gelsin, müttefikleri korumak kollamak için birlikte çalışmak lazım. Terörle mücadelede çifte standart ve ayrımcılığa karşıyız.
Hava savunma sistemiyle ilgili beklentilerimizin karşılanmasını bekliyoruz.
Görüşmemizde Suriye, Irak ve Libya gibi bölgesel konuları görüşme fırsatı bulduk. Bu konularda görüş alışverişinde bulunduğumuz için mutluyuz.
NATO GENEL SEKRETERİ STOLTENBERG'İN AÇIKLAMALARI:
Ankara'ya yaptığım bu kadar çok ziyaret ülkenizin NATO için önemini gösteren bir işaret. Türkiye ittifakta kilit rol oynayan bir ülke. Konya'dan ortak uçaklarımız DEAŞ'la mücadeleye katkı için kalkıyor. Türkiye, Afganistan'da da önemli rol oynuyor. Kosova'daki NATO misyonuna da destek sağlıyor. Türkiye ittifakımız için çok fazla şey yapıyor. Başka hiçbir NATO üyesi Türkiye kadar çok saldırıya maruz kalmamıştır. 3.5 milyondan fazla mülteciye Türkiye ev sahipliği yapıyor.
2013'TEN BU YANA DESTEKLERDE BULUNUYORUZ
2013'ten bu yana Türkiye'nin sınırlarına Suriye'den gelen tehditlerden korumak için desteklerde bulunuyoruz.
NATO, uzun yıllardır askeri altyapı için milyarlarca katkıda bulunmuştur. NATO, Türkiye için önemlidir, Türkiye de NATO için önemlidir.
NATO, 70 yıldır vatandaşlarını, değerlerine uygun şekilde korumaya çalışmaktadır. Terörizmle mcüadelede çalışmalarımızı arttırdık. Temmuz'daki zirvede, Irak'taki misyonumuzu da tartışacağız. Oradaki ortaklarımıza DEAŞ'ın yeniden ortaya çıkmasını engellemesi konusunda destek vereceğiz. Türkiye'nin de bu misyonda yer alacağını düşünüyorum.
Fransa, ABD ve İngiltere, Suriye'ye yönelik saldırı konusunda NATO'yu bilgilendirdi. NATO, kimyasal silahların Suriye rejimi tarafından sürekli olarak kullanılmasını kınıyor. Bu tip hareketlerin sorumluları hesap vermelidir. Suriye'deki çatışmalara barışçıl bir çözüm bulma çabalarını destekliyoruz.
SORU-CEVAP
(Macron'un Türkiye açıklamaları) Maalesef birçok Avrupalı dostumuz popülizmi tercih ediyorlar. Fransa Cumhurbaşkanı'nın yaptığı açıklamalar da farklı ülkeler tarafından yalanlandı. Bir cumhurbaşkanına yakışır açıklama bekliyoruz.
Ankara'da üçlü zirve yapılmadan önce Macron zirveye katılmak istediğini söyledi. Cumhurbaşkanımız, Ruhani ve Putin'i aradı. Rusya bir mahsuru yok dedi. İran ise üçlü toplantımızı yapalım, sonra 3+1 şeklinde yaparız dedi. Üçlü toplantıya dahil edilmeyince de gelmedi. Bunları açıklamak zorunda kalmamalıydık ama gerçeği söylemeliyiz.
Biz kimyasal silahlara da karşıyız, rejimin cezalandırılmasını her defasında talep ettik. Delillerin toplanıp Lahey'e gönderilmesini istedik. Bizim İran ve Rusya ile Astana ve Soçi'yle başlayan bir işbirliğimiz oldu. Bu işbirliğinin amacı ateşkesi sağlamak ve siyasi sürece katkı sağlamak. Bu süreçten de önemli kazanımlar elde ettik.
Bu süreçte de iki ülkeyle rejim konusunda farklı düşündük. Farklı düşündük diye diğer alanlardaki işbirliğimizi sonlandırmalıyız. O konuda işbirliği var diye de rejim konusundaki ilkeli tavrımızdan vazgeçecek değiliz. Bizim farklı düşüncelerimiz olabilir ama Rusya ile ilişkilerimiz Fransa Cumhurbaşkanının ayıracağı kadar zayıf değil. Biz her ülkeyle ilişkilerimizi güçlü tutmak zorundayız.