Konya Türk Tasavvuf Müziği Topluluğu'nda semazen olan Ahmet Sami Küçük (43), merkez Karatay ilçesinde 250 büyükbaş hayvanın bulunduğu çiftliklerinde et ve süt veriminin düşük olması nedeniyle yıllar önce bir çalışma başlattıklarını söyledi. İlgililerden de destek aldıklarını belirten Küçük, hayvanlara bakacak kişi tercihine büyük önem verdiklerini bildirdi.
Sonra hayvanların verim düşüklüğünün strese bağlı olabileceğini öğrenince bu yönde bir çalışma başlattıklarını dile getiren Küçük, ''Hayvanlarla adeta çocuk gibi ilgilenmeye başladık. Hepsine birer isim verdim. Hatta hayvanlardan ikisine çocuklarımın adını verdim. Hayvanlar için lüks görülebilecek her şeyi yapmaya gayret gösterdim. Hatta bunu görenler, 'hayvanlara bu kadar değer mi gösterilir' bile demeye başladı. Onların rahatı için çabaladık'' dedi.
Buzağılarla sadece anne olan kadınlar ilgilenebiliyor
Hayvanların gezinti ve dinlenme alanlarını genişletmeyle işe başladıklarını anlatan Küçük, şunları kaydetti:
''Bakıcıların yüksek sesle hayvanlarla iletişim kurmasının önüne geçtik. Ben dahil herkes ses tonuna dikkat etti. Bakıcıların elleriyle yem verirken dahi ineklerle göz teması kurmasına, sopa, zincir ve ip kullanımının yasaklanmasına, buzağılarla daha şefkatli davranacağı düşüncesiyle sadece anne olan kadınların ilgilenmesine özen gösterdik. Hayvanların içmesi için dağdaki pınarlardan özel su getirdik, katkısız yem tüketmelerini sağladık. Aynı yaş grubundaki hayvanların bir arada yaşamaları sağlandı. Uyguladığımız yöntemlerle stresten uzak tutulan hayvanların süt ve et veriminin iki katına çıktığını fark ettik. Ayda iki üç kilo alan hayvanlarımızı tarttığımızda gözlerimize inanamadık. Kantarın yanlış olduğunu düşündük. Başka kantarla tarttığımızda aynı rakamı gördük. Mesela süt verimi bir hayvanda önceden 14 litreyken, şimdi 35-40 litre ve daha fazlası olabiliyor.''
Küçük, hayvanlara şefkatle yaklaşıldığında sonucun ne kadar olumlu olabileceğine şahit olmanın mutluluğunu yaşadıklarını sözlerine ekledi.
Hayvanlar stresten uzak tutulmuş
Selçuk Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarımsal ve Yapılar Sulama Bölümü Öğretim Görevlisi Dr. Selda Uzal Seyfi, doktora tezinde söz konusu çiftlikteki hayvanların davranışlarını incelediğini söyledi.
Hayvanları bir yıl 24 saat boyunca kameralar eşliğinde tez için, bir yıl da eksiklikler giderilmesi için gözlemlediğini hatırlatan Uzal Seyfi, ''Dinlenme alanında yumuşak ve kuru zemin sağlandığında dinlenme süreleri artıyor. Aynı süt verimine sahip hayvanların aynı grupta bulundurulmuş ve alanları genişti. Hareket serbestliği vardı. Bakıcılar, çocuğuna olduğu gibi hayvanlara da o şekilde yaklaşıyordu. Hayvanlara iyi muamele ediliyordu. Yapılan uygulamalarla stresten uzak tutulan bu hayvanların verimlerinin yüksek olduğunu tespit ettik. Hayvanlara o kadar iyi davranılmış ki sizden kaçmıyor, adeta sevilmeye isteyen çocuk edasıyla yanınıza yaklaşıyor'' diye konuştu.