Çekmeköy'de belediye otobüsünde şort giydiği iddiası ile hemşire Ayşegül Terzi'yi tekme atan Abdullah Çakıroğlu, "İnanç, düşünce ve kanaat hürriyetinin kullanılmasını engelleme, "Kasten basit yaralama" ve "Hakaret" suçlarından 3 yıl 9 ay hapis cezasına çarptırılırken, "Halkı kin ve düşmanlığa tahrik etme" suçundan cezalandırılmasına yer olmadığına karar verildi.
Mahkeme, sanığın yargılama aşamasındaki tutum ve davranışlarını gerekçe göstererek, sanık lehine olan cezayı erteleme, cezada 'İyi hal' indirimine gitme, hükmün açıklanmasının geriye bırakılması ve cezanın para cezasına çevrilmesi uygulamalarına gitmedi.
İstanbul Anadolu 40. Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen davanın 6. duruşmasında karar çıktı. 4 suçtan 9 yıl 4 aya kadar hapis cezası istemiyle yargılanan Çakıroğlu, üç suçtan 3 yıl 10 ay hapis cezasına çarptırıldı. Karar duruşmasına Abdullah Çakıroğlu ve Avukatı Şemsi Dak hazır bulundu. Ayşegül Terzi, katılmadığı duruşmada avukatları tarafından temsil edildi. Duruşmada Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı, Türkiye Barolar Birliği, İstanbul Barosu Kadın Hakları Merkezi, İzmir Barosu Başkanlığı ve Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu'nun avukatları da katılan sıfatı ile duruşmaya katıldılar.
Ayşegül Terzi'nin Avukatı Hale Akgül, geçen yıl İstanbul Üniversitesi Adli Tıp Kurumu'ndan müvekkillerinin olay nedeniyle basit tıbbi müdahale ile giderilemeyecek akut stres bozukluğu yaşadığına dair rapor aldıklarını belirterek, Adli Tıp Kurumu'ndan gelen raporu kabul etmediklerini söyledi.
'KENDİMİ TUTAMADIM, İSTEM DIŞI BİR DAVRANIŞTA BULUNDUM'
Söz alan sanık Abdullah Çakıroğlu, 2 gün 3 gece 60 saat kadar nöbette kaldığını belirterek, "Bu nedenle hastalığım nüksetti. Karşı taraftaki kadın müstehcendi. İki-üç kişilik yer kaplıyordu. Kendisini uyardım, 'aile var' dedim. Bana göz işareti yaptı, hangi anlamda yaptığını bilmiyorum. Ben kendimi tutamadım, istem dışı bir davranışta bulundum. Yaptığımı doğru bulmuyorum, pişmanım. Kendi kendime konuşma hallerim artmıştı, hastalığın etkisi büyük oldu" dedi.
Sanık Çakıroğlu'nun Avukatı Şemsi Dak, Ayşegül Terzi'ye yapılan saldırının çirkin olduğunu belirterek, "Çirkin ve kabul edilemez bir saldırıdır. Biz bunu başından beri ifade ediyoruz. Bu yargılamanın başından beri kamuoyu baskısı ile ciddi bir hata yapıldı. Müvekkilim tutuklanabilsin diye CMK değişti. Haksız tutuklama yapılmış bir medya baskısından bahsediyorum" dedi.
Ayşegül Terzi'nin avukatlarından Birsen Baştopaloğlu, sanığın bir kadını otobüste otururken modern kıyafeti nedeni ile olayı gerçekleştirdiğini belirterek, "Sırf kıyafeti nedeniyle kafasından tekmelemiştir. Sanığın bunu yapmaya iten saik ve nedenlere baktığımızda sadece kadının modern giyimli olması dışında herhangi bir nedenin olmadığını görüyoruz. Meslek olarak silahlı güvenlik görevlisidir. Mesleği dolayısıyla aldığı savunma ve saldırı eğitimleri mevcuttur. Ustaca başı hedef gözeterek Terzi'ye tekmeyi vurmuştur. Olay nedeniyle kafada kırık oluşmaması, beyinde kanama olmaması olayın vehametini ortadan kaldırmaz. Tüm kadınlarda bir korku oluşmuştur, suçu soğukkanlılıkla işlemiştir. Pişmanlık söylemini samimi bulmuyoruz. Ceza ehliyeti tamdır, mahkemeyi 1 yıldır akıl sağlığı yerinde değildir şeklinde oyalamıştır, şeriat düzeni istemektedir" diyerek sanığın üst sınırdan cezalandırılmasını istedi.
'UYARIYI DİKKATE ALMAYINCA MÜVEKKİLİM TARAFINDAN TEKME ATILMIŞTIR'
Esas hakkındaki savunmasını yapan sanık Abdullah Çakıroğlu'nun Avkatı Şemsi Dak, "Ayşegül Terzi hastanede giydiği şort değil, mini etek ile otobüse binmiştir. Otobüste iki koltuğu kaplayacak şekilde oturmuş, otururken yayılınca bir müstehcen görüntü oluşmuştur, bunu kasten mi yorgunluktan mı yaptı? Bilmiyoruz. Mağdur müvekkilim tarafından uyarıldı, ancak uyarıyı dikkate almayınca müvekkilim tarafından tekme atılmıştır. Bayram günü otobüste müstehcen bir görüntü verilmesi genel ahlaka aykırıdır" diyerek müvekkilinin beraatine karar verilmesini, aksi takdirde sadece kasten yaralama suçundan ceza verilmesini istedi.
SANIĞIN SON SÖZÜ: ZATEN GAYRİMÜSLİM OLDUKLARI ANLAŞILMIŞTIR
Son sözü sorulan sanık, "Ayıptır diye söylemeyecektim ama otururken iç çamaşırı görünüyordu. Devletimizin kırmızı çizgisini bilmek istiyorum. Burası Türkiye ve burası bir İslam ülkesi. Zaten gayrimüslim oldukları anlaşılmıştır. Beni tahrik ettiler. İlaçları alamamanın etkisi de vardır" dedi.
3 YIL 10 AY CEZA ALDI
Karar için kısa bir ara veren mahkeme, Abdullah Çakıroğlu'na üç suçtan 3 yıl 10 ay hapis cezası verdi. Mahkeme Çakıroğlu'nu, "Basit yaralama" suçundan 8 ay, cebir ve tehdit kullanarak "inanç, düşünce veya kanaatlerinden kaynaklanan yaşam tarzına ilişkin tercihlerine müdahale" suçundan 2 yıl, "Hakaret" suçundan da 1 yıl 2 ay olmak üzere toplam 3 yıl 10 ay hapis cezası ile cezalandırdı.
MAHKEME SANIK LEHİNE OLAN HÜKÜMLERİN HİÇBİRİNİ UYGULAMADI
Mahkeme, yargılama aşamasındaki davranışları, yargılamaya sağladığı olumlu katkının bulunmaması, pişmanlık gösterecek eylem ve söylemde bulunmamasını gerekçe göstererek sanık lehine olan yasal hükümleri uygulamadı. Bu gerekçelerle Çakıroğlu'na verdiği cezaları ertelemeyen mahkeme, yine sanık lehine olan hükmün açıklanmasının geriye bırakılması uygulamasına da gitmedi. Sanığın cezasını aynı gerekçelerle para cezasına da çevirmeyen mahkeme, sanığın cezasında da altıda bir indirim sağlayan "İyi hal" indirimine de uygulamadı.
Mahkeme, sanığın, "İnanç, düşünce ve kanaat hürriyetinin kullanılmasını engelleme" suçundan cezalandırıldığını, bu nedenle "Halkı kin ve düşmanlığa tahrik" suçundan cezalandırılmasına yer olmadığına hükmetti.
Mahkeme sanık hakkında adli kontrol hükümleri uyarınca uygulanan yurt dışına çıkış yasağına ilişkin kararı da kaldırdı.
BASIN AÇIKMALASI YAPTILAR
Ayşegül Terzi'nin avukatları karar sonrası adliyenin önünde basın açıklaması yaptı. Davada Ayşegül Terzi'nin de avukatlığını yapan İstanbul Barosu Kadın Hakları Merkezi Başkanı Hale Akgül "Bu davayı İstanbul Barosu Kadın Hakları Merkezi olarak takip ettik.Henüz gerekçeli kararı almamakla birlikte bugün itibariyle karar çıktı ama kesinleşmiş bir karar değil.Kararda takdiri indirim sebeblerinin kullanılmaması olumlu yönleri olarak görüyüoruz.Bunun dışında ceza toplamı 3 yıl 10 ay şeklindedir.Yalnız gerekçeli karar yazılmadığı için tam olarak yorum yapamıyoruz.Gerekçeli karar yazılınca tam olarak yorum yapabileceğiz.Suçların 1 i dışında hepsinden cezaverilmiştir.Ceza verilmeyen halkı kin ve düşmanlığa maddesidir.Bunu da gerekçeli karar açıklandıktan sonrane şeklide tavır alacağımız yolunu çizeceğiz. Dediğim gibi asgari ceza verilmemesine ve takdiri indirim sebeplerinin uygulanmaması açısından olumludur.
Dava sonrası adliye bahçesinde toplana 20 kişilik grup ellerindekii kıyafetine dokunma dövizleri taşıyarak slogan attı.Yapılan açıklamadan sonra grup olaysız bir şeklide dağıldı.
İDDİANAMEDEN
İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, hemşire Ayşegül Terzi'nin 12 Eylül 2016 tarihinde bindiği belediye otobüsünde Abdullah Çakıroğlu'nun fiili saldırısına maruz kaldığı belirtiliyor.
İddianamede, şüpheli Abdullah Çakıroğlu'nun, "İnanç, düşünce ve kanaat hürriyetinin kullanılmasını engelleme", "Halkı kin ve düşmanlığa tahrik veya aşağılama", "Kasten yaralama" ve "Hakaret" suçlarından 9 yıl 4 aya kadar hapis cezası ile cezalandırılması isteniyor.