İslam alemi açısından oldukça önemli olan "Mevlid Kandili ne zaman?" sorusunun yanıtı yoğun ilgi görüyor. Hz. Muhammed'in doğumu olarak kabul edilen bu özel gecede tüm Müslüman alemi ibadetlerini eksiksiz şekilde yerine getirmek için hazırlıklar yapacaklar. Dualar edilecek, Allah'ın verdiği nimetlere şükredilecek. Diyanet İşleri Başkanlığı ise Mevlid Kandili mesajını yayınlandı. Peki; Mevlid Kandili'nde hangi ibadetler yapılır, hangi dualar okunur? Önemi nedir?
Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından duyurulan takvimde "Mevlid Kandili ne zaman?" sorusunun yanıtı belirlendi.
MEVLİD KANDİLİ NE ZAMAN?
2019 Yılının Mevlid Kandili, 8 Kasım 2019 Cuma günü idrak edilecek.
Peygamberin dünyaya gelişinin yıldönümü olan Mevlid Kandili her yıl İslam alemi tarafından çeşitli etkinlikler ve ibadetlerle anılıyor. Diyanet'in kandille ilgili paylaşımı ise şöyle; Mevlid Kandili insanı insan yapan bütün güzelliklerin odaklandığı bir şahsiyet olan rahmet elçisi Hz. Peygamberin doğumunu kutladığımız, onun bireysel ve toplumsal hayatımızı aydınlatan insanlık ve merhametini, insaf ve adaletini, sabır ve metanetini, kerem ve cömertliğini, kısaca insanlığa sunduğu değerleri anlayıp hayatımızı onun yüce ahlâkıyla güzelleştireceğimiz bir tazelenme mevsimidir.
MEVLİD KANDİLİ İBADETLERİ NELERDİR? ORUÇ TUTULUR MU?
Mevlid Kandili'nde oruç tutulmasının farz olduğuna dair herhangi bir bilgi yoktur. Ancak bugün veya ertesi gün oruç tutmakta bir mahzur da yoktur. Mevlid Kandili'nin en önemli ibadetleri arasında tesbih namazı gösterilir.
TESBİH NAMAZ KAÇ REKATTIR?
Günahların affına vesîle olan tesbih namazı 4 rekat olarak kılınır. Bu namazı kılabilmek için şu tesbihi ezbere bilmek gerekir. Tesbih namazında her rekatte okunan tesbih adedi 75'dir. Dört rek'atte 300 tesbih okunmuş olur.
"Sübhânallâhi vel-hamdü lillâhi ve lâ ilâhe illallâhü vallâhü ekber. Ve lâ havle ve lâ kuvvete illâ billâhil-aliyyil-azıym"
TESBİH NAMAZI NASIL KILINIR?
"Allâhü Ekber" diyerek namaza başlanır. Yukarıdaki tesbih:
-"Sübhâneke..."'den sonra 15 kere,
-Zamm-ı sureden sonra 10 kere,
-Rükûda 10 kere,
-Rükûdan doğrulunca 10 kere,
-Secdede 10 kere,
-Secdeden doğrulunca 10 kere,
-İkinci secde de 10 kere, okunur.
Böylece birinci rekat kılınmış olur.
2.Rekat
Fatiha'dan önce
15 kere tesbih
Fatiha ve sure'den sonra 10 kere tesbih
Rüku tesbihinden sonra
10 kere tesbih
Rükûdan doğrulunca
10 kere tesbih
Secde tesbihinden sonra
10 kere tesbih
Secdeden doğrulunca
10 kere tesbih
2.secde tesbihinden sonra
10 kere tesbih okunur.
İkinci rek'atte oturulduğunda, Et-tehiyyâtü, Allâhümme salli ve Allâhümme bârik duaları okunur.
Üçüncü rekata kalkılır.
3.Rekat
Sübhâneke'den sonra
15 kere tesbih
Fatiha ve sure'den sonra
10 kere tesbih
Rüku tesbihinden sonra
10 kere tesbih
Rükûdan doğrulunca
10 kere tesbih
Secde tesbihinden sonra
10 kere tesbih
Secdeden doğrulunca
10 kere tesbih
2.secde tesbihinden sonra
10 kere tesbih okunur.
Böylece üçüncü rek'at kılınmış olur.
Dördüncü rek'ate kalkılır.
4.Rekat
Fatiha'dan önce
15 kere tesbih
Fatiha ve sure'den sonra 10 kere tesbih
Rüku tesbihinden sonra
10 kere tesbih
Rükûdan doğrulunca
10 kere tesbih
Secde tesbihinden sonra
10 kere tesbih
Secdeden doğrulunca
10 kere tesbih
2.secde tesbihinden sonra
10 kere tesbih okunur.
Dördüncü rek'atte oturulduğunda, Et-tehiyyâtü, Allâhümme salli, Allâhümme bârik, RabbenaAtina ve Rabbenağfirli duaları okunur. Önce sağa, sonra sola dönülerek; Es-selamü aleyküm ve rahmetüllah denir. Namaz tamamlanır. Tesbih namazında beher rek'atte okunan tesbih adedi 75'dir. Dört rek'atte 300 tesbih okunmuş olur.
DİYANET'TEN MEVLİD KANDİLİ MESAJI
Geçtiğimiz yıllarda Diyanet'ten yapılan Mevlid Kandili paylaşımı ise şöyleydi; O, Yüce Allah'ın insanlığa gönderdiği son peygamber ve bütün insanlığın rehberidir. Ahlaki değerleri ve erdemleri kaybeden insanlık, onun gelişiyle tekrar hak, hukuk, merhamet, güzel ahlak gibi değerlerle buluşmuştur.
Cehaletin, zulmün hâkim olduğu, merhametin, erdemin, hikmetin kaybolduğu, güçlünün zayıfı ezdiği bir çağ, onun gelişiyle, ilmin, adaletin, şefkatin aydınlığında, asr-ı saadete dönüşmüştür. Cahiliye girdabında yolunu ve değerlerini kaybeden insanlar; onun peşinden giderek, kardeşliğin, ahde vefanın, güzel ahlakın ve bütün iyi davranışların en güzel örnekleri olmuşlardır.
Onun gelişiyle, bireysel, toplumsal ve evrensel düzeyde, zihin, fikir ve ahlak planında tarihin en büyük inkişafı ve dönüşümü yaşanmıştır.
Rabbimiz onu bizlere, "şahit, müjdeleyici, uyarıcı" ve "dosdoğru yol üzere gönderilmiş bir elçi" olarak tanıtmaktadır. Kur'an-ı Kerim'e göre, Peygamber Efendimizi sevmek Allah'a itaatin ölçüsüdür ve o, Allah'a ve ahiret gününe kavuşmaya iman edenler ve Allah'ı çokça zikredenler için en güzel örnektir.
Bilinmelidir ki, Hz. Peygamber'in sünneti, Kur'an'ın hayata dönüşmüş şeklidir. Kur'an'dan sonra İslam'ın ikinci temel kaynağıdır. Dolayısıyla onu göz ardı ederek İslam'ın anlaşılması ve yaşanması mümkün değildir.
Mevlid-i Nebiyi anmak, aynı zamanda, savaşlar, yoksulluk ve ümitsizlik gibi devasa sorunların kuşattığı yeryüzünü yeniden adalet, merhamet ve muhabbetle tanıştırmanın yolunu ve yöntemini anlamaktır.
Peygamber Efendimizi hakkıyla tanımak; güzel ahlakı, kardeşliği, ahde vefayı, merhameti, dostluğu, cesareti, adaleti, erdemli davranışı, başkasının iyiliği için çalışmayı, Allah'a kulluğu, gerçek manada özgürlüğü anlamak demektir.
Bugün yeryüzü onun getirdiği değerlerle buluşursa insanlık huzuru yaşayacaktır. Dünyayı, İslam'ın şefkat, merhamet, hakkaniyet, güzel ahlak ve bir arada yaşama ilkeleriyle tanıştırmak ise son Peygambere ümmet olmanın onurunu yaşayan müminlerin iman ve kulluk sorumluluğudur.
Bu itibarla Mevlid-i Nebi, aynı zamanda Müslümanlar için bir tefekkür ve muhasebe iklimidir. Sözler, fiiller, idealler ve sorumluluklar dairesinde bütün bir hayatın, rahmet Peygamberinin hayatı ve sünneti ekseninde muhasebeye tâbî tutulmasıdır.
Gönüllerdeki peygamber aşkını, hayata Peygamber ahlakı, kulluk sorumluluğu ve ümmet bilinci olarak taşımaktır.
MEVLİD KANDİLİ'NİN ÖNEMİ
"Mevlid-i Nebi" olarak da anılan ve Türkiye'de Mevlid Kandili olarak bilinen gece, Müslüman alemi için büyük önem taşıyor. İslam'ın mesajlarını halka sunan son peygamber Hz. Muhammed'in doğumunu anmak için düzenlenen törenler, tarihte ilk kez Mısır'da Fatımiler döneminde başladı.
Çok geçmeden Eyyubiler tarafından da benimsenen kutlama programlarında çeşitli törenler ve şenlikler yapıldı. Tarihteki kutlamalarda, dönemin ve bölgenin alimleri, şairleriyle din ve devlet işlerinde yararlık gösterenlere, Türk-İslam devletlerinde çok eski bir gelenek olarak görülen ve hükümdarlar tarafından taltif için hazırlanan elbiseler (hil'atler) giydirildi ve hediyeler verildi.