Duruşmada esas hakkındaki mütalaasını açıklayan savcı, Burcu Çağlayan'ın, İbrahim Tokgöz ile arkadaş olduğunu ve zaman zaman Tokgöz'ün evine gidip orada kaldığını, ikili arasında bir ilişki bulunduğunu kaydetti. Olay günü Çağlayan ile Tokgöz arasında bir tartışma yaşandığını belirtilen Okan, daha sonra tartışmanın kavgaya dönüştüğünü ve karşılıklı mücadele yaşandığını vurguladı.
İbrahim Tokgöz
EN ÜST HADDEN CEZASI İSTENDİ
Savcı Okan, olay yeri keşif ve ölü muayene tutanağı, otopsi tutanağı, olay yeri inceleme raporları ve görüntüleri içeren CD'ler, telefon kayıtları, telefon mesaj tespit tutanakları, Ulusal Kriminal Büro'nun olay değerlendirme raporu, diğer deliller ve tanık ifadeleri dikkate alındığında, sanık İbrahim Tokgöz'ün Burcu Çağlayan'ı "Canavarca hisle eziyet çektirerek, kasten öldürme" suçundan en üst hadden cezalandırılmasını talep etti.
ARKADAŞININ DA "YARDIM ETMEKTEN" SUÇUNDAN CEZASI İSTENDİ
Diğer sanık Murat Ergüç'ün de Burcu Çağlayan'ın kasten öldürülmesinde İbrahim Tokgöz'ün fiili eylemine iştirak ettiğini belirten savcı Okan, Ergüç'ün indirim yapılmadan "Kasten öldürmeye yardımda bulunma" suçundan cezalandırılmasını istedi.
Son savunması alınan Tokgöz, suçsuz olduğunu savunarak beraatını talep etti. Sanık Ergüç de bir sözünün olmadığını dile getirdi.
Verilen aradan sonra kararını açıklayan mahkeme heyeti, sanıkların üzerlerine atılı suçları işlediklerine dair mahkumiyetlerine yeter her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı delil bulunmadığı, yüklenen suçların sanıklar tarafından işlendiğinin sabit olmadığına karar vererek, sanıkların ayrı ayrı beraatlarına karar verdi.
Bir deri mağazasında mankenlik yapan 22 yaşındaki Burcu Çağlayan, Fener Mahallesi'nde Temmuz 2010'da, İbrahim Tokgöz'ün (34) 5'inci kattaki evinin balkonundan düşerek yaşamını yitirmişti. Savcının 4 yıl süren araştırması sonunda İbrahim Tokgöz hakkında "kasten öldürme", arkadaşı Murat Ergüç hakkında ise "kasten öldürmeye yardım etme" suçlamasıyla ömür boyu hapis cezası istemiyle dava açılmıştı.