Hastanenin Kalp ve Damar Cerrahı Eğitim Görevlisi Doç. Dr. Cengiz Köksal, hastanın kendilerine geldiğinde, 3 kalp kapağında küçük yaşta geçirdiği ateşli romatizmaya bağlı olarak problem olduğunu gördüklerini söyledi. Bu tür vakalarda, sıklıkla 2 kapak değiştirildiğine dikkati çeken Köksal, kendilerinin 3 kapağı değiştirdiğine dikkati çekti. Köksal, suni kapak takmak yerine doku nakli yoluyla tedavinin hasta için ''mükemmel'' bir durum olduğunu söyleyerek, söz konusu yönteme tüm doktorların başvurması gerektiğini aktardı. Hastanelerinin bu konuda merkez olma yolunda ilerlediğini anlatan Köksal, şöyle devam etti:
''Biz Kezban teyzenin 3 kalp kapağını da, aynı anda kendi dokusunu kullanarak, tamir ettik. Bu kendisi için çok iyi bir durum. Belli aralıklarla ilaç kullanması, gerekmiyor. Bu ilaçlar için, kan testi yaptırmasına, gerek yok. Suni kapağa bağlı enfeksiyon, pıhtı atması, kapağın tıkanması gibi riskler olmayacak. Niğde'nin köyünde oturan teyzemizin bu testleri yaptırması ve çok sık doktor görmesi gerekmiyor. 3 kapağı kendi dokusunu kullanarak tamir etmenin avantajı bu. Bu, hastaya özel elbise diktirmeye benziyor. Kalp kapağını değiştirmek ise mağazaya gidip elbise almakla aynı. Her kapağı tamir edemiyoruz ama mümkün olan her kapağı tamir edebilmek açısından bakmamız lazım.''
Köksal, kendilerine gelen her vakaya, kardiyoloji ekibiyle ''bu kapağı kendi dokusunu kullanarak tamir edebilir miyiz?'' diye baktıklarını belirterek, ''Şu ana kadar her hastada olmasa bile birçok hastada muvaffak olduk. Bu muvaffak olduğumuz hastalar için kendi dokusu kullanılarak, kalp kapağının tamir edilmesi kaliteli bir yaşam sunuyor. Suni bir şey yok, hastanın vücudunda. Yapılan araştırmalar, kalp kapağı değişimi sonrası en sık ölüm nedeninin takılan suni kapağa bağlı problemler olduğunu gösteriyor. Tamir, Türkiye'de yeni yeni yapılıyor. Daha sık yapılması gereken bir operasyon'' diye konuştu.
Hastanın köyüne döndüğünde bütün yaşamını normal olarak devam ettireceğini vurgulayan Köksal, hastanın şehir merkezine sadece alışveriş için gitmesi gerekeceğini ifade etti. Köksal, ameliyat şeklinin hastalar için çok konforlu bir yaşam sunduğunu bildirerek, şunları söyledi:
''Suni kapağa daha önce belirttiğim problemlerin yaşanmaması için normalde 15 günde bir kontrol edilmesi gerekiyor. Tam teşekküllü bir kalp hastanesinde. İyi bir merkeze yakın olmayan yerlerde bulunan hastalar için, bu testleri yaptırmak zor. Dolayısıyla her an enfeksiyon, pıhtı atması, kapağın tıkanması riskleriyle karşı karşıya kalıyor. Kezban teyze geldiğinde nefes daralması vardı. Operasyonlarımız sonucu normal hayatına daha iyi olarak devam edebilecek.''
Kendi dokusu kullanılarak 3 kalp kapağı tamir edilen hasta Kezban Kızıltan ise ameliyattan önce yürümekte çok zorlandığını, merdivenleri güçlükle çıktığını belirterek, nefes alırken dahi zorlandığını söyledi. Geceleri rahat uyuyamadığını ifade eden Kızıltan, ''Ancak şu an çok iyiyim. Bu kadarını beklemiyordum. Önce Allah'a sonra doktorumuz ve ekibine çok teşekkür ediyorum. Uyurken, yürürken çok rahat ediyorum. Önceden günde 15 hap yutuyordum. 2001'de Kayseri'de gittiğim doktorlar kalbimin 5-10 yıl arasında görevini yapabileceğini söylemişlerdi'' dedi.
Kızıltan'ın eşi Osman Kızıltan da eşinin önceleri çok zorluk çektiğini, hayatının zahmetlerle geçtiğini kaydederek, ''Ancak şu anda ameliyat yeni olmasına rağmen çok rahat uyuyor, geziyor. Bir sıkıntısı yok'' şeklinde konuştu.