İzmir'de 30 Ekim'de meydana gelen 6.6'lık depremde 37 kişiye mezar olan Rıza Bey Apartmanı enkazından 91 saat sonra mucize şekilde kurtulan 4 yaşındaki Ayda'nın babası Uğur Gezgin Babalar Günü'nde içini SABAH'a döktü. Bir kargo firmasının şube müdürü olarak çalışan Uğur Gezgin, "Acımız henüz dinmedi.
Şu an Babalar Günü'nün çok bir anlamı yok benim için. Eşimin acısı hala ilk günkü gibi taze. Çocuklarıma hem annelik hem de babalık yapmaya çalışıyorum. Allah'a şükür ki annem ve babam hala hayattalar. Ben işe gittiğimde çocuklara annem ve babam bakıyor. Gözüm arkada kalmıyor. Bakıcıya emanet etmektense, anne ve babamın bakması daha iyi oldu. Onların desteği olmasa hayat şu ankinden kat kat daha zor olurdu. Anne ve babamın evi de depremde hasar almıştı. Yıkılacak. Şu anda bizle birlikte kalıyorlar. Oğlum Atakan şu an okula gidiyor. Yakında okullar kapanacak. Tatile girecekler" dedi.
EŞ HER ŞEYMİŞ, ONU ÖĞRENDİM
Depremde yaşamını yitiren eşi Fidan Gezgin'in kıymetini ve varlığının önemini kaybettikten sonra daha iyi anladığını dile getiren Uğur Gezgin, "Eşimi depremde kaybettikten sonra yokluğunda değerini daha iyi anladım. Eş herşeymiş. Onu öğrendim. Bir yandan çalışıyorum. Bir yandan çocuklarla ilgileniyorum. Eşim hayattayken ikimiz bu görevleri paylaşıyorduk. Şu an omuzlarımdaki yük ve sorumluluk daha da ağırlaştı" şeklinde konuştu.
AYDA GÜRÜLTÜYÜ HİÇ SEVMİYOR
Ayda'nın depremde enkazında 91 saat kaldığını söyleyen baba Uğur Gezgin, "Arama kurtarma çalışmaları sırasında sürekli matkap ve hilti sesi duyduğu için gürültüye karşı çok duyarlı. Büyük oğlum Atakan basketbol maçlarını çok seviyor. Ayda ve Atakan ile basketbol maçlarına gittik. Ancak boş tribünlerde maç esnasında aniden yükselen sesler Ayda'yı rahatsız ediyor. Aniden yükselen seslere ve gürültüye karşı diğer çocuklara oranla daha çok duyarlı. Bu nedenle gürültülü ortamları hiç sevmiyor ve maçlara gitmek istemiyor" dedi.
BOĞAZIM DÜĞÜMLENİYOR
Annesiz ve babasız olmanın çok zor olduğunu anlatan Uğur Gezgin, "Anne ve babaları olmayan çocuklara Allah sabır versin. Özellikle küçük yaşta olan çocuklar için daha zorlu bir süreç oluyor. Babalar günü gibi özel günlerde babaları olmayan çocuklar daha çok üzülüyorlar. Anneler Günü'nde de annesiz çocuklar acı çekiyor. Yaşları biraz daha büyük olunca anlatmak daha kolay oluyor ama küçük yaştaki çocuklara insan anlatamıyor. Ayda bazen, 'Annem nerede?' diye soruyor. Sorusu cevapsız kalıyor. Boğazım düğümleniyor. Cevap veremiyorum" dedi.
AYDA ARTIK ANNESİNİN ÖLDÜĞÜNÜ BİLİYOR
Zaman zaman çocuklarıyla birlikte eşinin mezarına gittiklerini söyleyen Uğur Gezgin, "Hem kızım hem de oğlumla birlikte eşimin mezarına gidiyoruz. Çocuklarıma, 'anneniz için dua edin' diyorum. Onlar da dua ediyorlar. Zorlu süreci yavaş yavaş atlatıyoruz. Tedavi süreci devam ediyor. Çocuklarımın her zaman anne özlemi oluyor. Hep de olacak. Ayda, başlarda annesi gelecek sanıyordu. Artık öldüğünü biliyor. Gelmeyeceğinin farkında" dedi.
BÜYÜK OĞLUM BASKETBOLCU OLMAK İSTİYOR
Çocuklarına psikologların önerisiyle haber programlarını izletmediğini ve büyük oğlunun deprem haberlerini internetten okumasına izin vermediğini anlatan Uğur Gezgin, "Bu şekilde olması iki çocuğum için de daha iyi. Büyük oğlum basketbolcu olmak istiyor. Fırsat buldukça basketbol maçlarına gidiyoruz. Anadolu Efes ve Karşıyaka basketbol maçlarına gittik. Ergin Ataman ve Ufuk Sarıca hocalarımıza bu anlamda çok teşekkür ederim. Ayrıca Bornova Belediye Başkanımıza da teşekkür ederim. Bornova Belediyespor'un maçlarını da takip ettik" dedi.