Antalya'nın Manavgat ilçesi Gebece köyünde dünyaya gelen, henüz 1 aylıkken evde çıkan yangında yüzünün yüzde 90'ında kalıcı hasar oluşan Uğur Acar'ın hayatı, 21 Ocak 2012 tarihinde gerçekleştirilen Türkiye'nin ilk yüz nakli ameliyatıyla değişti. Yüzündeki yanık nedeniyle 19 yıl kendisini toplumdan soyutlayan, çocuklar korktuğu için alışveriş merkezlerine, parklara gidemeyen Acar, Akdeniz Üniversitesi (AÜ) Tıp Fakültesi Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi Anabilim Dalı öğretim üyesi Prof. Dr. Ömer Özkan, Prof. Dr. Özlenen Özkan ve 35 kişilik ekibi tarafından gerçekleştirilen nakille yeni görünümüne kavuştu. Uşak'ta beyin ölümü gerçekleşen Ahmet Kaya'nın (37) bağışlanan yüzü, Türkiye'de ilk defa yapılan ve 11 saat 45 dakika süren operasyonla Uğur Acar'a nakledildi.
'GEBECE KÖYÜNDE 3 AY GEÇİRDİM'
Türkiye'nin ilk yüz nakillisi Uğur Acar, koronavirüse yakalanmamak için aldığı tedbirleri anlattı. Yüz nakli olduktan 2 yıl sonra Akdeniz Üniversitesi'nde çalışmaya başladığını anlatan Uğur Acar, koronavirüsün tüm dünyada ve Türkiye'de etkili olmaya başladığı 15 Mart tarihinden sonra doktorlarının uyarısıyla izne ayrılıp memleketi Manavgat'ta yaşamaya başladığını kaydetti. Acar, "15 Mart'tan bu yana etkili olan koronavirüs nedeniyle 3 ay boyunca memleketim Manavgat'ın Gebece köyüne gittim ve evden çıkmadım. Sonraki süreçte de periyodik aralıklarla Akdeniz Üniversitesi Hastanesi'ne giderek rutin kontrollerimi yaptırdım. Bugün de kontrol için hastaneye geldim. Kontrolüm bitti, şimdi de evime döneceğim" diye konuştu.
'DOKTORLARLA TELEFONLA GÖRÜŞTÜM'
Kalabalık ortamlarda bulunmadığını, dışarı çıkmak zorunda kaldığında ise hijyen şartlarına uyduğunu ifade eden Acar, her fırsatta ellerini yıkadığını, sosyal mesafeye dikkat ettiğini, nakilli hastalar olarak daha dikkatli olmaları gerektiği bilinciyle hareket ettiğini söyledi. Acar, "Bununla da kalmadım, sürekli doktorlarımla temas halinde oldum. Onların verdiği kararlar doğrultusunda yaşamımı sürdürdüm" dedi.
'DİĞER NAKİLLİLERLE TEMAS HALİNDEYİZ'
Kendisi gibi nakilli olan hastalara da tavsiyesi olduğunu ifade eden Acar, "Nakilli arkadaşlarımla sürekli temas halindeyiz. Doktorların tavsiyelerine ve sosyal mesafeye uysunlar. Düzenli ve dikkatli olsunlar. Evden çıktıkları an maskelerini taksınlar. Benim yaşadığım köyde nüfus çok az, buna rağmen üç kişinin olduğu ortamda bulunmamaya dikkat ediyorum. Kurallara uyup sağlıklı yaşamaya devam edelim. Tabi ki hepimiz hastalıktan dolayı stresliyiz, panik havası hakim. Yine de paniğe gerek yok kurallı ve düzenli bir şekilde hayatımızı yaşamaya devam edelim" diye konuştu.