Almanya'dan yaz tatili için Babaçay Mahallesindeki evlerine giden Ali Erel ve engelli eşi Meliha Erel, sel felaketine kahvaltı masasındayken yakalandılar. Evin sallanması üzerine engelli eşini de alıp hızla dışarı çıkan Ali Erel, o gün yaşadıklarını SABAH'a anlattı.
ÇAY İÇSEYDİK ÖLMÜŞTÜK
Ali Erel, "Sabah namazını kılar kılmaz kahvaltı yapalım dedik. Tam masaya oturduk daha bir yudum çay içmeden ev beşik gibi sallanmaya başladı. Eşimin de kolundan tuttum evden çıktık ve karşı tarafa geçerek canımızı zor attık. Evimin yıkılışını seyrettim. O çayı içseydik ölmüştük. Allah bunu böyle görmüş. Yapacak bir şey yok.Babaçay Mahallesinde komşularımız sele kapılıp hayatını kaybetti. Bu ev gitmiş mühim değil" dedi.
SADECE BİR ŞEMSİYE KALDI
Almanya'da yaşadığını ve 50 yıllık kazancının büyük çoğunluğunu bu eve yatırdığını söyleyen Ali Erel, "Evden çıkarken yanımıza bir tane şemsiye aldık. Bütün her şeyimizi gitti. Canımızı zor kurtardık.Şimdiki aklımız olsa dere kenarına 5 kuruş para verip ev yapar mıydık?" ifadelerini kullandı.
Devletin afetin yaşandığı ilk günden itibaren tüm birimleriyle afet bölgesine geldiğini ve yardıma koştuğunu söyleyen Erel, "Allah devletimize zeval vermesin. Devletimiz yanımızda, gece gündüz burada.
Su, ekmek gibi ihtiyaçlarımızı helikopterlerle indirdiler. İki gün sonra da mahsur kaldığımız yerden kurtardılar bizi. Böyle afetlerde devletin gücü yettiği kadar bakıyor. Yardım yok diyenler yalan söylüyor" diye konuştu.