ABD'nin New York kentinde yaşayan ve çizdiği resimlerle büyük dikkat çeken Küba doğumlu 101 yaşındaki sanatçı Carmen Herrera geç gelen ününe isyan etti. Çocukluğundan bu yana resimler çizen Herrera, ilk tablosunu 89 yaşındayken satmayı başardı.
Herrera, eserlerini "soyut, sert, basit ve renklerin cümbüşü" olarak tanımlıyor.
'CİDDİ ÖNYARGI VAR'
Fransız AFP haber ajansı ile İngiliz Guardian gazetesinin röportaj yaptığı soyut resimler çizen Herrera, "1915'te Küba'da doğdum. Bir dönem Paris'te eğitim aldım. Sonra Havana'ya geri döndüm ve hayatımın aşkı Jesse Loewenthal ile tanıştıktan sonra ABD'ye taşındım. 70 yıldır da New York'ta yaşıyorum. Çocukluğumdan beri resim yapıyorum ama eserlerim daha yeni Whitney Müzesi'nde sergilenmeye başladı" sözleriyle hayatını özetledi. "Bu kadar geç ünlenmem veya değerimin bilinmesinin arkasında ayrımcılık var. Sanat dünyası da olsa kadınlara karşı ciddi bir önyargı ve ayrımcılık yapılıyor. Bir galerinin sahibi bana açıkça 'Aslında tabloların beni büyüledi ama sana şans veremem, çünkü kadınsın' demişti" şeklinde konuşarak karşılaştığı zorlukları anlatan Herrera, hiçbir zaman pes etmediğini belirtti.
SIRRI SEVDİĞİ İŞİ YAPMAK
Her gün yeni eserler yapması gerektiği konusunda kendisini sürekli cesaretlendiren eşini 2000'de kaybeden Herrera, uzun yaşam sırrı olarak da "Düzenli olarak sevdiğin bir işi yapmak" tavsiyesinde bulundu. Şimdilik işitme sorunu yaşayan ancak genel itibariyle sağlığı yerinde olan 101 yaşındaki Herrera, hâlâ çizimine devam ettiği eserlerini ise "Soyut, sert, basit ve renklerin cümbüşü" olarak tanımlıyor.