İstanbul Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı'nın hazırladığı iddianamede vahşete giden süreç şöyle anlatıldı: Butym, Öztürkmen ve onun önceki evliliğinden olan 3 çocuğuyla birlikte yaşıyordu.
Butym bu durumdan rahatsızdı ve bu sebeple taraflar arasında zaman zaman tartışmalar yaşanıyordu. Bu geçimsizlik üzerine Hanna Butym olay tarihinden 5 ay önce evi terk ederek yakınlarının yanına gitti.
Öztürkmen bu süreçte eşinden haber alamadı. Butym artık birlikte yaşayamayacağı düşüncesiyle eşine boşanma davası açtı. Sonrasında ise kendisine zarar vereceğini tahmin ederek eşi hakkında 3 ay süreyle uzaklaştırma kararı aldırdı. Boşanma davası ve uzaklaştırma kararını öğrenen Öztürkmen öfkelenerek eşine ulaşmak için araştırmalar yapmaya başladı. Telefon ve sosyal medya gibi iletişim kanallarından eşine ulaşamayan Öztürkmen çocuğunun sosyal medya hesabından eşinin kız kardeşini takibe aldı.
Eşinin kız kardeşinin sosyal medya hesabında İstanbul'daki Aqua Florya alışveriş merkezinde çekilmiş fotoğraflarını görünce olay tarihinden bir gün önce AVM'ye gidip beklemeye başladı. İlk gün eşini göremeyen Öztürkmen ikinci gün olan 15 Ocak'ta da AVM'ye giderek beklemeye başladı. Öztürkmen eşi Hanna'yı kız kardeşi ve iki arkadaşıyla gördü. Öztürkmen, falçatayı çıkarıp eşinin göremeyeceği şekilde arkadan saldırarak kulağı ile burun arasındaki kısmı kesti.
İddianamede amacının Hanna Butym'i öldürmek olduğu anlaşılan şüphelinin ikinci darbesiyle Butym'in kulağı ile ağzı arasında kalan alanı kestiği, çevredekilerin şüpheliyi engellemeye çalıştığı sırada Öztürkmen'in falçatayı rastgele sallayarak eylemini tamamlamaya çalıştığı anlatıldı. Ayrıca şüphelinin uzun süreli takip, müştekiye ısrarlı ulaşma isteği, suçtan günler önce temin ettiği suç aleti ve olay sırasındaki davranışları göz önüne alınarak eylemin tasarlayarak gerçekleştirildiği de ifade edildi. Öztürkmen'in 'eşi tasarlayarak kasten öldürmeye teşebbüs' suçundan 13 yıldan 20 yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılması istendi. Bakırköy 22. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmaya tutuklu sanık Mesut Öztürkmen, Hanna Butym ve taraf avukatları katıldı.
"KİMSE İÇİN HAPİS YATILMAZMIŞ"
Duruşmada söz verilen tutuklu sanık Mesut Öztürkmen savunmasında 6 aydır bugünü beklediğini belirterek, "Eşim evden çıktı gitti ve 5 ay haber alamadım. Bütün sosyal medyalarından beni engelledi. Ukrayna'ya gittim geldim bulamadım. Kız kardeşi konum paylaştı. Bu eşim olacak kişinin İstanbul'da olduğunu anladım. Gittikleri alışveriş merkezine gittim ve bekledim, sadece konuşmak için bekledim. Başka hiç bir niyetim yoktu. Gelen olmadı. İkinci gün yine gittim. Bir saat bekledim. Oturduğum yerden kız kardeşi kocası sevgilisi olacak adam oturuyorlardı. 5 dakika onları izledim. Hanna'nın sevgilisi olacak kişinin saçını sakalını okşadığını görünce kendimi kaybettim. O adam yanında olmasaydı kesinlikle şiddet olmazdı. Bilerek yüzüne vurdum. Bana daha önce attığı mesajda yaşlı demişti çok dokunmuştu. O yaşlısın demesi, sonra onu başkasıyla görmem. Kendimi o an kaybettim. Öldürmek isteseydim yanımda bıçak götürürdüm. Aklımın ucundan geçmedi öldürmek. Maket bıçağını işte kullanırım. Genelde yanımdadır. Arkadan saçından tuttum sağ yanağından başının üst tarafına doğru iki hamle yaptım sonrasını hatırlamıyorum" diye konuştu.
Mahkeme başkanı, "Maket bıçağını nasıl soktun AVM'ye" sorusunu sanık şöyle cevapladı:"Avm'de almadılar maket bıçağını. Sadece HES kodunu sordular. Geçtim" diyerek savunmasına devam etti. Öztürkmen, "İlk eşim üç çocuğumu üstüme bırakıp başka birine gitti. Sosyal medyada tanışıp evlilik yapmak en büyük hatamdır. İnsan ne için evlenir mutlu olmak için. Ben bir gün bile mutlu olmadım. Pişmanım. Kimse için hapis yatılmazmış" dedi.
Sanık Hanna Butym'in beyanlarına tepki gösterince mahkeme başkanı tarafından duruşma salonundan dışarı çıkarıldı.
"YÜZÜMÜN YARISI ELİMDEYDİ"
Duruşmada Hanna Butym ise, 3 yıl evli kaldıklarını belirterek,"Olay günü yanımda olan Burak arkadaşımdı. Kız kardeşim ve eşi İstanbul'u gezmeye geldiler. Burak'ı gezdirmesi için çağırdık. 3 yıl evli kaldık. Bu olaydan 2 ay önce boşanma davası açmıştım ve Ukrayna'ya gitmiştim ama ona davayı korkumdan söylememiştim. Mesut birlikte yaşarkende tehdit ederdi. Mesajları da var. Beni öncesinde evden kovmuştu. Benden boşanırsan seni ve ailenden 4 kişiyi öldüreceğim diyordu. Boşanma davasında segbisten bile beni tehdit etti. Olay günü Alışveriş merkezine dışarı çıkmıştık. Arkadan geldi hiç bir şey söylemedi. Saçımı çok güçlü bir şekilde çekti ve 3 hamle yaptı. Elinde saçlarım kalmıştı. Şoka girdim. Çünkü yüzümün yarısı elimdeydi. Öleceğim diye korktum. İçerden çıkarsa beni gelip öldürür diye korkuyorum. Cinsel anlamda her defasında benimle zorla birlikte oluyordu. Ben ona hiç bir zaman yaşlısın yazmadım ve hayatımda kimse yoktu. Şikayetçiyim. Olaydan sonra yüzümde seyirme kaldı. Sağ kaşımı oynatamıyorum. Gözümü tam kapatamıyorum. Sağ yanağım hep uyuşuk tam hissetmiyorum" dedi.
Mahkeme heyeti, eksikliklerin giderilmesi için duruşmayı erteledi.