İstanbul Küçükçekmece Sefaköy Tevfikbey Mahallesi'nde 21 Ocak'ta Uygur Kurt'un evine giren 20 yaşındaki Yunus V., salondaki plazma televizyonu ve yatak odasındaki ziynet eşyalarını çaldı. Soygunun ardından polise giderek şikâyetçi olan Kurt'un çalıştığı kuyumcu dükkânına iki gün sonra tesadüfen gelen Yunus V., altın bozdurmak istediğini söyleyerek cebinden bir avuç yüzük ve küpe çıkarttı. Evinden çalınan ziynet eşyalarını tanıyan Uygur Kurt, altınları tarttıktan sonra Yunus V.'ye fiyat verdi. İkilinin fiyatta anlaşması üzerine Kurt, Yunus V.'ye kasada nakit kalmadığını ve para isteyeceğini söyledi. Ardından dükkân sahibine mesaj atıp polise haber vermesini istedi. Küçükçekmece Asayiş ekipleri tarafından gözaltına alınan ve eve girmediğini, altınları ise tanımadığı bir kişinin kendisine satması için verdiğini öne süren Yunus V. mahkemede delil yetersizliğinden serbest bırakıldı.
'RÜYA GİBİ BİR ANDI'
Ancak hırsızlıktan sabıkalı olan Yunus V.'nin iki olayda parmak izleri uyuştuğu için halen gözaltında tutulduğu, polisin kuyumcudaki kamera kayıtlarını da incelemeye aldığı öğrenildi. Ziynet eşyalarını alan Uygur Kurt, şunları söyledi: "Kuyumcuda maaşlı olarak çalışmaktayım. Bir müşterim sıkıştığı için yüzük ve küpelerini bozdurmuştu. Ben de ona 'Eline para geçince gelip benden geri al' demiştim. Yüzük ve küpeleri 3-4 ay evde sakladım. Müşteri gelmeyince eşime hediye ettim. Pazartesi günü bir müşteri gelerek altın bozdurmak istediğini söyledi. Cebinden çıkardığı keseden altınları tezgâha döktü. Rüya gibi bir olaydı. Çalınan altınlarım önüme dökülmüştü. Hemen patronum Şahine Aldemir'e mesaj atarak polise haber vermesini istedim. Ben de çay ikram ederek hırsızı oyaladım."