Tartışma sırasında Mensur, evde bulunan av tüfeğiyle boşandığı eşi ve kayınbiraderine ateş etti. Gamze Kuru başına, Ramazan Kuru da vücudunun çeşitli yerlerine isabet eden saçmalarla olay yerinde öldü. Olay sonrasında kaçan Yakup Mensur ise polisin çalışması sonucu yakalandı. Mensur, çıkarıldığı nöbetçi mahkemece tutuklanıp cezaevine gönderildi.
Yakup Mensur hakkında, 'tasarlayarak öldürme' suçundan iki kez ağırlaştırılmış ömür boyu hapis istemiyle Çorum 1'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde dava açıldı. Mensur, Cumhuriyet savcısına verdiği ifadesinde, şöyle dedi: "Yaklaşık 6 yıl kadar önce Gamze Kuru ile kaçarak evlendik.
Bu evlilikten şu anda 4,5 yaşında kız çocuğumuz var. Eşim Gamze olay gününe kadar yaklaşık 1 aydır bir pastanede çalışıyordu. Biz çocuğumuzun kreş parasını alabilmek için yaklaşık 1 yıl kadar önce anlaşmalı olarak boşandık. Ancak gerçekte aile hayatımız devam ediyordu. Olayın gerçekleştiği ev, eşim Gamze ve benim birlikte yaşadığımız evimizdi. Ben olay tarihinden önce yaklaşık 45 gündür İstanbul'da kurslarım olduğu için orada kaldım. Kursum bitince Çorum'a döndüm. Bizim eşim ile ilk 3,5-4 sene boyunca aramızda hiçbir problem yoktu.
Kayınbiraderim Ramazan Kuru'yu ben ağabeyim olarak gördüm. Onunla da bir problemimiz yoktu. Ancak son 1-1,5 yıldır Ramazan'ın bazı sözleri ile hareketleri beni rahatsız etmeye başlamıştı. Eşim ile aramın bozulmasına sebep olan da Ramazan Kuru'dur."
Olay günü sabah eve gittiğini ve eski eşiyle beraber kahvaltı yaptıklarını anlatan Yakup Mensur, "Kahvaltı esnasında Ramazan bana 'Yakup tüfeği al gel' dedi. Ben tüfeği dip odadan sakladığım yerden alıp geldim. Daha sonra bana 'Getirdiğin mermileri o tüfeğe doldur' dedi.
Yanımda getirmiş olduğum 6 tane av fişeğinden 4 tanesini tüfeğin içine koydum. Ramazan bize 'Siz çayınızı için ben bir kağıt kalem alayıp geleyim' dedi. Ben tüfeği bırakıp çay içmeye başladım, bu sırada eşim bana ağabeyi Ramazan'ı kastederek 'Kafasında bir şeyler dönüyor, sana birini vurduracak sakın yapma' dedi" ifadelerini kullandı.
Daha sonra odaya gelen Ramazan Kuru'nun elinde getirdiği kağıda bazı isimler yazdığını belirten Mensur, şöyle konuştu:
"Ben kendisine 'Ağabey bu isimleri bırak da sen; eşimle benim aram ne olacak, biz barışmak istiyoruz' dedim. Bana 'Sizin işiniz bitti, sizin bir daha barışma lüksünüz yok' dedi. Ve isimleri yazmış olduğu kağıdı bana vererek bana 'Sen bunları vur, ben sana da eşine de bakacağım' diye söyledi.
Ben ona 'Ağabey ben bu şahısları kesinlikle vuramam' diyerek itiraz ettim. Eşim de müdahale ederek 'Ağabey sen benim kocama ne yapmaya çalışıyorsun, o buraya barışmak için geldi, çocuk onu çok özledi, babasını soruyor' diye söyledi. Ramazan bana 'Ya sen onları vurursun ben sana, eşine, çocuğuna bakarım ya da karını kötü yola düşürürüm' dedi.
Bu laf benim çok ağrıma gitti, o andan itibaren benim gözüm döndü, 'Tamam ver vuracağım' dedim tüfeği elime aldım.O anki sinirimle elimde tüfek ile mutfaktan çıktım, ikisi benim arkamdan gelmeye başladılar, daha sonra onlara doğru döndüm. Ramazan holde idi. Gamze ise mutfakta idi, önce tüfeğin dipçiği ile mutfak kapısının camını kırdım, daha sonra Ramazan'ın omzuna ateş ettim, Ramazan yere yığıldı, o sırada Gamze mutfakta çığlık atıyordu. Ben o anda ne yaptığımı bilmiyorum, aldatılma hissi ve eşimin o hali gözümün önüne geldi, daha sonra ona da bir el ateş ettim." Mensur, pişman olduğunu bir anlık öfkesine yenik düştüğünü söyledi. Yakup Mensur'un tasarlayarak suç işlediği gerekçesiyle iki kez ağırlaştırılmış ömür boyu hapisle cezalandırılması talep edildi. Çorum 1'inci Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki davanın ilk duruşmasının Ağustos ayında yapılacağı belirtildi.