Onunki engel tanımayan bir kadının hikâyesi... Sema Can (36) bir kamu hastanesinde dünyaya geldi. Sarılığı vardı. Doktorlar, anne-babası Azize-Ali Can çiftine "Bir şey olmaz, atlatır" dedi. Taburcu edildiler ancak Sema sarılığı atlatamadı. Çift, bebeklerini 10'uncu günde hastaneye tekrar götürdü. Tetkikler sonucu bebeğin beyninde hasar tespit edildi. Vücudu kaskatıydı, eli ve ayağı tutmuyordu. O günden sonra bebek hep kontrol altında tutuldu. 9 yaşına geldiğinde ise Sema'nın hayatı değişmeye başladı. Çocuk, Metin Sabancı Spastik Çocuklar ve Gençler Rehabilitasyon Eğitim Merkezi'nde tedavi görmeye başladı. Burada egzersizlerle okumayı öğrendi. 15 yaşında bilgisayar klavyesine işaret parmağıyla bastı ve yazmaya çalıştı. Babasının bir engelliler fuarından satın aldığı bir aparat ise çenesiyle yazabilmesini sağladı. Konuşulanları duyabilen ancak konuşamayan Sema, artık yazarak konuşabiliyordu.
SOSYAL MEDYADA DA AKTİF
İlköğretim mezunu olan Sema, şimdi sosyal medyayı aktif olarak kullanıyor. Sema, hayranı olduğu sanatçılar Sezen Aksu, Kenan Doğulu ve Gökhan Özen'le iletişim kurdu. Konserlerine gitti, onlarla fotoğraflar çektirdi. Geçen yıl babasını kaybeden ve göğüs kanserine yakalanan Sema, zor bir dönem geçirdi. Annesi ve iki erkek kardeşinden güç aldı, yaşama sevincini hiç kaybetmedi hatta ailesine cesaret verdi. Ameliyat oldu ve kanseri yendi. Babasının hatıralarına sığındı. Halen Gaziosmanpaşa Fizik Tedavi Merkezi'nde tedavi gören Sema, şimdi liseyi ve üniversiteyi hedefliyor. Azmi, sabrı ve yaşam enerjisiyle her türlü sorunun üstesinden geldiğini vurgulayan Sema, şunları söyledi:
"Babamı geçen yıl kaybettim. Annem ve kardeşlerimle birbirimize daha çok sarıldık. Kanser hastalığına yakalandığımda annem ve kardeşlerimin kendilerini bıraktığını, gizli gizli ağladıklarını görüyordum. Ben onlara cesaret verdim. 36 yaşına geldim. Anneme 'Ben görüyorum. Benden gizli ağlıyorsun. Bu durum hem sana hem bana yaramaz. Güçlü olmamız, ayakta kalmamız lazım' diyerek cesaretlendirdim. Sonra operasyon geçirdim ve tümörü aldırdım. Şimdi çok iyiyim. Bundan sonraki hedefim lise ve üniversiteyi bitirmek. Hayalim ileride engelliler derneği kurmak. Onlara tecrübelerimi aktarmak, hayatın içinde olmalarına yardımcı olmak istiyorum. Azim, sabır olduktan sonra hiçbir engellinin aşamayacağı engel yoktur. Yeter ki engellileri engellemesinler."