Ankara'da üniversite öğrencisi Şule Çet'in (23) bir plazanın 20'nci katından şüpheli bir şekilde düşerek yaşamını yitirmesi ile ilgili davada mahkemeye sunulan bilimsel mütalaada, önemli bilgilere yer verildi. Erciyes Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Çağlar Özdemir tarafından hazırlanan raporda Şule'nin düştüğü yerin konumu, düşüş açısı ve ayakkabısının kolunun altında olmasının intihar şeklinde yorumlanmayacağını belirtildi.
Şule Çet'in düştüğü yer ile bina arasında 4 metre mesafe olduğu belirtilen raporda "Şule Çet'in, serbest düşme ile yatay planda yaklaşık 4 metrelik bir mesafeyi kat etmesi mümkün olmayıp, bu mesafenin kat edilebilmesi için Şule Çet'in başka kişi ya da kişilerce pencereden boşluğa doğru atılması ya da kendisini ittirmesi sureti ile bir hız kazanması gerekmektedir" denildi.
'YETERLİ ZAMAN YOK'
Rapordaki uzman görüşüne göre Şule Çet'in, iddia edildiği biçimde pencereden aşağıya sarkması ve Çağatay Aksu'nun onu düşmeden yakalamaya çalışmasının mümkün olmadığı, sanığın Çet'i koşup havada yakalaması için yeterli zaman bulamayacağı belirtildi. Şule Çet'in iddia edildiği gibi kendini aşağıya bırakma çabası içinde olması halinde, ya 'ellerini pencereye koyup kafası pencere aralığına girecek şekilde zıplaması ya da daha kolay bir şekilde pencere önündeki sehpaya çıkarak benzer bir eylemde (bir nevi balıklama tabir edilen atlama pozisyonu) bulunması' gerektiği kaydedildi.
BÜYÜK ÇELİŞKİ VAR
Mütalaanın sonuç ve kanaat bölümünde davanın seyrini etkileyebilecek önemli tespitler yer aldı. Sanık Çağatay Aksu'nun olayın meydana geliş şekliyle ilgili anlatımları ile olay yerinde elde edilen bulgu ve tespitlerin birbiriyle çeliştiğine dikkat çekildi. Şule Çet'in düşüşüyle ilgili bilimsel değerlendirmelerde de bulunulan raporda, Çet'in düştüğü yere ancak kişi ya da kişilerce binadan atılması veya itilmesi durumunda ulaşabileceği belirlendi.