Dünyanın önemli turizm destinasyonları arasında bulunan Muğla'nın Bodrum ilçesinde yerleşik yabancılar, Türkiye'de yeni tip Koronavirüs (Kovid-19) salgınıyla mücadele kapsamında alınan tedbirlerle kendilerini güvende hissediyor.
Tarihi dokusu, doğal güzellikleriyle Türkiye'nin önemli turizm merkezlerinden Bodrum, yabancılar tarafından da yaşamak için tercih edilen yerler arasında bulunuyor. Kovid-19 sürecinde de ülkelerine dönmek istemeyen yabancılar, alınan tedbirler ve sunulan hizmetlerden memnuniyet duyuyor. Kendisini "Bodrum hayranı" olarak nitelendiren 4 çocuk 6 torun sahibi emekli reklamcı İngiliz vatandaşı Dawn Marshall (60), AA muhabirine, ilk kez 24 yıl önce tatil için geldiği ilçeye hayran kaldığını, 16 yıl önce buraya yerleşme kararı aldıklarını söyledi.
"KOVİD-19 TEDBİRLERİNİ TAKDİR EDİYORUZ"
Türkiye'de yaşamaktan çok hoşlandıklarını, kendilerini burada güvende hissettiklerini aktaran Marshall, ilçede eşiyle emeklilik hayatı sürdüklerini dile getirdi. Salgın ilk başladığı anlarda İngiltere'de olduklarını ancak orada durumun çok kötü olduğunu anlatan Marshall şöyle devam etti:
"Türkiye'de kendimizi daha güvende hissedeceğimiz için buraya geldik. Burada herkes maske ve mesafe kurallarına dikkat ettiği için biz de güvende olduğumuzu düşünüyoruz. Marketler açık ve alışverişlerimizi rahatlıkla yapabiliyoruz. Bundan dolayı da çok mutluyuz. Özellikle kısıtlamalarda alınan tedbirleri de çok takdir ediyoruz. Artık burası bizim vatanımız ve Türkiye'den ayrılmayı hiç düşünmüyoruz."
"TÜRKİYE BANA KENDİ ÜLKEMDEN DAHA YAKIN GELİYOR"
İngiliz vatandaşı Norman Marshall (69) Türkiye'de her şeyin çok düzgün ve yolunda gittiğini dile getirdi.
Bodrum'da yaşayan arkadaşlarının da bu durumdan çok memnun olduğuna işaret eden Marshall, "Belediyenin ve devletin aldığı tedbirler de gayet yerinde ve yeterli olduğunu düşünüyorum. Türkiye'yi çok seviyoruz." dedi. Rus vatandaşı hayvan eğitmeni Ekaterina Chirkunova (34) da 6 yıldır Yalıkavak Mahallesi'nde yaşadığını bildirdi. Gençliğinde tatil için geldiği Bodrum'u çok sevdiğini, buraya yerleşmeye karar verdiğine değinen Chirkunova, "Kendimi burada alınan tedbirlerle evimde gibi hissediyorum. Gerçekten cennet gibi bir yerde yaşıyoruz diyebilirim. Türkiye bana kendi ülkemden daha yakın geliyor." ifadesini kullandı.
"TÜRKİYE GERÇEKTEN BENİM BİRİNCİ VATANIM GİBİ"
Chirkunova, Kovid-19'a ilişkin alınan tedbirleri görünce mutlu olduğunu belirterek şöyle konuştu:
"Bence alınan tedbirler gayet yerinde. Bazı ülkelerdeki gibi kaotik değişiklikler yapılmıyor. Bazı ülkelerde iş yerleri tamamen kapatılıyor ama burada en azından insanlar iş yapmaya devam edebiliyor. Kısıtlamalar sayesinde vaka sayılarında azalmalar oldu. Kararlar işe yarıyor, hatta vaka sayıları da burada her geçen gün düşüyor. Bizim normal hayatımız ise devam ediyor. Biz dışarıya çıkabiliyoruz, yürüyebiliyoruz. ABD, İngiltere, İspanya'da yaşadım. Ama benim evim burası, burada huzur buldum. Türkiye gerçekten benim birinci vatanım gibi. Bunu kalbimin içinde hissediyorum. Türk yemeklerini de çok seviyorum."
"TÜRKİYE SALGIN SÜRECİNE İYİ REAKSİYON GÖSTERDİ"
İngiliz uyruklu Claire Fazla (44) da Türkiye'ye hayat şartlarının güzel olduğunu dile getirdi. Ancak salgın süresince daha çok evde zaman geçirmeyi tercih ettiğini vurgulayan Fazla şunları kaydetti: "Türkiye salgın sürecine iyi reaksiyon gösterdi. Tedbirler anlamında İngiltere'den daha iyi diye düşünüyorum. Maske, mesafe ve hijyen konusundaki yaptırımlarıyla da başarılı. Maske verilmesi, takmayanlara da ceza kesilmesi caydırıcılık için önemli. Türkiye bizim için çok önemli bir yer. Burada çok güzel arkadaşlıklar kurdum. İyi alışveriş merkezleri ve hastanelerin olması gayet güzel. Artık Türkiye'den başka bir yerde yaşayabilir miyim bilemiyorum."
Turizm sektöründe çalışan iki çocuk annesi Rus vatandaşı Victoria Salmina (49) da ilçeye 4 yıl önce yerleştiğini, burada yaşamaktan çok büyük keyif aldığını söyledi. Türk insanının çok sıcak kanlı ve saygılı olduğuna işaret eden Salmina, "Türkiye'de 22 yıldır yaşıyorum, Bodrum'a 4 yıl önce tatil için gelmiştim ve buraya taşınmaya karar verdim. Bodrum'da çalışmaya başladım, sonra da ev aldım. Salgınla ilgili gerekli tedbirlerin iyi şekilde alındığını düşünüyorum. Herkes gibi maske, mesafe ve hijyen kurallarına uyuyorum. Burada Kovid-19'a karşı kendimi güvende hissediyorum. Türkiye artık benim ikinci vatanım. Bodrum'u da çok seviyorum." dedi.