Parlar, AA muhabirine yaptığı açıklamada, şu anda yaklaşık 70 bin solucanın olduğunu söyledi. Solucan gübrelerinin özellikle organik ve verimli olması nedeniyle tarımda daha çok kullanılması gerektiğini belirten Parlar, şunları kaydetti:
"SOLUCANLAR BENİM İÇİN ELMAS DEĞERİNDE"
"Amacım, organik tarıma destek vermek. Solucanların gübresinden faydalanıyoruz. Bu gübre özellikle seralar başta olmak üzere tarımın her alanında kullanılabilir. Organik tarımın ülkemizde daha yaygınlaşması için solucan gübresine ihtiyaç var. Bunlara 'solucan' deyip geçmemek gerekiyor. Bunlar benim için süper kahramanlar, hepsi birer altın, birer Elmas değerinde. İnşallah balkonda başladığım işi, daha çok çiftçiye ulaşıp büyük bir tesis kurarak geliştireceğim."
Gübreyi daha iyi nasıl elde edebileceği yönünde araştırmalarda bulunduğunu anlatan Parlar, yaptığı işi gören yakınlarının önce kendisini ciddiye almadığını ancak farkı görünce hak verdiklerini ifade etti.
"VERİMİ ARTIRIYOR"
Kimyasal gübrelerin toprağa zarar verdiğine dikkati çeken Parlar, "Ülkemiz tarıma elverişli olmasına rağmen üreticiler kimyasal gübre kullanarak topraklarımıza zarar veriyor. Organik gübre kullanılarak hem verim artırılabilir hem de topraklar korunabilir. Solucan gübresini her yıl yüzde 10 eksilterek 5 yılın sonunda tamamen organik, tamamen doğal toprağa kavuşabiliriz" diye konuştu.
"PİS İŞ DİYORDUM..."
Anne Hatice Parlar da ilk zamanlarda oğlunun işine ilk önce pek sıcak bakmadığını ifade etti.
Saksıda yetiştirdiği biberlerde gübreyi kullandıktan sonra farkı görünce oğlunu desteklemeye başladığını belirten Parlar, "Gübreyi deneyince çok şaşırdım. Gübre kullandığım saksıdaki biberler diğer saksıdakine göre erken çıktı, hem de daha çok. Önce 'pis iş' diyordum ama şimdi fikrim değişti" dedi.