İzmir 8. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen duruşmaya, tutuklu sanık Serbes, müşteki Ahmet Mert Özçelik ile taraf avukatları katıldı.
"BU BİRA ŞİŞESİNİ KİM KOYDU!"
Mağdur ailenin avukatı Mustafa Tırtır, bir önceki duruşmada sanık avukatının "Kazada hayatını kaybeden ailenin o araçları dışında bir araçları daha varmış, kaza yaptıkları araca göre daha yeni. Yeni model araçlarıyla gelselerdi bu kadar ağır şartlar oluşmazdı." ve "Bu bira şişesini kim koydu." şeklindeki ifadelerinin müvekkilini ve yakınlarını üzdüğünü söyledi.
"ALKOLMETREYE ÜFLEMEDEN KAÇTI"
Tırtır aynı zamanda karşı taraftan bir pişmanlık ve samimiyet göremediklerini dile getirerek, "Kenan Doğru, Emrah Serbes'in yerine geçiyor. Adalet yanıltılıyor. Tanığın biri 'Serbes'ten alkol kokusu aldım' diyor. Kenan Doğru 'Alkol kokusu almadım' diyor. Alkolmetreye üflemeyerek kaçan sanıklara vicdanları rahatlatan bir karar bekliyoruz." dedi.
DURUŞMAYA SEGBİS'LE BAĞLANDI
Tutuklu sanık Serbes, SEGBİS'le bağlandığı Menemen Cezaevi'nden yaptığı savunmada, olaydan dolayı çok üzgün olduğunu belirterek, telafisi mümkün olmayan bir felakete neden olduğunu söyledi.
Ömrü boyunca bu yükü taşıyacağını belirten Serbes, şu savunmayı yaptı:
"Hızım 130 kilometreden fazla değildi. Yağıştan sonra hızımı düşürdüm. Öndeki araca arka sağ tekerlekten çarptım. Ortadan çarpsaydım bu kadar savrulmazdım. Yeşil reçeteli ilaç kullanmadım. Dikkat dağınıklığı problemim olduğu için aldığım ilaç var. Ben o ilacı sabah 11'de aldım. Kaza ertesi sabah oldu. İlacım araç kullanmaya mani değildir. Aksine dikkat toplayıcıdır, uyuşturmaz. Ailemde kalp hastalığı vardır. Aspirin kullanırım. Kenan'ın 'İlaç kullanırken gördüm' dediği odur. Olay günü alkol kullanmadım. Kazanın nedeni alkol değildir. Asli kusurlu olduğumu kabul ediyorum.
BU KAZA KESİNLİKLE BENİM YÜZÜMDEN OLMUŞTUR.
Yol kaygan ve eğimliydi. Önümdeki aracı rampanın arkasından gördüm. Cezam neyse çekmeye razıyım. Telafisi mümkün olmayan bir felakete neden oldum. Avukatımın söylediği söz nedeniyle çok üzgünüm. Kesinlikle yanlış anlaşıldı. Ben işçi çocuğuyum. Bu hususta çok üzgünüm. Posta gazetesine yazdığım mektup o psikolojiyle yazılmış bir mektuptu. Basın delilleri yok ettiğimi söylediği için yazılmış bir mektuptu. Teslim olmamın bir oyun olduğu söyleniyordu. Olay günü teslim olsaydım keşke. Özür diliyorum. Bana 'Sorumsuz, bencil, bir aile senin yüzünden yok oldu' diyebilirsiniz ama bana 'Alkollü ve ilacın kontrolü altındaydı' diyemezsiniz. Ne söyleseler yeridir. Onların yüzüne bakmaya yüzüm yok. Cezam neyse verin. Cezamı çekmeye razıyım."
KAZA
İzmir-Aydın Otoyolu'nda 22 Eylül 2017'de, Emrah Serbes'in kullandığı 34 NT 5005 plakalı otomobil, Torbalı kavşağı yakınlarında, Ayhan Özçelik (59) idaresindeki 34 TV 9335 plakalı otomobile arkadan çarpmıştı. Kazada sürücü Özçelik ile 16 yaşındaki kızı Zeynep olay yerinde, eşi Nilgün Özçelik ise kaldırıldığı hastanede 12 gün sonra yaşamını yitirmişti.
Emrah Serbes'in neden olduğu kazada anne Nilgün Özçelik de öldü
Kazadan sonra 34 NT 5005 plakalı otomobili kendisinin kullandığını söyleyen Kenan Doğru tutuklanmıştı.
Emrah Serbes, Torbalı Cumhuriyet Savcılığının Doğru'nun emniyet kemeri izi tespiti için aldığı karar ve Karayolları 2. Bölge Müdürlüğünden araçların ortalama hızının tespiti için gişelere giriş saatleri ve sürücülerin belirlenmesi için güvenlik kamera görüntülerini istemesi üzerine otomobili kendisinin kullandığını söyleyerek 28 Eylül 2017'de teslim olmuş, ardından tutuklanmıştı.
Ayrıca genişletilen soruşturma çerçevesinde Serbes'in aracında boş bira kutusu, aracın yanında da viski şişesi bulunduğu belirtilmişti.
İzmir Cumhuriyet Savcısı Mehmet Oğur tarafından hazırlanan ve yazar Emrah Serbes için "bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümüne neden olmak" suçundan hakkında 22,5 yıla kadar hapis cezası istediği iddianame, İzmir 8. Ağır Ceza Mahkemesince kabul edilmişti.