Antalya'nın Döşemealtı ilçesinde 1,5 yıldır haber alınamayan 55 yaşındaki Süleyman Eken'in ceset parçalarının, müstakil evin bahçesindeki fosseptik çukurunda bulunması olayıyla ilgili Oktay Yılmaz (51) ve kardeşi Mehmet Yılmaz (46) tutuklandı. Fosseptik çukurunda bulunan kol ve bacakların DNA testi sonucu Eken'e ait olduğu belirlendi. Polis bir aydır ceset bulma köpeği Melo ile yaptığı aramada ormana atıldığı iddia edilen Süleyman Eken'e ait gövde ve başı bulunamadı.
ANNESİ İHBARDA BULUNMUŞTU
Muratpaşa ilçesi Deniz Mahallesi'nde yaşayan Süleyman Eken'den haber alamayan Diyarbakır'daki anne Sultan Akhan, 13 Ocak 2020 tarihinde Silvan Emniyet Müdürlüğüne oğlu hakkında kayıp başvurusu yaptı. Antalya polisi yaptığı araştırmada Süleyman Eken'in öldürülmüş olabileceği şüphesi üzerine Asayiş Şube Müdürlüğü Cinayet Büro Amirliğince kurulan özel ekip, güvenlik kamerası ve cep telefon kayıtlarını incelemeye aldı.
FOSSEPTİK ÇUKURUNDA BULUNDU
Cinayet masası ekipleri kayıtlardan Süleyman Eken'in en son kadın kuaförü Oktay Yılmaz ile görüştüğünü belirledi. Ekipler Eken'in telefon sinyalinin son olarak Döşemealtı ilçesi Çıplaklı Mahallesi 412 Sokak'taki müstakil evden geldiğini de tespit etti. Ardından teknik ve fiziki takip başlattı. Anneleriyle yaşadığı tespit edildi. Evinin çevresinde arama yapıldı, iş makineleriyle kazı gerçekleştirildi. Kadavra köpeği "Melo" ile yapılan aramada Eken'in kol ve bacakları evin bahçesindeki fosseptik çukurunda bulundu.
İTFAİYE EKİPLERİ ÇIKARDI
Cinayet masası ekipleri itfaiyenin desteğiyle çukurdan cesedin parçalarını çıkardı. Ancak kafatasına erişemedi. Cesedin kafasına ulaşamayan ekipler, evin karşısındaki ormanlık alan kenarındaki toprak yığınlarında ve makilik alanda iş makinesiyle arama yaptı. Diğer taraftan bir iş makinesi de evin bahçesindeki çukurda kafayı aramaya devam etti. Olay yeri ve savcılık incelemesinin ardından ceset Antalya Adli Tıp Kurumu morguna kaldırıldı. Süleyman Eken'in ailesinin avukatı Hüseyin İlerioğlu yapılan DNA testi sonunda kol ve bacakların müvekkili Süleyman Eken'e ait olduğu söyledi. Ağır ceza avukatı İlerioğlu kol ve bacakların Eken'in yamkınları tarafından alınarak Diyarbakır'a götürülüp toprağa verildiği de kaydetti.
KAFATASI VE GÖVDESİ BULUNAMADI
Ceset bulma köpeği Melo ve cinayet ekiplerini 3 gün süren aramasında Süleyman Eken'in kafatasını bulunamadı. Ekipler ayrıca cesedin kafa ve göğüs kafesi bölümüne ulaşamadı. İki zanlı ise Süleyman Eken'i kendilerini öldürmediklerini olayla ilgili bir bilgilerini bulunmadığını söyledi. Polis ayrıca Süleyman Eken'in telefonun en son sinyal verdiği Muratpaşa ilçesi Doğu Garajı bölgesinden Yılmaz kardeşlerin içi dolu çuvalı otomobile koydukların MOBESE kamera görüntülerinden tespit etti. Döşemealtı ilçesine kol ve bacakların bulunduğu adrese geldiklerini ise HTS ve PTS ile belirledi.
SAVCI İDDİANAME DÜZENLEDİ
Yaşanan korkunç cinayetin ardından cinayet savcısı tarafından düzenlenen 26 sayfalık iddianame 5'inci Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edildi. Savcı iddianamesinde öldürülen Süleyman Eken'in Oktay Yılmaz'a para verdiğini ve her hafta da kendisinden faiz aldığına yer verdi. Oktay Yılmaz'ın ödemelerde gecikmesi üzerine Süleyman Eken ile arasının açıldığı Borcunu ödediği senedi geri alamadığı için ikilini arasını açılması üzerine 09 Ocak 2020 günü Oktay Yılmaz'ın iş yerine gittiği, ardından kardeşi şüpheli Mehmet Yılmaz'ı çağırdığını kaydetti. Süleyman Eken'in yılmaz kardeşler ile iş yerinde saatlerce kaldıklarını da yer veren cinayet savcısı, "Süleyman Eken'in telefonunun aktif olduğu, üç saat kadar sonra maktulün telefonunun kapandığı, bu sırada her iki şüphelinin maktulü burada alıkoyarak maktuldeki şüpheli Oktay Yılmaz'a ait senetleri alıp imha ettikleri, maktulün üzerindeki parası ve eşyalarını zorla aldıkları, maktule cebir ve şiddet uyguladıkları ve maktulü bilinmeyen bir şekilde öldürdükleri, ertesi gün içerisinde plan yaparak şüpheli Mehmet Yılmaz'a ait uygun panelvan tarzı araç ile cesedi Döşemealtı ilçesinde bulunan annelerinin evine birlikte götürdükleri, burada cesedi parçalara ayırmak sureti ile kol ve bacaklarını kendilerine ait bu evdeki foseptik çukuruna gömdükleri, cesedin kesilen diğer parçalarını ise tespit edilmeyen ve bütün aramalara rağmen bulunamadığını kaydetti. Cesedi Döşemealtı ilçesine götürerek parçalayıp kaybettikleri ancak titizlikle yürütülen soruşturma sonucu kol ve bacaklarının evlerine ait bahçelerindeki foseptik çukurunda bulunduğu, DNA incelemesi sonucu Süleyman Eken'e ait olduğunun tespit edilmiştir" denildi. 26 sayfalık iddianame sanıkların Canavarca hisle insan öldürmek suçundan ağırlaştırılmış müebbet ve gasp suçundan" cezalandırılmasını istedi. 5'inci Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edildi.
SEGBİS BAĞLANTISI KURULAMADI
Antalya 5'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen ilk duruşmaya tutuklu sanıklar Oktay ve Mehmet Yılmaz kardeşlerin avukatları hazır bulundu. Şikayetçi bölümünde ise anne sultan Akhan ile avukatı Hüseyin İlerioğlu hazır bulundu. SEGBİS bağlantısındaki sorun nedeni ile mahkemeye bağlanamayan iki kardeşin savunmaları bir sonraki duruşmaya kaldı. Mahkemede ifade veren Mehmet Yılmaz'ın eşi cinayet hakkında bilgisini olmadığını söyledi. Duruşma ileri bir tarihe ertelendi.
OĞLUMUN ENAZINDAN MEZARI OLSUN
Duruşma sonrası konuşan anne Sultan Akhan, "Benim oğlumun gövdesi ve baş kısmı hala yok. Buradan katile sesleniyorum. Onlardan tek ve son isteğim. Oğlumun gövdesini ve baş kısmını nereye gömdüğünüzü söyleyin. Oğlumun en azından mezarı olsun. Gidip dua edeyim. Sizlere yalvarıyorum. O benim bir tek oğlumdu" diye feryat etti. Anneni avukatı Hüseyin İlerioğlu ise "Adaletin tecelli edeceğine inancımız tam" diye konuştu.