MURAT ÖZBOSTAN (Sabah Gazetesi Spor Müdür Yardımcısı): OPERASYON 2005-2006'YA MI GİDİYOR?
Şike operasyonunun akışı sanki geriye doğru da işlemeye başladı. Ben bunu hissediyorum. Galatasaray Kulübü için yapılan aramada bir mektup, bir belgeden bahsediliyor. Bu belgenin de Bülent Tulun'da olduğu iddia ediliyor. İçeriğini bilmiyoruz ama 2005-2006 sezonuyla ilgili olduğundan bahsediliyor. O dönem Fenerbahçe son maçta Denizli'de şampiyonluğu kaybetmişti. Galatasaray da şampiyon olmuştu. Bülent Tulun, Başkan Ünal Aysal ile göreve gelmiş bir isim. Fatih Terim kendisini Florya'da istemediği için ofisini Florya'dan taşımıştı. Tulun geçmişte de G.Saray'da görev yapmıştı. "Galatasaray Kulübü de şike operasyonunun içine girdi" demek şu an için doğru bir tanı olmaz. Her şey çok yeni ve taze.. Gün içinde özellikle Bülent Tulun'un yapacağı açıklama bizler için çok önemli.
FATİH KUŞÇU (Ahaber Spor Müdürü): ŞİKEDE 3-4 YIL ÖNCEKİ MAÇLARA GİDİLDİ
G.Saray'ın şike operasyonunda adının geçmesi kulübün aranması, Bülent Tulun'un evinin aranması değil asıl çarpıcı unsur. Burada dikkat çekici nokta operasyonun geriye dönük işlediğini görmektir. 6-7 ay önce başlayan bir soruşturmadan bahsedilmişti hep. Oysa şimdi 3-4 yıl önceki maç sonuçları ve ilgili iddialarda araştırılıyor. Bu operasyonun başından bu yana en önemli vurgumuz vicdan muhasebesi üzerineydi. Fenerbahçe, Beşiktaş, Trabzonspor ve şimdi de Galatasaray yani Türk sporunun ağabeyleri kamu vicdanını rahatlatacak yanıtlar için kapıları sonuna dek açmalı, ne varsa ortaya dökmeli somut bir şey ortaya çıkmazsa da bu konularda kahve muhabbetleri yapmaya son verilmeli.
BÜLENT TİMURLENK (Sabah Gazetesi Spor Yazarı): TÜRK FUTBOLUNDA KESTİRME YOLU SEÇENLER BİR AYDIR MANŞETLERDE
Biz yıllardır "dörtlü savunma, iki ön libero, 10 numara öldü, çift santrfor" diye yorum yaparken , Türk futbolunda kestirme yolu seçenler bir aydır manşetlerde. Türkiye'de her kulüp adının şüpheli olarak geçtiği yerde sorgulanmalı. Kimler suçluysa, kimler bu oyuna ihanet ettiyse ortaya çıkmalı. Galatasaray'daki aramanın ve Bülent Tulun isminin ön plana çıkması önceki gün gazeteci Tahir Kum'un verdiği ifade sonrasında akıllara 2006 yılının son haftasını getiriyor. Lakin "5 yıldır elinde belge var" denilen gazeteci Tahir Kum bu belgeleri neden çalıştığı gazetelerde açıklamamış, haber yapmamış? Herkes elindeki belgeyi, kanıtı savcıya versin, bu dava bir an önce sonuçlansın. Futbolu sevenler de sevdiklerine kavuşsun.