Niye oynamıyor?
İki kelimeyle söylüyorum: Orhun anlamıyor.
Türkiye Basketbol Takımı'nın koçu yok.
Böyle bir kadro, ancak bu kadar kötü yönetilebilir.
Öncekileri geçtik; Almanya maçı...
Arayı açmışız. Nowitzki, o Türkiye düşmanı hakemlerin cart curt çaldığı faullerle ikinci çeyreğin ortasında üçleyip biz açık ara öndeyken kenarda.
Bunun anlamı şu: Türkiye maçı koparır, gider.
Ama Orhun Ene, Nowitzki'li Almanya'yı niye ezdiğimizin farkında değil. Bir türlü itibar etmediği iki uzunlu beşi, belki de Kaman ve Nowitzki'ye karşı savunma yapmak için (asla hücum düşüncesiyle değil) tercih etmiş, iki uzunumuzun hücumda ve savunmada pota altında Almanlar'ı nasıl ezdiklerini, Türkiye'ye nasıl bir hücum gücü sağladıklarını görmüyor. Nowitzki kenara alınır alınmaz, Enes'i kenara aldı. Ve Nowitzki kenarda otururken Almanya yetişti. Orhun Ene, hala olup bitenin farkında değil. Enes'i maç sonuna kadar unuttu zaten. Bu mudur koçluk? Bu bir...
İki... Nowitzki, 4 faulle kaç dakika oynadı...
Bu ne demek? Alman takımının en büyük gücü, savunmada yok, pota altında yok. Geleni geçeni seyrediyor. Bunu değerlendirmez mi bir koç? Ömer Aşık, son çeyrekte pota dibinde sayı rekoru kırdı.
Ribaund alıp ikinci topu kullanarak. Nowitzki'nin pota dibinde kimseye elini sürmediği bu dakikalarda biz içeriye top geçirmeyi de beceremedik, içeriye dalmayı, içeriyi zorlamayı da deneyemedik. Bu mudur koçluk?
Üç... Ömer Aşık, tek başına ikinci toplarda umudumuzu ayakta tutmaya çalışırken fark iki sayıya iniyor. Adını duymadığım Schwethelm diye biri bomboş bir üçlük atıyor. Fark beşe çıkıyor.
Şimdi; bu dikkatsizlik olabilir. Gözden kaçabilir.
Adama önem vermemek olabilir. Ama maçın bitmesine artık çok kıymetli dakikalar varken, bir adamın bunu üç defa yapmasına izin verilir mi? Sıradan bir adam bizi üç defa yendi maçın son üç dakikasında. Bu nasıl koçluk?
TURGAY DEMİREL'İN İNADI
Turgay Demirel'in akıl almaz inadı, "Her şeyi ben bilirim. Ben yaparım" inadı işleri bu noktaya getirdi. Şimdi mucize edebiyatları var spor sayfalarında...Yarın bu mucizeler gerçekleşirse, bu mucize edebiyatçıları bütün sözlerini unutacaklar, bu defa Orhun Ene ve 12 Dev Adam destanları yazacaklar. Tıpkı, 12 Dev Adam'ın kendileri ve koçlarıyla değil, Büyük Britanya'nın lütfuyla bugün burada olduğunu unuttukları gibi.
ANİBAL YOK Kİ!
Ünlü bir şiiri hatırlıyorum: Öyle bir tablo ki Görse şaşar Anibal. Ördeklerden bir filo Bir de kazdan amiral. Ama manzaraya bakıp şaşan Anibal yok ortada...