"ZULMÜN OLDUĞU YERDE DEMOKRASİ OLMAZ"
Erdoğan, zulmün olduğu yerde demokrasinin olmayacağını vurgulayarak, "İnsan hayatının hiçe sayıldığı yerde hak ve özgürlükten söz edilemez. Savaşın, çatışmanın, ölümün olduğu yerde bu kavramların hiçbirinin anlamı yoktur" dedi.
Bugün dünyada, özellikle de bölgede maalesef zulmün ve ölümün var olduğunu, insanın yok sayıldığını, ne yazık ki çıkar mücadeleleri olduğunu belirten Erdoğan, şöyle konuştu:
"Bu çatışmalar ortamında bir gençliğin eğitim ve öğretimini düşünün. Bu ortamdan en çok zararı da burada daha iyi eğitim alabilmeleri konusunda neler yapabileceğini konuştuğumuz çocuklar görmektedir. Daha bir kaç gün önce Suriye'nin Rakka şehrinde bir lise uçaklar tarafından bombalandı, onlarca öğrenci orada hayatını kaybetti. Yine bir kaç gün önce Nijerya'da bir okula düzenlenen saldırıda 40 öğrenci hayatını kaybetti. Buradan bir kez daha, sizler aracılığıyla tüm dünyaya seslenmek istiyorum. Kaynağı, gerekçesi, yöntemi ne olursa olsun her türlü terör eylemini şiddetle kınıyorum. Masum insanlara, çocuklara, kadınlara yönelik saldırıların, onları öldürmenin, onlara zarar vermenin hiçbir inançta, hiçbir ideolojide, hiçbir anlayışta asla yeri yoktur, olamaz.
Masumu, çocuğu öldüren şu anda işte komşumuz Suriye'de Esed'se en büyük zalim odur. Masumu, çocuğu öldüren şu veya bu örgütse, Esed'den hiçbir farkı yoktur, Adı Müslümanmış.... Hayır, İslam'da terorist olamaz. İster El Kaide olsun, ister şu olsun, bu olsun. Bunların hepsini biz kınıyoruz, lanetliyoruz. Çünkü İslam bir barış dinidir ve bunun en önemli kutlu ilkelerinden bir tanesi, 'bir insanı öldüren tüm insanlığı öldürmüş gibidir.' Bu ilkeden hareketle kimsenin böyle bir yetkisi, böyle bir hakkı yoktur. Bu tavır, bu duruş her şeyden önce bir defa barışa yönelik olmalıdır ve aynı zamanda bu insan olmanın da gereğidir."
"SORUNLARIN GERİSİNDEKİ EN ÖNEMLİ SEBEP; EĞİTİM"
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, insanı yaradılmışların en şereflisi olarak gören, insanı yaşatmakla ancak devletin yaşayabileceğine inanan bir anlayışın sahibi olarak, sivillere, bilhassa da çocuklara ve kadınlara yönelik her türlü saldırıyı lanetlediklerini anlatarak, şöyle devam etti:
"Bu tür insanlık dışı yollara tevessül eden herkes bizim karşımızdadır. Biz işte bunun için Esed rejimine karşı çıkıyoruz. Biz işte bunun için Filistinli mağdur ve mazlum kardeşlerimizin yanındayız. Biz işte bunun için tüm Afrika'yla, Mısır'la, Somali'yle, Myanmar'la, Pakistan'la, Afganistan'la, Balkanlarla ilgileniyoruz. Buralarda yaşanan sorunların gerisindeki en önemli sebeplerden birinin de eğitim olduğunu, eğitimin farklı biçim ve boyutlardaki eksikliği olduğunu biliyoruz."
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, dünyanın, bir yanda refahın ve tüketimin, diğer yanda sefaletin ve zulmün sınırları zorladığı bir iklimde yoluna daha fazla devam etmesinin mümkün olmadığını belirtti.
Başbakan Erdoğan, Milli Eğitim Bakanlığının ev sahipliğinde düzenlenen OECD Eğitim Bakanları Gayriresmi Toplantısı'nın açılışında yaptığı konuşmada, dünyada yaşanan sorunların gerisindeki en önemli sebebinden birisinin eğitim ve eğitimin farklı biçim ve boyutlardaki eksikliği olduğunu ifade etti.
Kendini tanımayan, içinde yer aldığı medeniyetin ufkundan bihaber yaşayanların, dünyayı tanımayan insanların, maalesef koyu bir taassup ve şartlanmışlıkla akıl almaz vahşetlere girişebildiğini anlatan Erdoğan, kötü gidişe son verme, insanlığı topyekün vicdanla adaletle hakla tanıştırma konusunda en önemli görevin eğitimcilere, eğitim bakanlarına, eğitim politikalarını belirleyen karar vericilere düştüğünü dile getirdi.