Üçüncü KCK davasına dün devam edildi. Aralarında gazetecilerin de bulunduğu 35'i tutuklu, 1'i firari 44 sanığın yargılandığı davada dün taleplerle ilgili kararını açıklayan İstanbul 15. Ağır Ceza Mahkemesi, sanıkların Kürtçe savunma isteklerini 24 Temmuz 1923 tarihli Lozan Barış Anlaşması'na atıfta bulunarak reddetti. Bu kapsamda, Lozan Antlaşması'na göre "Kürtler'in azınlık değil, kurucu unsur oldukları" ve CMK'nın 102/1. maddesine göre "Sanıkların meramlarını anlatabilecek kadar Türkçe bilmeleri" gerekçe gösterildi.
GAYRİMÜSLİMLER
Kararda, Lozan Barış Antlaşması'nda, "Azınlıkların Korunması" başlıklı maddesindeki "Türkçe'den başka dil konuşan Türk uyruklarına, mahkemelerde kendi dillerini sözlü olarak kullanabilmeleri bakımından uygun düşen kolaylıklar sağlanacaktır" hükmünün Türkiye'nin Müslüman olmayan azınlıkların haklarına ilişkin olduğu belirtilerek, asil kurucu vatandaş olan Kürtlerin azınlık statüsüne alınmamaları ve Lozan Antlaşması'ndaki koruma önlemlerinin yalnızca Müslüman olmayan azınlıklarla sınırlı tutulduğu ifade edildi. Kararda ayrıca CMK'nın 202/1. maddesiyle gerekli düzenlemenin yapıldığı vurgulanarak, "Mahkemelerde kişilerin ırkı, dini, inancı ve mezhebi sorulmamakta ve sorgulanmamakta olup, bu konuda herhangi bir önyargı da mevcut değildir" denildi. Sanıkların Türkçe dilini anlamak ve konuşmakta bir engellerinin bulunmadığı, meramlarını anlatabilecek ölçüde Türkçe bildikleri kaydedilen kararda, anadilde savunma yapma ve tercüman talebinin yasal temelinin olmadığı belirtildi.
DAVA SİLİVRİ'YE TAŞINIYOR
Kararın ardından bazı sanıklar adına söz alan avukat Sinan Zincir "12 Eylül'ün yıl dönümünde, 12 Eylül hukuku devam etmektedir" dedi. Sanık Çağdaş Ulus harici sanıklar mahkemeye sırtlarını dönüp, ağızlarını siyah bantla kapatıp, alkışla protestoda bulundu Ulus'un avukatı Hüseyin Ersöz'ün haricindeki avukatlar ise salonu terketti. Bunun üzerine salon boşalttırılırken Ersöz çıkmadı. Mahkemeyargılamanın Çağlayan'daki İstanbul Adalet Sarayı'nda değil, 12-16 Kasım'da Silivri'de yapılmasına karar verdi.
HSYK'YA ŞİKÂYET EDECEKLER
BDP milletvekilleri Sebahat Tuncel, Hasip Kaplan ve Ertuğrul Kürkçü duruşma salonuna alınmamalarına tepki gösterdi. Ortak açıklama yapan avukatlar da reddi hakim talebinde bulunacaklarını ve mahkemeyi Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu'na (HSYK) şikâyet edeceklerini söyledi.