Seçim sath-ı mailine girdik.
Hayır, bizdekine değil. Amerika'dakine. Bu hafta Cumhuriyetçiler adaylarını seçiyor. Sonra da Demokratlar. Arkadan iki ay süreyle kampanya curcunası.
"
Bize ne?" demeyin. Maalesef bize çok şey. Seçilecek kişilerin kafalarından kaynaklanan kararlar dört yıl süreyle yaşantımızı biçimlendiren en kritik etkenlerden biri olacak.
Ortalama kalitesi ne o kafaların? Bir maalesef daha. Örnek vereyim de anlayın. Halen Kongre üyesi olan, senatörlük yarışındaki Cumhuriyetçi Todd Akin'in yumurtladığı cevher birkaç gündür Amerika politikasının başlıca tartışma konusu.
Kürtaja yasal izin verilip verilmemesi orada da büyük sorun. Sağ kanadın ateşlileri "
Hiçbir durumda yasal olmamalı" demekteler. Gebelik ölüm tehlikesi yaratıyorsa? Ensest sonucu hamile kalınmışsa? Kadının zorla ırzına geçilmişse? O durumlarda bile doğumun önlenmemesini savunanlar var.
Onlardan biri olan Akin "
Kadın vücudu ayarlıdır, geçerli tecavüz durumunda gebe kalınmaz" buyurdu.
Ne demek bu? Tecavüzün geçerlisi geçersizi nedir ki?
Efendim, zorla ırzına geçilen kadınların bir bölümü aslında hoşlanırmış saldırıdan. Ancak o zaman gebe kalınırmış. Kadın istemiyor, direniyorsa zaten döllenemezmiş.
Bizde de "
Dişi köpek kuyruk sallamazsa erkek köpek yanaşmaz" lafı vardır ya. O hesap.
Akin'in fizyolojik gerçeklerle uzaktan yakından ilgisi olmayan zırvasına inanan seçmen sayısı az değil "
süper güç" ülkede. Maalesef!
***
Çok daha vahim bir konuda da Amerikan toplumu cinnet krizi geçirmekte. Cinnet derken lafın gelişi söylemiyorum. Gerçek, somut, patolojik anlamda zihin bozukluğu yoğunlaşmakta. Aklına esenin bakkaldan peynir alır gibi edindiği silahlarla sağa sola ateş açma türünden vukuat sıklaşıyor.
Daha geçenlerde bir sinema salonundakiler tarandı. Ertesi hafta bir tapınakta katliam yapıldı. Okullarda zaten bütün öğrencilere "
Cebinde ne var?" diye kuşkuyla bakılmakta. Önceki gün de Empire State binasının önü kovboy filmi setine döndü.
(New York polisinin nişancılığı da harika. Dokuz yaralının her biri onların hedefi olmuş. "
Seken" kurşunlardaymış kabahat. Mermilerle bilardo oynansa bu kadar isabet sağlanmaz.)
Önemli olan garabet başka. Öyle kırımlardan sonra toplumdan nasıl tepki gelmesini beklersiniz? Silah satışlarının biraz daha zapturapt altına alınması istenir, değil mi?
Tam tersi oluyor: Kanın gövdeyi götürdüğü her yerde en az 40% artıyor silah satışları. Siyasal liderler de oy kaybı korkusuyla o konuya değinmekten bile kaçınmakta.
Cinnetin etkileri yerel değil. Azgın kovboy Bush'un Irak serüveni ibretlik.
***
Kafayı üşüten süper güçlerin tedavisine katkımız olamaz. Ama sekebilecek mermilerinden uzak durmaya çalışmak kendi akıl sağlığımızı da, etimizi budumuzu da kazadan beladan korumanın gereğidir.