CHP, tüzükten sonra "parti programını" da değiştirmek için düğmeye bastı. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Kuzey Avrupa ülkelerindeki örnekleri incelediklerini açıkladı ve "Sosyal demokrasiyi 1970'ler çizgisinde savunamazsınız" dedi.
Bosna Hersek'teki temaslarının Saraybosna bölümünde Cumhurbaşkanı Bakir İzzetbegoviç'le görüşen ve NATO komutasındaki Türk Barış Gücü'nü ziyaret eden Kılıçdaroğlu daha sonra tarihi Mostar kentine geçti. Kılıçdaroğlu, gazetecilerle sohbet toplantısında ise sorulara şu yanıtları verdi:
CHP olarak ekonomide, "önce üretim sonra bölüşüm" diyorsunuz. Meclis resepsiyonunda başörtü sorununun aşılmasından memnun olduğunuzu söylüyorsunuz. Parti bir makas değişiminde mi? Siyasal partiler kendilerini yenilemeli. Yoksa statükonun tutsağı olursunuz. Sosyal demokrasiyi 1970'ler çizgisinde savunamazsınız. O dönemde patronlar ve sendikalar vardı. Dünya bunların önüne geçti. Teknoloji gelişti. Kol gücünün yerini, bilgiye dayalı stratejik güç aldı. Artık beyaz yakalılar yeni bir oluşum. Buna uygun dönüşümü yapmalıyız.
Parti programı değişecek mi? Yeni CHP nasıl olmalı ona bakmalıyız. Parti programını çok geniş bir tartışmaya açmayı düşünüyorum. Diğer ülkelerin siyasi parti programlarını getirttik. İngiliz İşçi Partisi, Almanya, İsveç, Norveç örneklerini inceliyoruz. Mevcut programın değişmesi lazım. 350 sayfa. Kim okuyacak? Program daha kısa ve net olmalı.
RP eski Milletvekili Merve Kavakçı özlük haklarının iadesini istiyor... Bakarız, hukukçulara sorarız.
Benzeri örnek bugün olsa merhum Ecevit gibi tavır takınır mısınız? Onu Türkiye'ye dönünce konuşuruz. Türkiye'nin bütün meseleleri, getirilip yine türbana takılmamalı.
İnançlara saygı konusu programınıza yansıyacak mı? Hangi parti inançlara saygı duymaz? Zaten olması gereken bu.
Başbakan 1936'da olanları anlatıyor. "Bunlar olmadı demek yerine niye ben o tarihte doğmamıştım demiyorsunuz?" Tek parti hepimizin ortak tarihi. Menderes'in, Erbakan'ın hatta Erdoğan'ın ortak tarihi. Herkes gidip o dönem tek partiye oy veriyor.
Neden, "O zamanki CHP'den bana" ne demiyorsunuz? O zaman da başka şeyler söylenir. Başbakan doğruyu söylemiyor.
Başbakan sizin kasetle geldiğinizi söylüyor, zan altında bırakıyor. Niye güçlü cevap vermiyorsunuz? Kaset olayı ortaya çıkınca Başbakan MİT'e ve bir yere daha talimat verdiğini söylemişti. Sonra öğrendim ki böyle bir talimat vermemiş. Hem ben hem de Sayın Baykal, 'Ortaya çıkarmazsa komplonun bir parçası Başbakan'dır' dedim. Bundan daha ağır ne olabilir? MİT, TİB bana bağlı değil.
Neden Bosna Hersek ve neden dini ağırlık öne çıkıyor? Üniversiteden bir davet gelmişti. Sonra programı genişlettik. Bosna Hersek'in özel koşullarına bakmak lazım. Burada Türklük ve Müslümanlık eş olarak algılanıyor. Avrupa'daki ilk medreseyi, 400 yılık imam hatip okulunu gezdik. Boşnaklara, Müslüman olduğu için Türk diyorlar.
Bosna'da nasıl bir tablo gördünüz? Savaşın etkileri tam silinmemiş. Bunun giderilmesi için Bosna Hükümeti işe koyulmalı. Vakit kaybetmeden bütçe hazırlanmalı. Siyasi istikrarsızlığın olduğu yerde dışarıdan yatırımcı gelmesi zor. Bu bağlamda Bosna Hersek'in NATO ve AB'ye üyeliği çok önemli. Türkiye'den beklentiler çok yüksek. Yatırım ve istihdam beklentisi öne çıkıyor. Bu beklentileri boşa çıkarmamak için TİKA gerekirse proje bazında çalışabilir, iş dünyası için özel teşvikler getirebilir. Yasal düzenleme ihtiyacı varsa CHP olarak destek veririz. THY'nin uçuş tarifesi ve fiyatların yüksekliğinden yakındılar. Bunu THY'ye aktaracağız.
'SİLİVRİ BİR GÜN FİLM OLUR'
CHP l-ideri Kılıçdaroğ lu, Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç'ın, "Milli iradeye çelme takmayız" ve Başbak- an'ın "İmam hatipler göz bebeği olacak" söz l-erine ilişkin değerlendirmesi sorulduğunda "Türki ye'ye dönünce konuşuruz" yanıtını verdi. CHP lideri, "-Bosna'da şehitler için mevlit okutmanız nasıl karşılan dı?" sorusuna da şu yanıtı verdi : "Çanakkale Savaşı'nda t-op mermisini kaldıran Seyit Onbaşı için de mevlit okut t-uk. Burada da, şehitler asker olduğu için uygun düşe ceği söylendi. Son derece mutluyuz." C- HP lideri, Silivri Cezaevi konusunda ise "Siliv ri için toplama kampı demiştim. Orada çekilen i-şkenceleri herkes iyi biliyor. 2. Dünya Sava şı dönemi gibi, Silivri'nin de bir gün filmi çekilecek. Hükümet Silivri'yi daha fazla taşıyamaz" dedi.