MİT-Savcı krizine Ankara formülü

İstanbul Özel Yetkili Cumhuriyet Savcılığı tarafından yürütülen soruşturma çerçevesinde şüpheli sıfatıyla ifadeye çağrılan ancak mazeret bildirerek ifade vermeye gitmeyen MİT Müsteşarı Hakan Fidan'ın ifadesinin alınması için Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'na talimat yazısı yazıldı. Mazeretsiz ifadeye gelmeyen MİT eski Müsteşarı Emre Taner ve eski Müsteşar Yardımcısı Afet Güneş ile iki MİT görevlisi hakkında ise "yakalama emri" çıkartıldı. İstanbul Özel Yetkili Başsavcı Vekilliği'nin MİT'in yaptığı itirazı hiç kaale almadan attığı bu yeni adımlarla tırmanan krizde Ankara ise "Makul süre formülü"nü devreye soktu. Buna göre, Ankara Özel Yetkili Savcılığı, "İfade için Başbakan'ın izni gerekir" tartışmasına girmeden, Fidan'ı ifadeye çağıracak. MİT Müsteşarı'na ifadeye gelmesi için "makul süre" verilecek. Davetin telefonla yapılması veya yazıyla tebliğ edilme biçimine göre, bir haftalık "fırsat dilimi" oluşacak. Fidan, buna rağmen gelmezse, Ankara, "ifade alma işleminin gerçekleşmediğini" tutanak altına alarak talimat yazısını İstanbul'a gönderecek. Bu arada Meclis de yasal düzenleme yapmak için zaman kazanılacak. Nitekim Devlet İstihbarat Hizmetleri ve MİT Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi dün jet hızıyla TBMM Başkanlığına sunuldu. Salı günü Meclis'te görüşülecek olan yasa teklifi ile başbakanlık personeline başbakan izni olmadan soruşturma açılmasının yolu kapanıyor.

ÖNCE TELEFON AÇILDI
Ankara Başsavcılığı, İstanbul Özel Yetkili Başsavcı Vekilliği'nin MİT Müsteşarı Fidan'ın ifadesinin alınması konusunda talimat yazısından önce telefonla haberdar edildi. Bu bilginin resmen Ankara'ya ulaşmasından sonra Ankara Adliyesi'nde hareketli saatler yaşandı. Özel Yetkili Başsavcı Vekili Hüseyin Görüşen, önce kendi makamında değerlendirme yaptı. Ardından Ankara Başsavcısı Ethem Kuriş ile görüştü. İstanbul Başsavcılığı'nın Ankara'ya talimat yazısı gönderme kararından sonra Ankara'daki ilk soru şu oldu: "Ankara Başsavcılığı, talimat savcılığı sıfatıyla da olsa MİT Müsteşarı Hakan Fidan hakkında soruşturma yürütülmesinin Başbakan'ın iznine bağlı olduğunu değerlendirerek, ifadeye çağırmadan önce Başbakanlık'tan izin isteyebilir mi?" Başsavcılık yetkilileri bu soruya net ifadelerle, "Bizim böyle bir yetkimiz olamaz. Bu durumda biz, İstanbul Başsavcılığı'nın talimatının gereğini yerine getirmek zorundayız" yanıtını verdi. Ankara Adliyesi'nde yanıtı aranan ikinci soru, "Ankara Başsavcılığı, ifadeye çağırdığında Fidan gelmezse, hakkında yakalama kararı çıkarılabilir mi?" sorusu oldu. Başsavcılık yetkilileri işte bu yöndeki soruları yanıtlarken bir bakıma krizin çözümü için bundan sonraki yol haritasını da çizdi. Yetkililer, Fidan'ın ifadeye çağrılacağını, kendisine makul bir süre verileceğini ancak bu tür işlemlerin "acele işler"den olması nedeniyle sürecin fazla geciktirilmeyeceğini belirttiler. Başsavcılık'ta yapılan değerlendirmede, makul sürede, Fidan'ın ifadeye gelmemesi halinde bu durumun tutanak altına alınarak talimat evrakının "ikmalen" İstanbul Başsavcılığı'na iade edileceği belirtildi. MİT Müsteşarı Fidan'ın Ankara'da ifade vermeye gelmemesi halinde yakalama emri çıkarılacak olursa da bu işlemi "soruşturmanın sahibi" sıfatıyla İstanbul Özel Yetkili Başsavcı Vekilliği yapacak.

ARAMA TALİMATI
Alınan bilgiye göre, İstanbul Başsavcılığı'nca Ankara'ya gönderilen talimat yazısının ekinde, eski MİT Müsteşarı Emre Taner ile Müsteşar Yardımcısı Afet Güneş'in ikametgah adreslerinin Ankara'da bulunduğu belirtildi. Ankara Özel Yetkili Başsavcı Vekilliği gelen yazıyı Ankara Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü'ne iletti. Taner ve Güneş'in evinde ve MİT lojmanlarında arama yapıldığı iddiaları ise yalanlandı.

Tek maddelik reçete
Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) Müsteşarı Hakan Fidan'ın ifadeye çağrılmasıyla başlayan krize karşı AK Parti, yasa değişikliği formülünü devreye soktu. Jet hızı ile hazırlanıp dün akşam Meclis Başkanlığı'na sunulan yasa teklifi ile MİT mensuplarının Ceza Muhakemesi Kanunu'nun (CMK) 250. maddesi kapsamında özel yetkili savcılar tarafından haklarında soruşturma açılabilmesi için Başbakan'ın izni gerekecek. Başbakan'ın özel görev verdiği kişiler hakkında soruşturma açılması da izne bağlı olacak. AK Parti Isparta Milletvekili Recep Özel imzası taşıyan tek maddelik teklif, Devlet İstihbarat Hizmetleri ve Milli İstihbarat Teşkilatı Kanunu'nun 26'ncı maddesinde değişiklik öngörüyor. Teklifle, MİT mensuplarının görevlerinin niteliğinden doğan veya görevlerini yerine getirirken işledikleri suçlardan dolayı haklarında soruşturma açılabilmesi için gerekli olan başbakan izninin kapsamı genişletildi. Özel yetkili savcılar da MİT mensupları hakkında soruşturma yapmadan önce Başbakan'dan izin isteyecek. Başbakanın özel bir görevi ifa etmek için görevlendirdiği kişiler hakkında gerek mahkemeler gerekse Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 250'nci maddesi kapsamındaki ağır ceza mahkemelerinin görev alanına giren suçların soruşturulması için de başbakanın izni gerekecek. Fidan, Oslo görüşmelerine katıldığında MİT Müsteşarı değil, Başbakanlık Müsteşar Yardımcısı idi ve "özel görev"le orada bulunuyordu. Bu hüküm ile Fidan hakkında o döneme ait soruşturma açılmasının da önüne geçilecek. 14 Şubat salı günü saat 14.30'da Adalet Komisyonu'nda görüşülecek olan teklif en geç 16 Şubat perşembe günü Meclis'ten çıkartılıp, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün onayına sunulacak. Teklifte imzası bulunan Recep Özel, "Ülkemizin bekasını korumak hepimizin görevi. Son olaylar bu konuda bir boşluğun olduğunu ortaya çıkardı. Türkiye'nin güvenliği için çok önemli görev yapan kişilerin bundan sonra güven içinde görevlerini yapmaları için bu düzenlemeye ihtiyaç vardı" dedi. ANKARA

İşte o madde
MİT Kanunu'nun 26'ncı maddesi şöyle düzenlenecek: "MİT mensuplarının veya Başbakan tarafından özel bir görevi ifa etmek üzere görevlendirilenlerin; görevlerini yerine getirirken, görevin niteliğinden doğan veya görevin ifası sırasında işledikleri iddia olunan suçlardan dolayı ya da 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 250'nci maddesinin birinci fıkrasına göre kurulan Ağır Ceza Mahkemeleri'nin görev alanına giren suçları işledikleri iddiasıyla haklarında soruşturma yapılması Başbakanın iznine bağlıdır."

MİT'te arama
KCK soruşturması kapsamında hakkında yakalama kararı çıkartılan 2 MİT personelinin Beşiktaş Serencebey'deki MİT İstanbul Bölge Başkanlığı binasında olduğu bilgisi üzerine, saat 15.00 sıralarında polis ekipleri buraya gitti. Ancak MİT'çilerin burada olmadığı bilgisi verilen polisler, saat 16.30'da tutanak tutarak binadan ayrıldı. Gazetecilerin polislerin binaya girişi ve çıkışı sırasında fotoğraf çekmeleri ise engellenmeye çalışıldı.

Adana'da bir MİT görevlisi casusluk suçundan gözaltında
Suriye ordusundan ayrılıp muhalif saflarına katılan yarbay Hüseyin Mustafa Harmuş ve Mustafa Kassum'un kaçırılmasını soruşturan Adana Savcılığı, biri MİT mensubu 5 kişinin gözaltına alındığını, bazı MİT'çilerin de ifadeye çağrıldığını açıkladı. Adana Cumhuriyet Başsavcılığı'ndan yapılan yazılı açıklamada, Harmuş ve Kassum'un Hatay'ın Altınözü ilçesindeki barınma yerinden alınarak zorla Suriye güvenlik güçlerine teslim edilmesi üzerine soruşturma başlatıldığı, 'siyasi casusluk' ve 'kişiyi hürriyetinden yoksun kılma' suçlamalarıyla yürütülen soruşturma kapsamında, aralarında bir MİT mensubunun da bulunduğu toplam 5 kişinin gözaltına alındığı kaydedildi. Bazı MİT görevlilerinin de şüpheli sıfatıyla ifade vermeye davet edildiği belirtilen açıklamada operasyonun MİT ile birlikte gerçekleştirildiği vurgulandı. Suriye ordusunda yarbayken isyancılar safına geçen Hüseyin Harmuş, eşi ile Türkiye'ye geçerek ağustos ayının sonuna kadar Hatay'da kampta kalmıştı. İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin ise yaptığı açıklamada, adı geçen MİT görevlisinin soruşturma sonunda teşkiilattan ihraç edildiğini ve ilişinin kesildiğini bildirdi.

Emniyet İstihbarat Dairesi'nden MİT'e sürpriz transfer
Son günlerde MİT ile Emniyet arasında gerilim olduğu iddiaları yaşanırken iki kurum arasında sürpriz bir transfer gerçekleşti. Emniyet Genel Müdürlüğü İstihbarat Dairesi Başkan Yardımcısı Hüseyin Özbilgin, MİT'te üst düzey pozisyona atandı. Özbilgin'in MİT'te yeni kurulması planlanan Koordinasyon Kurulu'nda sekreter yardımcısı pozisyonunda görev yapacağı öğrenildi. 2011'deki Polis Şûrası'nda İstihbarat Daire Başkan Yardımcılığı görevinden 1. sınıf emniyet müdürlüğüne terfi eden ve Teftiş Kurulu Başkanlığı'na Polis Başmüfettişi olarak atanan Hüseyin Özbilgin'in MİT'teki yeni görevi ile ilgili kararname hafta başında çıktı. Özbilgin MİT'e transfer olan ikinci polis oldu.

Bahçeli: Çağrı dikkate alınmalı
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, MİT Müsteşarı Fidan ve bazı eski yöneticilerin ifadeye çağrılmasıyla ilgili olarak, "Mahkeme nezdinde ifade vermekten kaçınmak, hukuki kılıf bulma arayışına tevessül etmek doğru ve makul bir yol olmayacaktır" dedi. Bahçeli, açıklamasında, "Hukuk devletinin icapları doğrultusunda, işleyen bir soruşturma safahatinde, ilgililerin mahkemenin çağrısını dikkate alması ve gereğini yerine getirmesi en başta adaletin ruhuna saygının bir sonucu olarak değerlendirilmelidir" ifadelerini kullandı. AA